Ýstanbul Büyükþehir Belediye Meclisi’nde cem evlerine ibadethane statüsü AK Parti ve MHP oylarýyla reddedilmiþ.
Ýsabetli olmuþ.
Asýl hata böyle bir teklifin meclise getirilmesidir.
Bu konu belediye meclislerinin yetkisini aþar.
Anayasal bir meseledir.
***
Anayasa boyutuna geçmeden önce cem evleriyle ilgili görüþümü serdetmek isterim.
Cem evlerinin müdavimi olan Alevi vatandaþlarýmýz Müslümandýr. Kuraný, Hz. Peygamberi kabul ederler, ehl-i beyt sevgisini öne çýkarýrlar.
Sünnilerin ehl-i beyt sevgisi onlarýnkinden daha az deðildir ama kendilerini öyle tanýmlarlar, öyle konumlandýrýrlar. Ona da söylenecek söz yoktur. Saygý duymak gerekir. Herkes kendini istediði gibi tanýmlayýp konumlandýrma hakkýna sahiptir.
Fakat Müslümanlarýn namaz kýlmak için bir araya geldikleri ibadethanenin adý cami veya mesciddir.
Cem evleri ise Alevi vatandaþlarýmýzýn kendilerine has ritüellerini hayata geçirdikleri tekkelerdir.
***
Adý ne olursa olsun ibadethane olarak isimlendirilmesinde bence bir sakýnca yoktur. Çünkü Allah bütün yeryüzünü mescid kýlmýþtýr.
Varsýn Alevi vatandaþlarýmýz Cem evlerine ibadethane desinler. Oralarda da ibadet edilmesinin önünde dinen bir mani yoktur.
Yalnýz, Cem evlerine ibadethane statüsü verilmesi dini bir konu deðildir.
Siyasi bir konudur ve bu anayasaya göre mümkün deðildir.
***
Anayasanýn 174. Maddesi devrim kanunlarýný koruma altýna almýþtýr.
Devrim kanunlarýndan biri de 13.12 1925 tarih ve 677 sayýlý ‘Tekke ve zaviyelerle türbelerin seddine ve türbedarlýklar ile bir takým unvanlarýn men ve ilgasýna dair kanundur.’
Bu kanun ile cem evleri dâhil bütün tekkeler kapatýlmýþtýr. Yine bu kanun ile dedelik dâhil tarikatlara ait unvanlarý kullanmak yasaklanmýþtýr.
Ve bu kanun anayasa korumasý altýna alýnmýþtýr.
***
Buna raðmen bugün Türkiye’nin her tarafýnda cem evleri açýlmýþtýr açýlmaktadýr, çok sayýda insan dede unvanýný kullanmaktadýr.
Bu fiili bir durumdur. Bir savcý kalkýp dava açsa cem evlerini kanunen kapatabilir ve dede unvanýný kullananlara 677 sayýlý kanun gereðince üç aydan eksik olmamak üzere hapis cezasý verilebilir.
Ve bu kanun gereði cem evlerine ibadethane statüsü verilemez!
Ama söylediðim gibi ortada fiili bir durum vardýr ve 677 sayýlý kanun týpký ‘þapka iktisasý’ kanunu gibi fiilen yürürlükten kalkmýþtýr.
Ben cem evlerinin açýlmasýna karþý deðilim, ibadethane statüsü verilmesine de karþý deðilim. Madem oraya gidenler ibadethane olarak görüyorlar o statü verilmelidir.
***
Kanunlar vatandaþýn ihtiyacýna göre düzenlenmelidir.
Cem evine ibadethane statüsü verilmesi için önce bu kanunun ilgasý veya tadili gerekir. Bunun için de anayasa deðiþikliði þarttýr.
Dolayýsýyla cem evine ibadethane statüsü verilebilmesi ve dedelik unvanýnýn kullanýlabilmesi için önce anayasa 174 sonra da 677 sayýlý kanun deðiþmeli veya ilga edilmelidir.
Ondan sonra belediye meclisi istediði cem evine ibadethane statüsü verebilir!
Ama bugünkü anayasal ve yasal sistem içinde belediye meclisi cem evine veya diðer tekkelere ibadethane statüsü veremez!
Ben 677 sayýlý kanunun ilga edilerek cem evleri dahil farklý inanýþlara sahip kimselerin mekanlarýna da ibadethane statüsü verilmesinden yanayým!