Ýktidarlarýn kolay yol alýp baþarýya ulaþabilmek için Meclis çoðunluðuna sahip olmalarý iyi bir þey; kalabalýk bir milletvekili grubuna sahip Ak Parti iktidarý az zamanda büyük iþler yaptýysa bu sayededir... Ancak daha baþarýlý iktidarlar, karþýlarýnda her an kendileriyle yer deðiþtirebilecek güçlü muhalefet partilerinin bulunduðu ülkelerde çýkýyor...
Türkiye’nin bugün yaþadýðý sorunlarýn bir bölümü güçlü muhalefet eksikliðinden; bu yüzden daha hassas olmasý gerekmiyor Ak Parti’nin; kendisini iktidardan edebilecek bir rakibi bulunmamasýnýn rahatlýðýyla hata da yapabiliyor...
Ortada iktidar adayý bir muhalefet bulunmayýþýnýn, Ak Parti dýþýndaki partilerin kendilerini toplumun bütününden oy olabilecek biçimde konuþlandýrmada yaþadýklarý sýkýntýyla birebir iliþkisi var. Partilerin her biri kendisini dar bir alana hapsetmiþ, geleneksel olarak kendisine oy verenler dýþýna pek taþamýyor.
Geleneksel tabanýný geniþletemeyen bir parti de CHP. 1970’lerde Bülent Ecevit ‘yeni bir ruh’ üfleyebildi ve oy oranýný artýrdý; fakat son on yýllarda CHP yine bildiðimiz dar alanýndan oy alabiliyor...
Kemal Kýlýçdaroðlu genel baþkan olduðundan beri bu kýsýr döngüyü aþmak için çaba gösteriyor CHP. Bu çabalardan biri, son iki yýlýn Ramazan’ýnda, dini kesimden sivil toplum temsilcileri, vakýflar ve sendikalar yöneticileri ve dinadamlarýnýn katýlýmýyla düzenlenen iftarlar... Müftülük sonrasý siyasete CHP’de atýlmýþ Ýstanbul milletvekili Ýhsan Özkes çoðu yakýn dostu olan misafirlerini CHP genel baþkaný Kýlýçdaroðlu’yla iftar sofrasýnda buluþturuyor...
Önceki akþam Ortaköy Feriye Lokantasý’ndaki buluþmaya takkesiyle katýlan ‘Oflu’ bir dinadamý, CHP’nin davetine icabet etme konusunda yaþadýðý tereddütleri aktardý. Cemaattan ve etraftan “Ne derler?” tepkisi gelebileceðini düþünmüþ...
Ýftar sonrasý Kýlýçdaroðlu’nýn ‘gönül muhabbeti’ diye tanýmladýðý sohbette konuþulanlar CHP’lilerin de konu üzerinde kafa yorduklarýnýn iþareti. Katýlanlarýn anlattýðý dindarlarýn yaþadýðý zorluklara büyük bir sempatiyle yaklaþtý CHP lideri; Diyanet mensuplarýnýn sorunlarýnýn çözülmesi için ellerinden geleni yapacaklarý sözünü verdi. Vekil imamlarýn kadroya geçirilmesi için kendilerinin yasa teklifi sunduðunu hatýrlattý...
“Yasaklarla hiçbir sorun çözülmez; iþte baþörtülü kýzlar derslere giriyorlar, bir sorun çýkýyor mu?” diye sorduktan sonra þunu da dedi: “Son yirmi yýl boyunca enerjimizi baþörtüsü yasaðý üzerinde tartýþmalarla tükettik; oysa o vakti bilgide, bilimde yoðunlaþarak deðerlendirebilirdik...”
“Belediyeler partinizden çekinerek Kur’an Kursu öðrencilerine paso vermiyor” diyene, “Öyle þey mi olur, þimdi talimatýmý iletiyorum, belediyelerin paso kolaylýðý için bizimkiler çalýþacaklar” cevabýný verdi CHP lideri...
Aleviler? “Alevilik ile Sünnilik arasýnda pek fark yok” dedi Kýlýçdaroðlu ve ekledi: “Allah, paygamber, kitap ayný; Ehli-Beyt ve Pençe-i Âl-i Aba sevgisi ayný...”
Söylem açýsýndan CHP’nin ‘yenilendiði’ müjdesi olarak alýnabilir Kýlýçdaroðlu’nun yaklaþýmý; tabii bu yaklaþým yalnýzca söylemde ve bir tek kendisinin söyleminde kalmaz, CHP’nin örgüt olarak sahiplendiði yeni bir politikaya dönüþürse...
‘Ramazan bereketi’ni yýl boyuna yaysýn CHP, bundan yalnýz kendisi yarar görmez, ülke de, hatta iktidar partisi de yararlanýr...