Türkiye’de “Paralel Yapý”nýn konuþulmadýðý bir gün yok. Yapý’nýn tepesindekilere ya da tabanýndakilere “Böyle mi gündemde olmak isterdiniz?” diye bir soru yöneltilse herhalde bunu asla istemezlerdi.
Yapý’nýn Türkçe Olimpiyatlarý ile, bilim olimpiyatlarýndaki baþarýlarla, Kimse Yok Mu’nun yardým hizmetleriyle, yurt dýþýnda iftar ve aþurelerle, dersane ve okul baþarýlarýyla, art arda açýlan üniversitelerle gündeme geldiði günleri mi tercih ederdiniz, yoksa tepeden týrnaða kriminolojik bir vak’a haline geldiði bu günleri mi?
Bakýn þimdi Yapý’nýn her gün Türkiye gündeminde yer alýþ boyutlarýna:
- Yargýda iktidara karþý operasyon yapacak ölçüde özel yapýlanma.
- Emniyet’te dinlemeler, kaset oluþturmalar, suç dosyalarý üretme boyutunda, bakanlýk ölçüsünde amirleri dahi sollayacak özel yapýlanma.
- TSK’da, Dýþiþlerinde askeri-diplomatik sýrlarý deþifre edecek boyutta özel yapýlanma.
- MÝT’i ele geçirme. Ele geçirme imkaný olmamasý halinde çamur atma.
- Sýnavlarda soru çalma ve bu yolla bürokratik yapýyý ele geçirme.
- Kurban-Zekat paralarýnýn dini ölçü dýþýnda tasarrufu.
- Kod isimler. Gizli örgütlenme.
- Nefret söylemi etrafýnda örgütlenen bir medya dili.
-Dýþarýda, Erdoðan ve Ak Parti aleyhinde çalýþma adý altýnda Türkiye’nin kuþatýlmasýna çalýþan güç odaklarýyla iþbirliði. Bunun için Türkiye’nin terör örgütlerini desteklediði gibi bir propagandaya malzeme taþýma.
-”Legal görünümlü illegal yapý” ve “Paralel Devlet Yapýlanmasý” adý altýnda MGK’da tehdit deðerlendirmesi kapsamýna alýnma.
- Buradan kaynaklanan son derece belirsiz bir gelecek. Operasyonlarýn gittikçe yoðunlaþmasý ve alaný daraltmasý.
- Seçim ortamýnda ilkesel hiçbir kaygý taþýmaksýzýn Erdoðan’ý ve Ak Parti iktidarýný zayýflatacaðý düþünülen her odakla iþbirliði. Yoðun oportünizm ve Makyavelizm.
- Dindar toplum kesimleriyle gittikçe büyüyen bir iliþki kopukluðu.
- Dini hizmet yapýlanmasý özelliðinin her gün biraz daha aþýnmasý. Bu yönüyle “Hizmet” hassasiyeti ile Camia ile alakadar olan toplum kesimlerinde en azýndan “Kuþku”lar oluþmasý.
Bunlar...
Evet bunlar Camia’nýn girdiði yeni yolun ortaya çýkardýðý fotoðraf.
Þüphe yok ki Camia, Ak Parti iktidarýnýn ilk on yýlýnda saðlanan imkanlarla deyim yerindeyse dev adýmlarla ilerledi, büyüdü.
Camia ile ilgili devlet aklýnda hep “þüphe” vardý, Ak Parti iktidarlarý o þüpheleri göðüsledi, en azýndan buz dolabýna kaldýrdý, arþivde blokladý, izole etti, iþlevsiz býraktý.
Ama Yapý, bizzat Ak Parti’nin varlýðýna yönelik öylesine bir atak yaptý ki, iktidar olan Ak Parti gücü, önce kendini savunma refleksi ile, ardýndan da tehlikenin boyutlarýný idrak ölçüsünde iþi “Devlet meselesi” haline getirerek kalýcý bir mücadelenin bayraðýný açtý.
Þunu söyleyebilirim:
Önceleri devletin bu tarz kuþkularý ve operasyonlarý diðer dini yapýlar tarafýndan tepki ile karþýlanýrdý. Bunun devlete CHP tarafýndan bindirilen bir kötü misyon olduðu düþünülürdü.
Ama þimdi, en azýndan suskunlukla karþýlanýyor bu devlet tavrý. MGK kararlarý, Kýrmýzý Kitap vs... dediðim gibi endiþeler olsa bile en azýndan suskunlukla karþýlanýyor. Hatta bir anlamda Camia’ya þöyle deniyor: “Emniyet ve Yargýdaki sýnýrlý örgütlenmede bile böylesine operasyon yapan bir odak, Devleti ele geçirdiðinde çok daha kötülerini yapar.”
Ýnsan soruyor: Bunca yükten sonra nasýl temize çýkacaksýnýz? Nasýl bir Hizmet yapýsý haline geleceksiniz? Sadece dindar toplum kesimleriyle iliþkide ortaya çýkan sorunlarýn bedeli üzerinde düþünülmüþ müdür?
Þu anda hiç ihtimal görünmüyor ama, diyelim Ak Parti gitti, ya sonra?
Yukarda saydýðým kirli bagajla yola devam ettirirler mi sizi? “Alýn yargý, emniyet, silahlý kuvvetler, MÝT sizin olsun” derler mi?
Türkiye’ye karþý operasyonel misyonunuzun bitmesi halinde dünyada hangi odak, devlet içinde örgütlenerek kendi ülkesine karþý kullanýlabilen bir yapýya göz yumar?
Özet: Camia’nýn krizde olduðu muhakkak ve kriz yönetimi hiç de saðlýklý gitmiyor.