CHP’nin verimsiz tartýþmalarý ve Ýnce’nin bitmeyen nakaratlarý

Delegeydi, imzaydý derken tartýþmalý kurultay çalýþmalarý Kýlýçdaroðlu ve ekibince, ustalýkla geri çevrildiðinden beridir ortalarda görünmüyordu Muharrem Ýnce. 

Önceki gece CNN Türk’te uzun bir yayýnda izledik kendisini. Tezlerini, sözlerini, sosyal medya hesabýndaki ifadeyle söylersek “tepeden týrnaða cesaret” hallerini böylece bir kez daha müþahade ettik. 

Konuþtukça rahatladý. Kendisi eskisi kadar gülmese de sunucuyu sýk sýk güldürdü. Ama tedirginliði sezilmeyecek, fikri ve duygusal çeliþkileri görülmeyecek gibi de deðildi. Kýlýçdaroðlu’nun karþýsýna bir daha rakip olarak çýkamasýn, dolayýsýyla kendileri için de tehlikeli olamasýn diye bekleyen (Ýnce’nin ifadesiyle “uðraþan”) bazý genel merkez yöneticilerini mutlu edecek kadar da açýk verdi. 

Bana göre en fenasý, Ýstanbul’a aday olduðunu ve çýkýþsýz kaldýðýný sezdirmesi oldu

Gerçi sezdirmemek de imkânsýz, çünkü fotoðraf ortada: CHP’nin Cumhurbaþkaný adayý olmuþ, partinin üstünde oy alýp genel baþkanlýk için çaba da sarf etmiþ lakin baþaramamýþ. Kýlýçdaroðlu gibi pýrýltýsýz birinin karþýsýna iki kez kurultayda, bir kez kurultay çaðrýsýyla “çýkmýþ yenilmiþ”. 

Bunun getirdiði eziklik ile “bir gün mutlaka kazanacaðým, zaten seçimlerde þu kadar fazla oy aldým, müthiþ mitingler yaptým, ne güzeldi ama” duygusunun yarattýðý karmaþa, alacalý bir ruh haline dönüþmüþ üstünde. 

Belli ki hayalleriyle birlikte inancý da kýrýlmýþ. Bu akýþýn varacaðý yeri görüyor, çünkü siyasetin doðasýný biliyor. Üstelik parýltýsý, yarattýðý heyecan günden güne sönümleniyor

Milletvekili deðil. Partide herhangi bir görevi yok. Gündem olmak için, insanlarýn dönüp bakmasý için sebebi yok yani. 

Beþ yýl sonra güncellenecek bir görev için aday adayý ama bunu gerekçelendirmek için anlattýðý bütün hikaye, kullandýðý bütün sýfatlar eski ve her an biraz daha eskimekte. Söz konusu TV yayýnýnda da adýnýn altýnda “CHP’nin 24 Haziran 2018 Cumhurbaþkaný Adayý” yazýyordu nitekim. 

Oysa 25 Haziran’ýn üzerinden 24 Temmuz geçti, 24 Aðustos geçti, 24 Eylül yaklaþýyor. Rakibi Erdoðan bir kez daha ve üstelik ona 11 milyon fark atarak Cumhurbaþkaný seçildi. Bakanlarýný atadý, non-stop çalýþýyor. Baþ döndüren bir temposu var. Birkaç gün önce Tahran’da tarihi zirveye katýldý, birkaç gün sonra Putin, Merkel ve Macron ile görüþecek. Önümüzdeki hafta New York’ta BM toplantýsýna katýlacak, ay sonunda Berlin’de Merkel ile görüþecek. Sistem dönüþümünün saðlýklý þekilde tamamlanmasý için sürece baþkanlýk ediyor. Ekonomik saldýrýlar için tedbirler alýyor. Partisinin kongresini yapmýþ, genel baþkan seçilmiþ, yerel seçim takvimini týkýr týkýr iþletiyor. 

CHP’de ise verimsiz, tatsýz tuzsuz tartýþmalar iyice yýldýrýcý hal almýþ. Kýlýçdaroðlu ile Ýnce arasýndakiöyle demedim, þöyle dedim” polemiklerinin ardý arkasý kesilmiyor. 

Muharrem Ýnce de düne ve yarýna dair bir ufuk çiziyordu geçen akþam

“Kurultay yapalým dedim, yarýþalým demedim”. “Aday olmayacaktým ama sonra oldum”. “Fark attým”. “Ýstanbul’da partimle aramdaki oy farký 10, Ýzmir’de 13 puan, düþünün 13 puan!”. “Genel Baþkana saygým var fakat…”. “Benim oyum 15 milyon. CHP üye sayýsý 1 milyon. Arada 14 milyon fark var, tam onnndörttt milyooonnn”. “Üç büyük mitingi seçimlere yakýn yapmalý mýydýk, yapmamalý mýydýk?”. “Paþanýn apoletlerini sökerim dediðim için avam kesim hata dedi, okumuþ yazmýþlar doðru, demek ki doðruymuþ”. “51 günde yüzde 30 aldým. 500 günde neler almam”. “Genel Baþkana dedim ki; hemen bir otobüs alýp giydirelim. Koltuklar olmasýn sadece mutfak ve yatak odasý. Bir aþçý, bir garson, bir de hizmetli, o kadar. Uçakla Yüksekova’ya gideyim, otobüsle Muðla’dan çýkayým. O zaman baþarýrýz.” “Mitinglere devam etmeliyim ama bir sýfata ihtiyacým var. Ne olduðunu düþününce bulurum”… Gibi…