CHP seçim beyannamesi, tam da onlarýn istediði gibi daha çok ekonomi boyutuyla gündeme geldi. O da yine onlarýn istediði gibi emekli ikramiyeleri, asgari ücret artýrýmý boyutuyla tartýþýldý. Kaynak sorunu yeni yeni gündem oluyor ve oradaki sorgulama da seçmen nezdinde ciddi karþýlýk buluyor.
CHP’nin eðitime iliþkin yaklaþýmý henüz yeterli tartýþma zemini oluþturmadý.
Oysa, 1 artý 8 artý 4 tarzýnda düzenlenen 13 yýllýk eðitim önerisi, 4 artý 4 artý 4 þeklindeki, ilk - orta - lise yapýlanmasýný ortadan kaldýrýyor ve eðitimi yeniden 28 Þubat’ýn “kesintisiz 8 yýl formatý”na sokuyordu. Oysa bu format, en azýndan 7 yaþýndaki çocuklarla ergenlik çaðýna girmiþ 13-15 yaþýndaki çocuklarý ayný atmosfere sokuyor olmasý sebebiyle pedagojik açýdan sorunlar içeriyordu.
28 Þubat mantýðý ise sýrf Ýmam Hatip Okullarýnýn orta kýsýmlarýný kapatmak ve çocuklara ilk 8 yýlda kemalist dokuyu enjekte etmek için böyle bir yöntemi seçmiþti. CHP þimdi yeniden 28 Þubat formatýný dayatmaya yöneliyor.
Ýkinci konu ÝHL’lerin öðrenci kapasitesi durumu.
Bu konuyu doðru deðerlendirmek için seçim bildirgesi yanýnda CHP programýna da bakmak gerekiyor.
22 Nisan’da, Habertürk’teki “Doðru Açý” baþlýklý programda Belkýs Kýlýçkaya, Mehmet Bekaroðlu’na CHP programýnda yer alan bir cümleyi hatýrlattý. O cümle þöyle idi:
“Ýmam-Hatip eðitimi, din görevlisi sayýsýna duyulmakta olan ihtiyaç çerçevesinde düzenlenecektir.” (s. 300)
Kýlýçkaya Bekaroðlu’na önce CHP’nin Ýmam Hatip Liselerini sadece din adamý yetiþtirecek okullar olarak görüp görmediðini, sonra da ÝHL kontenjanlarýný, din adamý ihtiyacýný karþýlayacak boyutta tutmak isteyip istemediðini sordu.
Bu sorunun Bekaroðlu’na sorulmasý normaldi. Ne de olsa Bekaroðlu, hem 28 Þubat sürecinin bu gerekçelerle ÝHL’ler üzerinden buldozer gibi geçmiþ olmasýný görmüþtü, hem de muhafazakar toplum kesimlerinin ÝHL’ler konusundaki hassasiyetini de bilirdi.
Ancak programda sergilediði tereddüt dikkate alýndýðýnda Bekaroðlu’nun program ve bildirgede ÝHL’lerle ilgili yaklaþýmdan haberi yoktu.
Ak Parti döneminde 28 Þubat sürecinin ÝHL’ler ve meslek liseleri ile ilgili kýyým projesi devre dýþý býrakýlmýþtý. Katsayý kaldýrýlmýþ, tüm yüksek öðretim, ÝHL’ler ve diðer meslek liseleri önünde açmýþtý.
Bunun sonucu, ÝHL’lerin 28 Þubat kýyýmýnýn oluþturduðu açýðý kapatacak ölçüde arttýðý bir vakýadýr.
Bu durumun klasik CHP dünyasýný rahatsýz edeceði tahmin edilebilir. Bu da “Ne yapacak bu konuda CHP?” sorusunu gündeme getiriyor.
“Klasik CHP dünyasý” ifadesini kullandým.
Belki son operasyonla CHP’nin o “klasik çizgi”den farklýlaþmýþ olmasý ihtimalinden bahsedilebilir, diye düþünmek mümkün. Ne de olsa, Kýlýçdaroðlu, Bekaroðlu gibi bir ismi bünyesine alarak, bir farklýlaþma iþareti vermeye çalýþýyor. Ve ne de olsa “Açýlým” babýnda yeni bir alan olarak “muhafazakar dünya” da hedefleniyor.
Acaba mý?
Yukarda yaptýðým alýntýlar ÝHL’ler konusunda eski CHP’den (ve daha kötü olarak 28 Þubat saplantýsýndan) pek bir farklýlaþma ortaya koymuyor.
Baþta da söylediðim gibi, henüz CHP’nin dünya görüþünün yansýyacaðý alanlar kamuoyuna yeterince yansýmadý. Bu noktada en kritik alanýn “Eðitim” olduðu bellidir. CHP iktidarýnda Ýmam Hatipler hem öðrenci ve þube sayýlarý, hem eðitim sistemi içindeki konumlarý hem de yüksek öðretim ufuklarý itibariyle yeni bir týrpan yiyecek midir?
Bunu CHP’nin hani varsa muhafazakar dünya ile dirsek temasý olanlar da dikkate almalý, tabii ki henüz yeterli duyarlýlýklarý kamuoyuna yansýmayan Ýmam Hatip camiasý da...
Çünkü bu, herhalde Ýmam Hatip camiasýnýn öncelikle sorgulamasý gereken bir husustur. Önümüzdeki günlerde bunun daha etkin biçimde gündeme gelmesi kaçýnýlmazdýr. Temel soru þu: CHP 28 Þubat’ýn eðitim formatýný reddediyor mu reddetmiyor mu?