23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramý’ný Maltepe Çocuk ve Gençlik Ceza Ýnfaz Kurumu’nda geçirdim. Bir ceza infaz kurumunda karþýlaþýlmasý mümkün en güzel tabloya, en neþeli ortama tanýk olmuþumdur herhalde... Koruma memurlarý olmasa ve spor salonuna ulaþýncaya dek sürgülü demir kapýlarý kapatýlmýþ koðuþlarýn önünden geçmesek kendimi bir okulun müsameresinde sanabilirdim. Keþke suçu itilen bütün çocuklar benim tanýk olduðum koþullara sahip olsa, yetiþkinlerle ayný cezaevlerinde kalmasa ve keþke bazý çocuklar siyasi nedenlerle tutuklanýp hüküm giymese... Pozantý Cezaevi’ndeki gibi korkunç olaylar yaþanmasa. Çocuklar Ýçin Adalet Takipçileri’nin mücadele ettiði sorunlar vicdanlarýmýzdan taþmasa... Maltepe’de bir okulun törenine katýlmýþ gibiydik. Koðuþlara giremedik ama koridorlar ve spor salonu aydýnlýk, temiz ve ferahtý. Bütün duvarlara manzara resimleri ve yapma çiçekler asýlmýþtý. Bayram dolayýsýyla her yer bayraklarla, kýrmýzý beyaz balonlarla donatýlmýþtý.
Çocuklarýn halinde tavrýnda korkutulmuþ, sindirilmiþ, o neþeli tabloyu çizmeye zorlanmýþ bir ifade yoktu. Ama buruktular elbette. Maltepe’de tutuklu çocuklar eðitmenleri ve kurum görevlileriyle birlikte çeþitli gösteri ve sergiler hazýrlamýþtý. Orada çalýþan üniversite öðrencileri, birkaçýnýn aileleri, resmi görevliler ve özel konuklarla birlikte izledim onlarý. Þiirler okudular. Kýsa bir oyun sahneye koydular. Baðlama çalýp þarký söylediler. Jimnastik gösterisi yaptýlar. Hatta Devlet Opera ve Balesi’nin dansçýlarýyla birlikte dans tiyatrosu “Þehir Orman”ý sahnelediler! El sanatlarý kurslarýnda yaptýklarý iþleri sergileyip satýþa sundular. O kavruk Anadolu çocuklarýný bir görseydiniz! Belli bir kökene ve sýnýfa mensup olduklarý için suç iþlemeye sürüklendiklerini hemen anlardýnýz. Sýnýf ve fýrsat eþitliði diye bir þey olsa bu dünyada bu çocuklar birbirine bu kadar benzemezdi... 12-18 yaþ aralýðýndaki bu çocuklarýn yaþýtlarý misali hayatýn tadýný çýkarma olanaklarý yok... Muhtemelen onlarý suç iþlemeye iten koþullarda da gerçek anlamda bir özgürlüðü tatmamýþlardýr.
Maltepe Çocuk ve Gençlik Ceza Ýnfaz Kurumu, bir eðitim kurumuna dönüþmüþ. Müdür Naci Yýldýz özel bir çaba göstererek çocuklarýn tutukluluk sürecini onlardaki cevherleri bulup çýkaracak bir rehabilitasyon sürecine dönüþtürmüþ. Kültür sanat çevresinden katýlýmcýlarýn desteðiyle eðitim çalýþmalarýný sürekli kýlmak ve renklendirmek amacýyla ünlü konuklarý aðýrladý 23 Nisan’da.
Aydýn Boysan, Göksel Kortay, Nilüfer Aydan, Betül Arýn, Meral Orhonsay, Ýlyas Salman, Fatma Karanfil, Kenan Ece, Haydar Zorlu, Ayla Algan, kýzý Sevi Algan ve damadý Erol Babaoðlu, Mustafa Uzunyýlmaz, Vadullah Taþ, Selen Servi, Yasemin Soysal, basýn mensuplarý ve hepimizin Maltepe’ye gelmesine aracý olan Esra Alkan çocuklarla bu bayramý paylaþtý. Aydýn Boysan anýlarýný anlattý. Ýlyas Salman þiir okudu. Meral Orhonsay ile Selen Servi þarký söyledi. Tiyatrocular ve yaþam koçlarý atölyeler düzenlemek üzere söz verdi.
Maltepe’deki tutuklular da tüm çocuklar kadar yetenekli ve becerilere sahip. Onlar da tüm çocuklar gibi saðlýklý bir çevreyi, yakýn ilgiyi, iyi eðitimi hak ediyor. Belki birkaç yýl sonra bazýlarýyla birer sanatçý kimliðiyle röportaj yapacaðým! Taviani Biraderler’in Berlin Film Festivali’nde Altýn Ayý kazanan filmleri “Sezar Ölmeli” yüksek güvenlikli bir cezaevinde yatan mahkumlarla çevrilmedi mi? Aralarýndan iki tanesi yazar oldu, iki tanesi çýktýktan sonra oyuncu olarak kariyer yaptý! Diðerleri de dört duvar arasýndaki hayatlarýnda bir gaye edindi.
Bir hata iþlemiþ ya da siyasete hedef olmuþ bütün çocuklar Maltepe’deki olanaklarý ve çok daha fazlasýný hak ediyor.