Çalýþan anne olmak kolay iþ deðil. Hayatýn kendisinde zorluklar var ama çalýþan anne için zorluklar biraz daha fazla. Annelik, eþ olma, evlat olma, çalýþan olma rolleri gibi çoklu rolü eþ zamanlý ve dengeli götürebilmek gerekiyor. Ana mesele aile ile iþ dünyasýný beraber götürebilme meselesi.
Doðum yapan anne ne zaman iþe dönmeli: Aslýnda Ýþe dönme ile ilgili kesin bir kural yok. Devletlerin doðuran anneye verdiði resmi izin uygulamalarýnda farklýlýklar var. Sosyal devlet olma anlayýþý ve imkâný arttýkça anneye verilen izin miktarý artma eðiliminde.
Evde kalýp çocuða bakmak ile iþe dönme zorunluluðu / isteði arasýndaki gerilim iyi yönetilmediðinde “suçluluk duygusu” veya “yetersiz anne olma hissi” gibi psikolojiler kolayca oluþabilir.
Doðum yapan annenin iþe dönmesinde kesin kural olmasa da iyi uygulamalardan bahsedebiliriz. Annenin iþe dönmesi; kademeli olmalýdýr. Yani anne iþyerinde bulunma saatlerini adým adým arttýrmalýdýr. Çocuða ulaþmasý mümkün olduðunca kolay olmalýdýr. Ýþ saatlerinde yarý zamanlýlýk veya esnek saatler de iyi uygulama örneðidir. Ýyi uygulamalar bebekle annenin daha sýk temasta kalmasýný ve daha sýk emzirmesini mümkün kýlar.
***
Eriþkin dönemde anne ile ilgili hatýrlanan olumlu anýlar: Eriþkin döneminde çocukluk ile ilgili hatýrladýklarý olumlu anýlar sorulduðunda anlatýlan sýk aný türlerinden biri de anne ile geçirilen nitelikli zamanlar. Bu araþtýrma da açýða çýkan basit ama güçlü anýlardan örnekler vereyim. Bir örnek þöyle: “Annemle ilk tiyatro (Þeker Portakalý) ve ilk sinema (Aslan Kral) deneyimlerimi unutamam, heyecanlý ve çok mutluydum”. Diðer bir örnek: “Henüz okula baþlamadan ablamlar ve abimler okula gittiklerinde annemle çocuk radyo programý dinler boyamalar yapardýk”. Baþka bir örnek: “Annemin gittiði kursa birlikte gidip, oranýn bahçesinde acýbadem yiyip çay içmek beni çok mutlu ederdi”.
Eriþkin dönemde anne ile ilgili hatýrlanan travmatik anýlar: Aslýnda esas mesele çalýþan anne olmaktan çok, çalýþýrken çocuklarla kurulan iliþkinin niteliði. Örneðin iþ hayatýnda baþarýlý olmak adýna çocuðun birinci sorumluluðunu almayýp, çocuðu anneanneye büyüttürmek yanlýþ. Size travmatik bir aný örneði vereyim: “Annem ve babam çalýþýyordu. Bana anneannem kendi evinde baktý, Annem babam hafta sonlarý gelirlerdi. 6 yaþýna kadar anneanneyi annem sanýyordum. Annem ve babam eve gelen misafirler gibiydi”.
Anne ve babalýkta önemli bir mesele de çocuklarý geride býrakmama, gittikleri yere beraber götürmedir. Çocuðun yaþadýðý yer anne ve babanýn yaþadýðý yer olmalýdýr. Size bu türden bir travmatik öykü anlatayým: “Annem ve babam Almanya’da iþçiydi. Annem çalýþýrken bana bakamadýðý için beni Türkiye’de anneanneme býraktý. Kendimi terk edilmiþ gibi hissettim. Çocukluðumun ana duygusu anne ve babamýn beni istemediði duygusuydu”.
Sonuç olarak çalýþan anneler için esas mesele çocuklarýnýn eriþkinliklerinde hatýrlayabildikleri pozitif anýlar oluþturabilecek þeyler yaparken; travmatik anýlar oluþturmamaktýr.