Þahin Albay (Alpay) sandýk tercihini yine deðiþtirmiþ..!
Þahin Albay bu; yapar mý yapar!
Dün “Demokrasi sandýktan ibaret deðildir” demiþti...
Bugün “Demokrasiyi savunanlar açýsýndan HDP’den baþka çare yok” diyor!
Mao’nun þapkasýný çýkarýp Sisi’nin þapkasýný giydiðinde de ‘darbeyi destekleyen” yazýlar yazmýþtý zaar...
Yetinmeyip bir gün kendisini kaybedip dönemin Baþbakaný Recep Tayyip Erdoðan’ýn saðlýk raporu maharetiyle görevden alýnmasý gerektiðini de zerk etmiþti; malum gazetede..!
Þahin Albay bu...
“Demokrasiye karþý darbeyi savunmak” da “Sisi’nin binlerce sivili katletmesini” savunmak da ona düþmüþtü.
Hatta, “Demokrasi sadece sandýktan ibaret deðildir” türü fikirler de kendisinden sadýr olmuþtu!
Onda “fikir þeysi”nden daha çok var.
Bakýn bu kez “Ben daha önce oyum CHP’ye diye yazmýþtý ya....” diye baþlayan yazýsýnda...
“Yok, yok Erdoðan’ýn önünü kesmenin tek yolu HDP’nin barajý aþmasýdýr” dedikten sonra...
“Oyum HDP’ye” diye yazmýþ!
Þahin Albay bu ne yapsa yeridir...
Tek hesabý “Erdoðan düþmanlýðý” olduðuna göre...
Bugün CHP’ye...
Yarýn HDP’ye...
Bakarsýnýz ertesi günü BBP-SP ittifakýna oy isteyebilir.
Elbette tercihidir kendi bilir!
Lakin “Düþündüm, düþündüm sonunda Erdoðan’ýn önünü kesmenin yolu darbeden geçer; gelin darbe yapalým” bile diyebilir!
Demiþti de zaten; hatýrlayýn!
17-25 darbe süreci dahil; MÝT TIR’larýnýn durdurulmasý ve dahasý tüm süreçlerde pozisyon alýrken Þahin Albay’ýn ne demokrasi, ne Türkiye derdi vardý.
Tek derdi, “Erdoðan’ýn önü kesilsin... Erdoðan tasfiye olsun..!”
Þahin Albay, “...bu içinize hiç sinmese bile, tek çare HDP’ye oy vermek” diyerek yazýsýný bitirmiþ.
Yukarýdaki ifadede HDP’yi aþaðýlama olduðunun farkýndasýnýz öyle
deðil mi?
“Ýçinize sinmese de” ibaresini bir yere not edin.
Þahin Albay’ýn “Kürtler” derken yüzündeki ifadeyi hatýrlarsanýz ki istihzadýr..! “...bu içinize hiç sinmese bile” ifadesi “ayrýmcýlýða” iþaret eder.
“Evet, taktik oylar HDP’nin barajý geçmesine yetmeyebilir; HDP’nin asýl AKP seçmeni Kürtlerden oy almasý gerekir” cümlesi de oyunun þifresine iþaret ediyor.
Siz ne dersiniz?
HDP eþ Baþkaný Selahattin Demirtaþ’taki büyük deðiþimin farkýnda mýsýnýz?
Sanki 6-7 Ekim olaylarý öncesi “Sokaða çýkýn” diyen...
Ve o söz üzerine ateþ topuna dönen sokaklarda 50 civarýnda insanýn hayatýný kaybetmesinin müsebbibi deðilmiþ gibi...
Bugün, Hz.Ýsa’ya izafe edilen öðretiyi kendisine uyarlamýþ
görünüyor.
Hani þu meþhur “Sað yanaðýna tokat atana sol yanaðýný dön” diyen öðretideki gibi.
Demirtaþ’ýn hareketleri yavaþlatýlmýþ, sinirleri alýnmýþ, sakinleþmiþ.
Yakýn zamandaki “Öfke kusan yüzünde” þimdilerde yapýþtýrýlmýþ bir gülücük var!
Biraz da “Olsun... ne yapalým...” edalý “Küçük Emrah” mahcubiyeti..!
Sahi hangi Demirtaþ gerçek?
Tehdit eden, öfke kusan, baðýran Demirtaþ mý...
Yoksa, her kesime mavi boncuk daðýtan mý?
Sahi hangisi?
Kalbi hasretlik çeken dostum Uður Canbolat “Hikayeler Hep Yarým” ismiyle yeni bir kitap çýkardý. “Benim sevdiðim her þeyi sevdi. Bu bana onu bir kez daha sevdirdi” cümlesini okuduðumda kitapta,“kalbi olanlarýn sayýsý ne çok azaldý” diye mýrýldandým.
Zira, modern hayatýn heyulasýnda ne sevdiklerimizi yeterince sevebilmenin lezzetini; ne kýymet bilmeyi becerebilenlerdeniz artýk.
Sevgili dostum Uður’un yakýn zaman önce ahirete uðurladýðý “sevgilisi”nin ardýndan yazdýklarýný okurken kalbim titredi.
Size de tavsiye ederim.