Cavit Çağlar’dan TFF’ye

Fenerbahçe, tarihinin en ağır cezasını aldı. Ulu bir çınarın alnına birileri kara leke sürülmesine neden oldu. Bunları, destekçilerini sağduyu sahibi kimse affetmeyecek.

Fenerbahçe’yi Beşiktaş, başka bir ulu çınar izledi.

Lefter’ler, Şükrü’ler şimdi mezarlarında rahatsızlar.

Türkiye sporu tarihinin en kara günlerini yaşıyor.

Aptalca hamasete gerek yok, iki büyük takımımız da artık “şikeci” olarak anılacaklar.

Beşiktaş’ın aldığı cezanın başka bir boyutu daha var.

Şikenin gerçekleştiği dönemin Beşiktaş Başkanı bugün Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) başında oturuyor.

Bu durum, şike rezaletine bambaşka boyutlar ekliyor.

Kimse lütfen meseleyi “Avrupalıların Türkiye düşmanlığı depreşti” gibi gerekçelerle hafifletmeye kalkmasın, komik olur.

Ortada, iki ulu çınarımız için de, UEFA Disiplin Kurulu, UEFA Tahkim Kurulu ve CAS gibi üç önemli kurumun kararları mevcut.

Türkiye bu durumun gereklerini hemen yerine getirmeli.

Kendisi bu işe katıldı, katılmadı, bilemem ama Beşiktaş’ın şike suçunun futbol hukukuna göre tescillendiği bir dönemin Başkanı bugün TFF’nin yani Türkiye futbolünün başında oturuyor.

Bu garip durumu bırakın Türkiye’yi, kabile devletleri bile kaldıramaz.

Spor Bakanlığı’ndan ayrı bir “Futbol Ahlakı Bakanlığı” kurulsa, başına Aziz Yıldırım getirilse, durum ne kadar tuhaf kaçarsa, bugün de TFF Başkanlığı’nın durumu odur.

Ama burası Türkiye, böyle şeyleri yakın geçmişimizde görmedik değil.

Süleyman Demirel  1991’de başbakan olduğunda Ziraat Bankası’na büyük borcu olan Cavit Çağlar’ı Ziraat Bankası’ndan (ve başka devlet bankaları) sorumlu Devlet Bakanı yapmış, o dönemde hayatta olan Adnan Kahveci de Çağlar’ın Ziraat Bankası’na 399 milyar liralık borcunu 176 milyar liraya indirdiği iddialarının sonunda “Kamu bankalarının Cavit Çağlar’a teslim edilmesi, ciğerin kediye emanetinin belgesidir” demişti.

Türkiye futbolunun yaşadığı bu büyük kriz bir fırsata dönüştürülmeli, tüm pisliklerin üzerine gidilerek çok daha temiz (olabildiği kadar) bir futbol sahası önümüze açılmalıdır.

Sayın Başbakan’a, Spor Bakanı’na büyük, tarihsel görevler düşüyor.