Ekim Ayý’nýn son günü yani 31 Ekim Cadýlar Bayramý’ymýþ... Son birkaç senede öðrendim bunu, sitede oturan çocuklar kapý çalýp, yüzlerinde maskeleriyle þekerleme, meyve isteyince anladým ne olduðunu.
Biraz araþtýrmýþtým, Pagan’lardan kalma, bir kutlama bu.
Zaman içerisinde Amerika’ya gitmiþ sonra tekrar Avrupa’ya dönmüþ ve yayýlmýþ.
Son yýllarda Ýstanbul’da da, belirli semtler de yaþanýyor bu bayram.Yabancý öðretmenlerin çoðunlukta olduðu okullardan yayýlmýþ. Bayramýn ilk günü kapýyý çalan çocuk sayýsý Cadýlar bayramý’nda kapýyý çalanlardan az olunca rahatsýz oldum doðrusu.
***
Çocuklarýn Cadýlar bayramý’ndaki masum eðlencelerine deðil itirazým.
Takýldýðým, çocuklara kendi bayramlarýmýzý öðretememiþ olmamýz.
Bayram demek bir tatil yerinden, tanýdýk herkese, tek bir tuþla ayný mesajý göndermek olmasa gerek.
Arefe günü demek mezarlýklara ziyaret günü demekti bizim zamanýmýzda.
Bayram sofrasýnda eksikliðini hissedeceklerimizin kabri baþýnda dua etmekti.
Þimdi yola çýkma günü oldu arefe günleri.
Mezarlara bakanlara verilen bahþiþ belki alanlarý mutlu eder ama ya ziyaret ve dua bekleyenleri?..
***
Eskiden bayram günü torunlarýný bekleyen ailelerin heyecaný anlatýlýrdý þekerleme reklamlarýnda. Hatta ziyaret edilmeyenlerin yaþadýklarý düþ kýrýklýklarý da...
Þimdi o reklamlar bile kalmadý artýk.
Türkiye geçmiþte yaþadýðý ekonomik krizleri diðer ülkelerden daha kolay atlatmýþtý zira bizim aile, bizim dayanýþma duygumuz benzer krizler yaþayan Latin Amerika ve Avrupa ülkelerinden farklýdýr.
Bayramlarý ýskalayan halimiz o güzel özellikleri de yok eder mi acaba?
***
Avrupai ya da Amerikanvari yaþam tarzý denilen þey sadece ithal araba ya da ithal kýyafetler alarak ya da her fýrsatta tatile giderek olmuyor.
Çocuklarýn iyi ingilizce öðrenmesi demek sadece Cadýlar bayramý’ný bilip kendi bayramlarýný unutan çocuklar yetiþtirmeyi de içermiyor.