Kutsal Emanetler, savaþ esnasýnda Ýngiliz’in eline geçmesin diye Hicaz’dan Ýstanbul’a taþýnmasaydý, ‘Emanetleri’ þimdi Ýngiliz müzelerinde görmek zorunda kalabilirdik.
Birinci Dünya Savaþý sýrasýnda Medine Müdafasý’nýn kumandaný Fahreddin (Türkkan) Paþa yakýn tarihimizin en önemli isimlerinden, Medine müdafasý ise tarihimizin en þerefli sayfalarýndan biridir.
Birinci Dünya Savaþý’ndaTürklerin Çanakkale’de gösterdiði kahramanlýk destanýnýn bir benzeri de Hicaz’da kutsal topraklarýn müdafaasý sýrasýnda yaþandý.
Gazi Mustafa Kemal’in ‘Adýný altýn harflerle tarihe yazdýran büyük kumandan’ diye bahsettiði Fahreddin Paþa ve askerleri, dinlerine ve peygamberlerine olan ebedi baðlýlýkla Ýngilizler’e ve iþbirlikçi unsurlara karþý ‘kutsal emanet’ olarak bildikleri Medine topraklarýný kahramanca savundular. Öyle ki, Ýngilizler’in desteðindeki Þerif Hüseyin’e baðlý çetelerin iki buçuk sene boyunca kuþattýklarý Medine’yi, yiyecek tek lokmalarý kalmayana dek, hatta çekirge yiyerek, dayanma ve savunma gücü aradýlar kendilerinde.
Fahrettin Paþa, askerlerine ‘Evlatlarým! Bir söz verdik. Kutsal þehri isyancýlara vermeyeceðiz. Elimizden ne geliyorsa yapmalýyýz. Ta ki son mermi, son er ve son kana dek. Bu azim, bu kararlýlýk bize dayanma gücü verecektir. Bunu hiç unutmayýn! Ümitsiz olmayýnýz’ diye sesleniyor ve seslendiði gibi de yapýyordu.
Fahrettin Paþa, çekirge yiyerek koruduðu Medine’de Mondros Ateþkesi’nden sonra bile düþmana boyun eðmemiþ, direniþi sürdürmüþtü. Ancak Ýstanbul’dan gelen yeni kumandanýnaskerleri, tuzak kurup paþayý baðlayarak Ýngilizler’e teslim ettiler.
Fahrettin Paþa askerleriyle
Savaþ esnasýnda olacaklarý tahmin edip önlem alan Fahreddin Paþa, Medine’de bulunan mukaddes emanetleri, Vahhabi ve Ýngiliz tehlikesine karþý korumak için önceden Ýstanbul’a göndermþti.
Fahrettin Paþa ve askerleri, Medine’den ayrýlmak zorunda býrakýldýklarýnda bir yandan Efendimizin yeþil kubbeli türbesine bakmakta, bir yandan da ihtiyat mülazýmý Ýdris Sabih Bey’in kuþatma altýndayken yazdýðý þu þiirini okuyup gözyaþý dökmekteydi.
Yapamaz Ertuðrul evladý sensiz
Can verir cananý veremez Türkler
Ebedi hadimü’l Harameyn’iniz
Ölsek de Ravza’ný ruhumuz bekler
***
Birleþik Arap Emirlikleri Dýþiþleri Bakaný Abdullah bin Zayed,bunca yýl sonra kendisine ‘Kutsal emanetleri’ kendine dert etmiþ. Emanetleri, iþgalci Ýngiliz’in eline geçmesinler diye Ýstanbul’a taþýyan Osmanlý Paþasý Fahrettin Türkkan’ý ‘hýrsýz’ olarak niteledikten sonra terbiyesizlikte zirve yaparak ‘Ýþte Erdoðan’ýn dedelerinin Müslüman Araplarla iliþkisi buydu’ diye tweet atarak, 15 Temmuz artýðý bir hýnçla Türkiye’yi hedef aldý.
Türkiye’nin bu terbiyesizliðe tepkisi elbette gerektiði gibi oldu. Ýnsaf sahibi Arap kamuoyu bile, ‘Fahreddin Paþa bu emanetleri nakletmeseydi, þimdi hepsi Londra’da British Museum’da olabilirdi’ dediler.
Dün olduðu gibi bugün de emperyalizmin ekmeðine yað sürmeye gönüllü Ýngiliz ya da Amerikan ‘uþak’larý olabilir.
Peki… bu tarihi gerçekleri yeni nesillere ve dünyaya haykýrmakta aciz kalan bizlere ne demeli. Evet, þanlý bir tarihimiz var, destanlarýmýz var, Ayla filmine konu olduðu gibi cephede bile merhameti elden býrakmayan askerimiz var.
Peki ama bunca kahramnalýklarýn, destansý mücadelelerin, Medine Müdafasý’nýn, Kut’ül Amare’lerin filmleri nerede?
Ýdris Sabih Bey’e ‘Ölsek de Ravza’ný ruhumuz bekler’ dizesini yazdýran ruhun sinemasý nerede?
***
Bu yazý bir okurumuzun ‘Fahreddin Paþa’nýn Medine Müdafasý’ný anlatan bir filmi var mý izlemek istiyorum’ diye sormasý üzerine kaleme alýndý.
‘Filmi yok ancak kitaplarý var isterseniz’ diyerek, mahcubiyet içinde cevap vermekten bizi kurtaracak bir yönetmen tez zamanda çýksýn artýk. Yoksa, bir asýr sonra bile, kutsal emaneti Ýngiliz’in elinden kurtaran Osmanlý Paþa’sýný hýrsýzlýkla itham edecek ‘uþak’lar, yeni ‘Arabistanlý Lawrew nce’lar çýkacaktýr.
Böyle ‘edepsiz uþak’ tweetleriyle kendimize gelmek zorunda kalmadan, gerçekleri yeni nesillere anlatabilelim. Anlatamazsak yaþatamayýz.
Devlet Tiyatorlarý’mýz da ‘Avrupa’lý yazarlarýn oyunlarýna hapsolmaktan kurtulup bir zahmet kendi tarihimize bakabilse keþke.