Ýstanbul seçimleri organize/örgütlü bir operasyonla CHP adayýna kazandýrýldý. Pensilvanya’daki deccalin baþýndaki örgütün bir terör örgütü olduðuna inanmayanlar 15 Temmuz gecesi “ahmaklýklarý”na sahiden yanmýþ olsalardý Ýstanbul seçimlerindeki FETÖ operasyonu konusunda zerre miskal kuþku taþýmazlardý. 17/25’teki operasyonun, Gezi sürecindeki vandallýðýn ve kaosun arkasýnda FETÖ’nün olduðuna inanmadýklarý gibi... FETÖ’nün tasfiye sürecinde onlar “yolsuzluk” ve “maðduriyet” edebiyatý yaptýlar. 17/25 Aralýk’ta Reis’e operasyon çekilirken en etkili ve yetkili makamlarda olmalarýna raðmen çýkýp Reis’i sahiplenmediler. Tersine Reis’i arkadan hançerlediler. Gezi sürecinde de aynýsýný yaptýlar. Þimdi ayný beyler tekrar baþlarýný uzatmaya baþladýlar.
Birisi Ahmet Yesevi’ye atýfla Ýstanbul seçiminin faturasýný týpký geçmiþte yaptýðý gibi Reis’e kesiyor. Ama kurnazlýkla. Ýsim vermeden. Reis’in üslubuna göndermede bulunarak. Diðeri ise “Kurucu ilkelerden saparsanýz akýbeti bu olur!” türünden aslýnda memnuniyetini izhar eden bir yerde durduðunu gösteriyor. Elinde güya 30 km ötesini görebilen bir dürbün varmýþ da önceden bunu öngörüp söylediði için haksýzlýða uðramýþ da vs... Keþke bir de kendisine bakan bir dürbünü olsaydý diyorum. “En tepeden iniyorum. Bana pek layýk deðil ama þu-þu koltuklarý benim için hazýrlayýn!” anlamýna gelen o kibir ve enaniyet kokan tavrýný acaba o dürbün kendisine nasýl gösterirdi? Belki de öyle bir dürbünden yoksun olduðu için Erdoðan düþmaný kampýn “çatý adayý” olma noktasýna kadar sürüklendi. Hem trenden iniyor hem de hala trenin içindeymiþ gibi eleþtiriler getiriyor. “AK Parti’nin kurucu ilkelerinden yüzünü çeviren ben mi oldum” diyor. Kim peki? Recep Tayyip Erdoðan pek tabii. Kendileri pek bir demokrat, Erdoðan ise “diktatör”! Yazýklar olsun!
O zatýn elindeki dürbün ne hikmetse sadece Erdoðan’a odaklý! Erdoðan yönetimindeki partinin ve hükümetin yanlýþlarýný görüp eleþtirdiði için pek bir haksýzlýða maruz kaldýðýndan þikayetleniyor bir de! Kibrin ve kurnazlýðýn bu kadarýna pes doðrusu! Sen önce “Erdoðan düþmaný kampýn ortak adayý” olmayý kabul edecek bir ihanetin içine nasýl düþtüðünün hesabýný ver de öyle konuþ demezler mi? Ahmet Yesevi hazretleri üzerinden faturayý isim vermeden Reis’e kesen zat ise içindeki kini ve kýskançlýðý bir türlü söküp atamayacaða benziyor. O zat nedense Ýstanbul seçimlerindeki FETÖ operasyonuna veya organize hile, desise ve yasa dýþýlýklara deðinme ihtiyacý bile duymadan kazananýn CHP adayý olduðu öncülünden hareketle akýl veriyor bir de. Eminim Ankara’daki seçimin kaybýndan da pek bir mutludur hazret! Orda burda “Benim gibileri uzaklaþtýrýrsanýz veya kýymetimizi bilmezseniz olacaðý budur! Biz yoksak böyle olur iþte!” deme fýrsatýný bulduðu için. Merak edenler için aktarayým o zatýn atýf yaptýðý Yesevi hazretlerinin sözünü mealen: “Tatlý dilli olan kazanýr. Sert ve kýrýcý dilli olan kaybeder.” Ne anlarsýnýz siz bu sözden? Pensilvanya’daki Ýblis’in gerçek yüzü ortaya çýkmadan önceki dili de pek bir tatlýydý deðil mi? Boþuna “Dinime dahleden bari müselman olsa!” dememiþler!
Ýki þeye dikkat. Bir: Gülen yüzüne. Ýki: Demirtaþ aþkýna. Ýkisi de proje. Gülen yüz, dýþarýda malum güçlerce tasarýmlanmýþ yeni siyasetin maskesi. Demirtaþ aþký ise bu yeni ittifakýn simgesi. Demirtaþ övgüsünün kendisini destekleyen HDP/PKK tabanýna verilmiþ öylesine bir selam olduðunu sananlar yanýlýyorlar. Türkiye malum güçlerce yýldýzý parlatýlan bu yeni siyasal figür üzerinden yeni bir rotaya oturtulmak isteniyor. Mesele belediye baþkanlýðýnýn çok ötesindedir. Asýl tasarým, bir yeni siyasi liderliðin inþa sürecidir. Muhafazakarlýktan beslenen o gülen yüzlü maskenin arkasýndaki asýl amaç ýskalanýrsa, salt Demirtaþ aþký üzerinden yapýlacak yanlýþ eleþtiriler HDP/PKK karþýtý Kürtlerin de tercihini etkileyecek yeni bir sürece evrilmeyi beraberinde getirebilir. Rudaw mülakatý bunun ipuçlarýný veriyor.