Cumhuriyet Halk Partisi zor durumda mý ne?.. Ýnsaný þaþkýna çeviren iþler yapýyorlar. Ben bazen kendime çimdik atýyorum, duyduklarýmýn bir rüya halinin yansýmasý olmasýndan korkuyorum.
Üç örnek vereceðim bu konuda. Örnekler ayný olmasýn ve çarpýcý olsun diye de partinin zirve isimlerini ele alacaðým. Zirve dediysem, bu, þu anda taþýdýklarý etiket itibariyledir.
Çöp meselesi ve katý atýk bertaraf tesisi yine gündemde biliyorsunuz. Aziz Kocaoðlu, Ýzmir’in çöp sorununu halletmek için dokuz yýldýr güya çýrpýnýyor ve ‘yeni teknolojilerin geliþmesini bekliyor.’ Evet, gülmeyin lütfen, bu kendi beyanýdýr. Çöp konusu sorulduðunda hep bu cevabý verir Aziz Bey, ‘ yeni teknolojiler geliþiyor, araþtýrýyoruz’ der. Konu gündemde ya, Aziz Bey iki üç bürokratýyla oturup karar veriyor, ‘tesisin yeri Yamanlar’ diyor.
Ýzmirliler’e sorma ihtiyacý duymadýðý gibi Karþýyaka Belediye Baþkaný Cevat Durak’ý da yok sayýyor. Karþýyaka Belediyesi sýnýrlarý içinde böyle önemli bir iþe kalkýþacaksýn fakat belediye baþkanýndan bunu saklayacaksýn. Burada birkaç önemli nokta var. Bir: Birlikte iþ yapma kültürü hiç yok. Ýki: Bir ekip sorunu var. Bu Baþkanýn yanýnda “Aman efendim böyle olmaz” diyecek hiç mi danýþman yok? Üç: Anlaþamayacaðýndan emin olduðu için mi Cevat Durak’a konuyu açmýyor, yoksa Durak’ýn sýr saklayamayacaðýndan mý korkuyor? Dört: Böyle önemli bir konuyu ne meclis üyeleriyle paylaþýyor, ne de partisinin Ýzmir Ýl Baþkanlýðý ile. Beþ: Bu konuyu hiçbir bilim adamý ve odalar ve benzeri sivil toplum örgütleriyle de paylaþmýyor.
Aziz Kocaoðlu, “Ben yaptým oldu” mantýðýný çöp iþinde de uyguluyor, yanlýþ yolda devam ediyor. Önce teknoloji seçeceðine yer seçimiyle uðraþýyor. Sonuç ortada: Ýzmirli Aziz Bey tarafýndan ciddiye alýnmadýðýný, adam yerine koyulmadýðýný her gün daha çok hissediyor. Þu uyarýyý yapmak bana düþer mi bilmem, ama Ýzmir’in yararý açýsýndan söylemek zorundayým: Ýzmirliler, bu aþýrý kendine güven gösterisinden çok hoþlanmayacaktýr, dikkat!..
Ýkinci örneðimiz CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu’ndan. Herkes biliyor ki, AK Parti döneminde faizler yüzde 60’lardan yüzde 5’lere kadar indi. Hatta bu hafta içinde hazine yaklaþýk yüzde 5.9 faizle iç borçlanma gerçekleþtirdi. Faiz oranlarý, esnaf kredileri, tarýmsal krediler ve benzeri alanlarda da hep yüzde 10’un altýnda. Yani AK Parti iktidarýný faizler açýsýndan eleþtirmek akýl iþi deðil. Ama bakýn Kemal Kýlýçdaroðlu 2013 bütçe konuþmasýnda neler söylüyor: “1979’dan 2003’e kadar, Türkiye Cumhuriyeti’nin bütçesinden ödenen faiz 135 milyar lira. 24 yýlda 135 milyar lira ödedik. Geliyorum, 2003-2011 dönemine. Ödediðimiz 450 milyar lira. 450 milyar lirayý kimin parasýndan ödediniz?” Bunlarý duyunca sað elim sol elime çimdik atmýþ. Yeri hala mosmor. ‘Aman Allah’ým’ dedim, faizlerin ne kadar düþtüðünü bir tek CHP’liler mi duymadý? 2002 ve öncesi bütçe büyüklükleri ile 2002 sonrasý bütçe büyüklüklerini mukayese edecek hiç mi kimse kalmadý CHP’de? 2002’den sonra ödenen faizlerin çoðunun önceki borçlanmalardan kaynaklandýðý nasýl göz ardý edilebilir? Bir de aklýma Kemal Bey’in basýn mensuplarýna söylediði “Ekonomi çok kötüye gidiyor” sözü geldi. Ama ayný gün uluslararasý kredi derecelendirme kuruluþu Fitch bir aymazlýk yaptý ve ekonomi iyiye gittiði için Türkiye’nin kredi notunu yükseltti! Bari bir gün bekleselerdi...
Kendisinde en küçük bir iktidar þansý gören bir genel baþkan böyle konuþabilir mi?
Üçüncü örnek CHP Ýzmir Ýl Baþkaný Ali Engin’den... Bakýn ne diyor hazret: “Ýzmir’in artýk sanayide þansý yok. Olamaz da zaten. Çünkü enerjisi pahalý, iþ gücü pahalý, her þey pahalý. Ýzmir’in yönünü turizm, saðlýk ve tarým yürütecek. Tarýmý özellikle unutmamak lazým. Çünkü tarým her bakýmdan kente yüksüz bir þey. Adam köyde mutlu mesut yaþýyor. Tarlasý adama yetiyor.” Bana inanmayanlar için adres: www.egepostasi.com
Sanayiciyi de tarýmcýyý da çýldýrtacak sözler bunlar. CHP’deki sanayi ve tarým algýsý böyle ise varýn gerisini siz hayal edin. Ýyisi mi ben susayým, EBSO ve Ýsmail Uðural konuþsun.
Neredesin ey ortak akýl!..
CHP’de akýl yok diyemem, ama ortak aklý harekete geçirecek bir anlayýþ olmadýðý apaçýk ortada deðil mi?