Evet arkadaþ, dershanelere karþýyým...
Dün de karþýydým, bugün de karþýyým...
“Hangi dershane iyi, benimki þu, seninki bu, þu kadar para..vs,” yarýþýna karþýyým...
Milletin gözüne baka baka yalan söylüyorsunuz... Dershane dediðin ticarethane... En çok parayý bastýran en iyi dershaneye gider... Parasý olmayan kendi çabasýyla gidebildiði yere kadar gider... 3-5 tane fakir çocuða ücretsiz okutmakla.., hediye, araba, bilezik, kol saati vermekle de bu gerçek deðiþmez...
Yani dershanecilerin iddiasýnýn tam aksine eðitimde fýrsat eþitliðinin karþýsýndaki en büyük engel bizzat dershanelerdir...
Doðru.., eðitim ve öðretimin bir çok sorunu var...
Lakin dershaneler bu sorunlarý gidermiyor... Dershaneler sadece makyaj...
Bastýr parayý, bol bol test çöz, kutucuklarýn nasýl doldurulacaðýný öðren, kazan!...
Mümtazer Hoca da dershaneleri koltuk deðneklerine benzetmiþ...
‘Eðitim sorunlu, koltuk deðnekleriyle’ yürüyor demiþ...
Doðrudur... Ýþte onun için dershaneler kapatýlmalý...
Dershanecilerin istediði ise eðitimin koltuk deðnekleriyle yürümesi...
Yani eðitimi koltuk deðneklerine mahkum býrakmak!...
Neden?...
Bu koltuk deðnekleri bedava deðil de ondan!...
Siz ne kadar yýrtýnsanýz da.., meseleyi psikolojik, pedogojik, bilimsel, eðitimsel ve dershanesel yönleriyle anlatmaya çalýþsanýz da, ortadaki 7 milyar liralýk bir pasta olduðu gerçeðini perdeleyemezsiniz...
Neticede dershaneciler canhýraþ bir feryat ile, tüm güçleriyle savaþýyorlar...
Öncelikle dershaneler konusundaki net görüþümü ortaya koymak için böyle bir girizgâh yaptým...
Þimdi gelelim dershane üzerinden tekrar ortaya çýkan Cemaat’in rahatsýzlýðýna...
Cemaat görsel ve yazýlý tüm medya gücünü kullanarak dershanelerin kapatýlmasý halinde vatanýn nasýl elden gideceðini anlatýp duruyor...
Bazý Cemaatin yazarlarý olayý tamamen politik alanda tartýþýyor...
Ýntikamdan baþlayýp, diktatörlükten çýkýyorlar... Ardýndan seçimlere iþaret edip aba altýndan sopa gösteriyorlar...
Gezi Olaylarý sýrasýnda Baþbakan’a ayar vermek isteyen bu muteriz gürûh, (ki bunlar Cemaat’in yayýn organlarýnda yazýyorlar) siyasi parti mensubu gibi hareket ediyor...
Açýkça hakaret etmekten de çekinmiyorlar...
Onlar bunu yaparken ‘dershanemize sahip çýkýyoruz, yaptýðýmýz gazeteciliktir’ diyorlar...
Biz, ‘Bir dakika arkadaþ mesele dershane mi, açýk konuþ!..’ deyince “fitneci, provokatör” oluyoruz...
Dinle þimdi dershaneci arkadaþ...
Çoktandýr 3 maymunu oynuyoruz...
Neden?..
Fitne olmasýn diye..,
Neden?
Kardeþ kavgasý çýkmasýn diye...
Cemaatin derin damarý (özellikle son 3 yýldýr) sürekli olarak Erdoðan'ý hedef aldý.
Ve bu derin damar sürekli cemaate ait medya grubu üzerinden bunu devam ettirdi...
Ama biz, 3 maymunu oynamaya devam ettik.
‘Basýn özgürlüðüdür’ dedik görmedik...
“Hoþgörü sahipleri hoþgörüyor ve izin veriyor” dedik iþitmedik...
Erdoðan'a haksýzlýk yaptýlar, kritik dönemlerde iktidara saldýrdýlar... Ýktidardan bekledikleri ‘makam ve mevkilere’ gelemediler, hýrslarý bundandýr..’ dedik, ses çýkartmadýk.
Göz göre göre Cemaatin omuzundan ateþ ettiler, kedidir dedik...
Hiç bir iþe yaramadý. Cemaat bu damarla arasýna mesafe koymadý...
Artýk daha fazla salaða yatmanýn anlamý yok...
Zaten Cemaat’in aðýr abileri de artýk benzer tondan konuþuyorlar, ya da açýkça tehdit ediyorlar.
Ýþte o zaman ben de sorarým;
Türkiye, 9 sivil vatandaþýmýzý þehit eden Ýsrail’e karþý bir yandan uluslararasý kamuoyunu harekete geçirirken...,
Diðer yandan Birleþmiþ Milletler’i acil toplantýya çaðýrmýþken...,
Ve BM, Ýsrail’e kýnama cezasý verirken
“Ýsrail’den izin alýnsaydý!.. demek, ne demek?” diye sorarým...
‘Asker daha demokrat’, deyip post-modern paþaya paþa paþa dershanelerin anahtarýný teslim edebiliyorsun da..,
AK Parti “dershaneleri dönüþtürelim, birbirimize yardýmcý olalým” deyince neden kýzýlca kýyamet koparýyorsun, diye sorarým...
Barýþ sürecinin mimarlarýndan biri olan ve Baþbakan’ýn ‘yedirmem’ dediði Hakan Fidan’ý yemek için..,
Ve Hakan Fidan üzerinden Baþbakan’a çizik atmak isteyenleri korumak için neden o kadar yýrtýndýn diye sorarým....
‘Firavun kim?!..’ diye sorarým...
‘Karun kim?!..’ diye sorarým...
Ve sorarým...
“Mesele dershane mi arkadaþ?!..” diye...
