TBMM, en geniþ tabanlý temsil özelliðine sahip olmasýna raðmen bir sivil anayasa yapamýyor. Bu Meclis’ten yeni anayasa beklentisi büyüktü.
Baðýmsýz milletvekilleri nedeniyle temsil tabaný en geniþ parlamento olmuþtu.
Buna karþýn sadece 4 partiden oluþuyordu; bu da uzlaþma ihtimalini arttýrýyordu.
Ayrýca dört parti de 12 Eylül 1980 darbecilerinin yaptýðý anayasayý deðiþtirme sözü vermiþti.
Ama olmadý.
Önce ‘yemin krizi’ çýktý.
Ardýndan ‘4 partinin eþit temsil edildiði anayasa hazýrlama komisyonu’ kurulmasýyla ümitler yeniden canlandý.
Ancak bu kez de komisyon iþi aðýrdan aldý.
Uzlaþma saðlanan maddeler o kadar azdý ki, adýný uzlaþýlamayan maddelerin yazýldýðý renkten alan ‘kýrmýzý anayasa’ diye anýldý uzun süre.
Komisyonun kendine biçtiði süre dolduðunda hala 40 civarýnda maddede uzlaþýlabilmiþti.
Baþbakan Erdoðan, “Yeni bir anayasa yapabilelim diye komisyonda çoðunluk üyeden vazgeçtik, eþit üyeli komisyona tamam dedik. Ama uzlaþma olmuyorsa, getirelim uzlaþýlan maddeleri bir paket olarak çýkaralým hiç olmazsa” teklifi yaptý. “TBMM’nin bu kadar geniþ temsil kabiliyeti bulunmasý ve herkesin darbe anayasasýna karþý olmasýna raðmen bir sivil anayasa yapamýyor” dedirtmemek içindi bu teklif. En azýndan ‘yarým anayasa’da uzlaþma saðlanabiliyor olduðunu göstermek içindi...
Koordinasyonu yürüten TBMM Baþkaný Cemil Çiçek’in giriþimleriyle komisyonun çalýþma süresi iki kez uzatýldý.
Çalýþmalar hýzlandý, uzlaþýlan madde sayýsý 60’ý geçti.
Ancak bu kez de CHP içinde uzlaþmazlýk çýktý. Ulusalcý kanat kendi üyelerinin ‘Nuh’ dediðine ‘peygamber’ dememekte ýsrar ediyordu.
Uzlaþýlan madde sayýsý 58’e düþtü!
Bayram yaklaþýrken son bir gayretle yeniden 60’a çýktý...
Þimdi de CHP en baþtaki þarta döndü ve “cezaevindeki milletvekillerinin çýkmasýný saðlayacak deðiþikliði yapmak þartýyla 60 maddeyi bir paket halinde TBMM’ye getirmeye varýz” dedi.
CHP bu þartýna MHP ve BDP’nin destek vereceðini umuyor. Çünkü iki partinin de cezaevinde milletvekilleri var.
‘Tutuklu vekiller’ konusunda bazý konularý hatýrlatmakta yarar var.
1- 2011 seçimleri öncesi, KCK davasýndan tutuklu 6 kiþiyi (baðýmsýz), CHP Ergenekon davalarýndan tutuklu 2 kiþiyi, MHP de Balyoz davasýndan tutuklu bir kiþiyi milletvekili adayý gösterdi.
2- Aday gösterme anýndan itibaren AK Parti, muhalefet partilerini ‘seçimleri, cezaevindekileri tahliye etme aracý olarak kullanmakla’ suçladý.
3- Bu isimler milletvekili seçilecek oyu alýnca, önce BDP, ardýndan CHP “bu isimler tahliye edilip TBMM’ye gelmeden yemin etmeyiz” diyerek boykot baþlattý.
4- AK Parti ve MHP Meclis’e geldi, yemin etti ve TBMM çalýþmalarýna baþladý.
5- Boykotun iþe yaramayacaðý anlaþýlýnca CHP ve BDP (baðýmsýz) milletvekilleri de yemin ederek TBMM çalýþmalarýna katýldý.
6- Üç parti ‘tutuklu milletvekilleri’ bahsini her açtýðýnda, AK Parti “Onlar Meclis’ten alýnýp tutuklanmadýlar; cezaevinden kurtarmak için seçilmelerini saðladýnýz” kaydýný koyarak, ‘tutukluyken milletvekili adayý gösterilip seçilecek oyu alanlar’ tanýmýný kullanmayý tercih etti.
7- AK Parti, bu isimlerin tahliyesine iliþkin özel yasa çýkarma taleplerini sürekli reddetti, “Mahkemelerin zaten gerekli görürlerse tahliye kararý verebileceklerini, hatta son yargý paketiyle tutuksuz yargýlamanýn özendirildiðini; özel yargýsal düzenleme yapmanýn yargýya müdahale olacaðýný” hatýrlattý.
8- Yargý, bu anlamda tek kararý CHP’nin Zonguldak’tan aday göstererek seçilmesini saðladýðý Ergenekon sanýðý Mehmet Haberal için verdi. Haberal tahliye edildi ve TBMM’ye gelerek yemin etti.
9- Hakkýndaki hüküm Yargýtay’da onanan MHP’li Engin Alan, eðer aksi bir geliþme olmazsa tahliye edilse bile milletvekili olamayacak.
10- Milletvekili seçildiði halde halen cezaevinde bulunan diðer 7 kiþi de tahliye edilerek TBMM’ye girseler bile, cezalarý kesinleþtiðinde yargýlandýklarý suçlar itibariyle milletvekili dokunulmazlýðýndan yararlanamayacak, cezaevine geri dönecekler. Bu durum, Mehmet Haberal için de geçerli. Çünkü bu kiþilerin suçlarý, Anayasa’nýn 14. maddesi kapsamýnda görülüyor: “Anayasa’da yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüðünü bozmayý ve insan haklarýna dayanan demokratik ve lâik Cumhuriyeti ortadan kaldýrmayý amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanýlamaz.”
Bayramdan sonra AK Parti, CHP, MHP ve BDP oturup yeniden konuþacak.
Var olan düzenlemelerden cezaevindekiler yararlanýyorsa sorun çýkmaz. Ancak sadece onlarýn yararlanabileceði ek düzenleme yapýlmasýný da AK Parti kabul etmez. Bunu ‘Erdoðan’ diye de okuyabilirsiniz. Üstelik MHP’nin emekli general milletvekili Engin Alan ‘hükümeti ve parlamentoyu ortadan kaldýrma’ giriþiminden Yargýtay’da da ‘mahkum’ olmuþken!..
Bu durumda AK Parti’nin 2015 genel seçimleri öncesi ‘halka ne cevap vereceðini’ þimdiden öngörmek mümkün;
-2011 seçimlerinde verdiði ‘yeni sivil anayasa’ sözüne uygun olarak, TBMM’de çoðunlukta olmasýna raðmen ‘eþit üyeli komisyona evet dediðini söyleyecek;
-Muhalefetin de ‘yeni anayasa’ sözü vermesine raðmen sürekli þart dayattýðýný söyleyecek;
-AK Parti’nin ‘en azýndan uzlaþtýklarýmýzý çýkaralým’ teklifiyle samimiyetini gösterdiðini, ancak muhalefetin þart dayatmaya devam ettiðini söyleyecek;
-AK Parti’nin kendi anayasasýný TBMM’ye getirip referanduma götürecek oyu almasý mümkün görünmüyor. Bu durumda, kendi anayasa metnini kamuoyuyla paylaþarak ‘sivil anayasa konusunda ne kadar kararlý olduðunu’ vurgulayacak.
-Milletten, bu anayasa taslaðýný hayata geçirebilmek için seçimde ‘anayasa yapabilecek sayýda milletvekili’ isteyecek.
Bayramlar hayýrlara vesiledir; bakarsýnýz bugünden görünmeyen uzlaþmalara da etkili olur.
Bayramýnýz kutlu olsun.