CHP’NÝN büyük kurultayý geride kaldý ancak yaþanan tartýþmalar bitmedi. CHP’nin kurultaydan sonra þekillenen Parti Meclisi ve MYK Ýzmir örgütünü karýþtýrdý. Kurultayýn Ýzmir yansýmalarýna baktýðýmýzda yeni cepheleþmenin fitili ateþlenmiþ gibi görünüyor. Her ne kadar PM’de Ýzmirli sayýsý 6’dan 8’e çýkarýldýðý iddia edilse de aslýnda ekipler arasý bir savaþa sahne olduðu bilinmektedir. Kurultayda PM özelinde Ýzmir kazandý söylemine baktýðýmýzda tek kazananýn aslýnda Kocaoðlu ve Alaattin Yüksel ekibi olduðu biliniyor. Ýzmir cephesinde ki bu savaþýn yakýn ve görünür gelecekte kazananý Sayýn Aziz Kocaoðlu gibi görünüyor.
Ancak dengeler deðiþtiði anda bu ekibin partide tüm hakimiyeti sona erebilir. Aslýnda bu yapýyý en iyi ve profesyonelce idare eden, yönlendiren isim Alaattin Yüksel’di. Son zamanlar da Kocaoðlu’nun direksiyonun baþýnda ‘ben varým’ türü mesajlarý ve yersiz çýkýþlarý bu ekibi adeta hedef haline getirdi. Oysa Yüksel, þimþekleri bu derece üzerine çekmeden ekibin etkinlik alanýný geniþletmeyi ve örgütçülük gücünü çok iyi sergiliyordu. Kocaoðlu: “Ne il baþkanlýðý seçimlerinde, nede Kurultayda en ufak bir müdahilim yoktur” diye beyanlar verse de CHP’li seçmen için bu durum sadece þark kurnazlýðý olarak görülüyor.
Bundan sonrasý için Ýl baþkanlýðý ve PM’de belirleyici olan ekibe karþý daha geniþ bir cepheden söz edebiliriz. Ýlerleyen dönemde bu cepheden ekibe karþý ilginç çýkýþlar ve muhalefet bayraðý açýlmasý hiç sürpriz olmayacaktýr. Nitekim kurultay sonrasý yükselen sesler ekibe karþý cephenin geniþlediðini ve artacaðýný göstermektedir. Ekip Aziz Kocaoðlu, Alaattin Yüksel, Mustafa Moroðlu, Hülya Güven gibi daha dar bir halkayý temsil etmesine raðmen Ýzmir’in patronu ve tek söz sahibi görünümündedir. Bu ekibe karþý Kýlýçdaroðlu bir denge yapý oluþturur mu bilinmez, ama bu konuda oluþan cephenin de boþ durmayacaðýný düþünüyorum. Kurultayda hazýrlanan maymuncuk liste Ýzmir örgütünde muhalefet fitilini ateþleyen en önemli geliþmelerden birisi oldu. Aziz Kocaoðlu ve ekibi yaptýðý hamleler ile partinin önde gelen birçok ismini oyun dýþý býrakmýþtýr. Mesela Baþkan Kocaoðlu’nun kavga ettiði Mehmet Ali Susam ile barýþmýþ gibi görünse de bunun içten bir barýþ olmadýðýný Susam’a karþý tavrýyla bir kez daha göstermiþ ve onu oyun dýþýna itmiþtir.
Ekibe karþý birleþik cephe mi kuruluyor?
Peki ekibe karþý yeni bir yapý ve birleþik cephe oluþabilir mi? Bu birleþik cephede kimler yer alabilir? Aklýma gelen isimleri saydýðýmda ekip karþýtý cephenin ne kadar büyük bir muhalefet oluþturduðuna doðrusu bende þaþýrdým. Ýþte ekibe karþý birleþik muhalefet cephesinde yer alabilecek muhtemel isimler: Mehmet Ali Susam, Musa Çam, Erdal Aksünger, Rahmi Aþkýn Türeli, Birgül Ayman Güler, Levent Eyipiþiren, Bülent Baratalý, Selçuk Ayhan, Rýfat Nalbantoðlu, Murat Haluk Öncel, Yüksel Çakmur, Sedat Uzunbay, Birol Soylu, Tacettin Bayýr, Aytekin Tunus, Hatice Tatlý, Sinan Karamustafaoðlu. Her fýrsatta Baþkan Kocaoðluna karþý toplantýlar yapan ve isyan eden belediye baþkanlarý, Baykal ve Sav ekibi bu yapýya karþý ortak birleþik bir cephe kurabilir. Bu cephe þu an bir ittifak içinde deðil, ama gelecekte güçlerini birleþtirip bu yapýya karþý ortak savaþ açma ihtimalleri gittikçe güçleniyor.
CHP’nin önde gelen tanýmýþ bazý isimleri ile konuþtum. Bir partili, ortaya çýkan geliþmelerin yeni bir muhalefet anlayýþýný doðurmasýný kaçýnýlmaz olduðunu belirtirken, bir baþka partili de 600 delegenin sadece 250’sinin oyunu alabilmiþ bir yapý var. Geride kalan 350 delegenin iradesi birleþirse bu ekip partiyi terk etmek zorunda kalýr derken ekibin aslýna önemli bir temsil sorunu olduðunu dile getiriyorlar. Ya ekip bu söylenenlere karþý ne düþünüyor? Fýrsat bulursam bunu da paylaþmayý arzu ediyorum. Ama bir sonraki yazýmda MYK üzerinden Ýzmir’e bakýþý deðerlendirmek istiyorum.