CHP’nin faturalarý ve Varlýk Fonu

CHP'nin en büyük sorunu rasyonel muhalefet yapamamasý. Bu hem kendi tabanýnýn agresifleþmesine hem de CHP'nin bir türlü iktidar alternatifi olamamasýna yol açýyor. Bu CHP'nin kadim problemi üstelik. Çok partili hayata geçiþten bu yana tek baþýna iktidar olamamýþ bir partiden söz ediyoruz. Hadi çok uzaða gitmeyelim, 15 yýldýr en aðýr ithamlarla iktidarý eleþtirmesine raðmen bugün parlamento seçimi olsa CHP'nin oyu yine yüzde 25. Yani CHP hala iktidar alternatifi deðil.

Peki neden? Çok þey sayýlabilir ama en temel neden, CHP'nin bir siyasi parti olmamasý. Çünkü hala kendinde ayrýcalýk vehmediyor. Bu vehimle siyaseti hor görüyor. Mahallede toprak sahada top oynayýp terlemektense golf sahasýnda top gezdirmeyi tercih ediyor. Bunun neticesi de rasyonel argüman, pozitif siyasa üretememek ve ana muhalefet konumunu deðersizleþtirmek oluyor.

Bunu en son Varlýk Fonu'nda gördük. Daha nedir ne deðildir anlamadan, CHP'nin kem sözleriyle tanýnan yeni yüzü Duyun-i Umumiye'den laf açtý. Ak Parti'yi müsrif bir mirasyediye benzetti bir diðeri.

28 Þubat sürecinde darbeci seleflerinin Türkiye'yi nasýl bir ekonomik felakete sürüklediði bilinmiyormuþ gibi iktidarý tam da bu alandan vurmaya çalýþarak milleti kendine güldürdü.

Hadi yine eski defterleri açmayalým ama daha Elif Doðan Türkmen'in top 10'da ve ilk 10'u muhtelif CHP'lilerin paylaþtýðý Meclis faturalarý konusu kapanmadý bile. CHP'li vekilin "Ne var caným, madem sýnýrlama getirilseydi" þeklindeki dudak uçuklatýcý savunmasý unutulsaydý bari...

Ben diyorum ki, halkoylamasýnda AK Pati ve MHP'lilerden önce 'evet' için CHP'lilerin sandýða koþmasý gerek. Çünkü Nisanda halkýn oyuna sunulacak olan Cumhurbaþkanlýðý Sistemi'nin Türkiye'ye en büyük faydasý hükümet sistemini deðiþtirirken muhalefet sistemini de deðiþtirecek olmasý.

PKK mý haklý CHP mi?

Cumhurbaþkanlýðý Sistemi'ni düzenleyen anayasa paketi Cumhurbaþkaný'nýn önünde. Hafta sonuna kadar imzalamasý bekleniyor. Partilerin kampanya çalýþmalarý da þekillenmeye baþladý. MHP hafta sonu Konya'da yapacaðý toplantýyla yola çýkacak. Devlet Bahçeli'nin dünkü grup konuþmasý, bir süredir MHP üzerinden yapýlan spekülasyonlara cevap niteliðindeydi. MHP, Meclis'te olduðu gibi sahada 'evet' için etkin çalýþacak, belli.

Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn da kampanyada aktif olacaðýný söyleyebiliriz. SETA'nýn tertip ettiði, 11 Þubat Cumartesi günü gerçekleþtirilecek Cumhurbaþkanlýðý Sistemi Sempozyumu'nda yapacaðý konuþmayla aslýnda kampanyanýn startýný da vermiþ olacak.

Anayasa deðiþikliðinin hazýrlýk aþamasýnda katkýsý olan hocalarýn da konuþmacý olduðu sempozyumu izlemenizi öneririm.

Baþbakan Binali Yýldýrým'ýn süreçteki rolü ise kuþkusuz çok önemli. Kendi siyasi ikbalini öncelemeyip güçlü Türkiye'nin önünü açan Baþbakan olarak tarihe geçecek. Muhalefet bir kaç gündür Baþbakan'a yükleniyor; sebep Binali Bey'in "PKK ve FETÖ'nün hayýrcý kanatta olmasýna" dikkat çekmesi.

CHP bu durumun kendisinde bir absürtlük görmüyor ama buna dikkat çekilmesini sorun ediyor.Üstelik Baþbakan, "PKK ve FETÖ'nün anayasa deðiþikliðine karþý olmalarýný" CHP'ye nispet etmeden dile getirdi.

Cevap ise CHP'den geldi.

AK Partililer 'evet'e kurucu bir anlam yüklüyor, Cumhuriyet'in gerçek anlamýna kavuþacaðý, milli iradenin tam tecelli edeceði yeni bir hükümet sistemine kavuþacaðýmýzý söylüyor."Sonuç ne çýkarsa çýksýn baþýmýzýn üstüne" demeyi de ihmal etmiyor.

CHP ise FETÖ ve PKK ile yan yana düþen kendisi olmasýna raðmen, "evet çýkmasý halinde ülkenin bölüneceðini" söyleyebiliyor. Bu durumda PKK, 40 yýllýk hayaline hayýr demiþ oluyor!

MHP "Milletin bekasý, Türkiye'nin yeniden diriliþi için evet" diyor.

Bu denklemde izahý en zor pozisyon sizce hangisi?