CHP’yi bölen ‘büyük uzlaþý’

Uzun arayýþlarýn, kýlý kýrk yaran hesaplarýn, hipotenüslerle, oklit baðýntýlarýyla varýlan yüzde 60’larýn, ‘büyük uzlaþý’ toplantýlarýnýn ardýndan CHP ve MHP’nin çatý adayý açýklandý. Fakat isim en baþta CHP milletvekillerini þoke etti.

Teþkilat ise tam anlamýyla afallamýþ durumda.

‘Büyük uzlaþý’ toplantýsýndaki sanatçýlar ise kandýrýldýklarýný düþünüyorlar.

Yerel seçimlerde ittifak arayýþýna eleþtiri getirenlere veryansýn eden, Mustafa Sarýgül’ün seçim otobüsünde ‘baðýmsýz’ gazetecilik yapan Koray Çalýþkan bile isyanda.

Ýstiþarenin dibini buldular ama hiçbir istiþare toplantýsýnda adý geçmeyen bir isimde karar kýldýlar.

Kemal Kýlýçdaroðlu partili bir Cumhurbaþkaný olmayacak derken, partililerin fikri de alýnmayacak demek istemiþ olmalý!

‘Büyük uzlaþý’ da büyük bir yalanmýþ zaar; zira en baþta CHP’nin kendi içinde uzlaþamadýðý bir ismi aday gösterdi Kýlýçdaroðlu ve Bahçeli ikilisi. Galiba ‘büyük uzlaþý’dan kasýt iki liderin uzlaþmasýydý.

***

Her ne kadar Kýlýçdaroðlu’nun Cumhurbaþkaný’ndan beklenenler listesindeki her özelliði haiz olmasa da, mesela yabancý devlet adamlarýnýn yanýnda espri yapabilen mizaçta olduðu izlenimi vermese de kesinlikle zarif, iyi eðitimli, yabancý dil bilen, muhafazakar deðerleri ön planda bir kiþi Ekmeleddin Ýhsanoðlu.

AK Parti’nin de Ýhsanoðlu isminden rahatsýzlýk duyduðunu sanmýyorum.

Centilmen bir rakip.

Açýk konuþalým; üstelik AK Parti’nin zorlanmadan birinci turda adayýný seçtirebileceði bir rakip...

***

Gelelim esasa...

Çatý aday olarak karar kýlýnan Ekmeleddin Ýhsanoðlu’nun ismi bahsi diðer, ondan önce çatý aday fikri ile ilgili söylenecekler var.

Bir kere CHP ve MHP bu fikirde birleþirken siyaseti dýþladýlar. Anti siyasi bir vasatta Cumhurbaþkanlýðý seçimini mütalaa ettiler.

CHP’nin ana muhalefet olma durumunu iyi deðerlendirebilir ve siyaseti ön plana çýkartarak þansýný artýrabilirdi.

30 Mart’ta ‘paralel yapýnýn’ aklýna uyup tape siyaseti yapmasaydý, AK Parti’ye karþý pozitif bir siyaset geliþtirebilseydi yani seçmen karþýsýna tapelerle deðil de siyasi bir ajanda ile çýksaydý 10 Aðustos’taki cumhurbaþkanlýðý seçimine çatý adayla deðil kendi adayýyla girebilirdi. Yanlýþlar zincirleme trafik kazasýna yol açtý. Ayný hatayý þimdi de yapýyor. Partisinin istiþare mekanizmalarýný iþleterek kendi adayýný çýkarsaydý teþkilatý motive edebilecek, seçmene ümit verebilecek ve böylece adayý cumhurbaþkaný seçilemese de; Parti, 2015’deki milletvekilliði seçimlerine yüksek moral ve motivasyonla girebilecekti.

Muhalefeti Erdoðan nefreti üzerine inþa etmek, ne pahasýna olursa olsun Erdoðan’dan kurtulmalýyýz kafasýyla hareket etmek CHP’yi zehirledi. Bu zehir, siyaset üretmesine mani oluyor. Bu yüzden rasyonel davranamýyor, kendi tabanýný da radikalleþtiriyor. Attýðý her adým siyasi parti hüviyetine zarar veriyor. Cumhurbaþkaný adayý CHP’nin deðil Türkiye’nin adayý olacak argümaný ise kendini kandýrmaktan öte bir anlam ifade etmiyor.

Türkiye’nin adayý diye bulup çýkardýðýnýz isim daha CHP’nin adayý olamamýþsa, partililerin kazan kaldýrýlmasýna sebep olmuþsa bu iþte bir tuhaflýk yok mu?

CHP bundan böyle kendi vizyonunun, altý okunun arkasýnda nasýl duracak?

Gelelim MHP’ye...

Bu çatý aday tiyatrosundan kazançlý çýkan taraf kuþkusuz MHP. Kendi tabanýnda rahatsýzlýk yaratmayan, kolayca arkasýnda durabileceði bir isimle Cumhurbaþkanlýðý seçimine girmiþ olacak. Zaten bu gidiþle CHP ana muhalefet partisi makamýný MHP’ye býrakacak...

***

Ekmeleddin Bey’e gelince...

Daha ilk günden eþi üzerinden PR’ý yapýlmaya baþlandý: Muhafazakar ama bakýn eþi gayet modern ve baþý açýk! Cumhuriyet gazetesine verdiði röportajla “sözde deðil özde laik” olduðunu da ispatladý.  Ama CHP tabanýný bu kadar kolay tatmin edemeyebilir. Hem peþin peþin böyle sorgulanýyor olmak bence Ekmeleddin beye hakarettir.

Fakat CHP ile bu yola çýkan samimiyet testini de göze almýþ demektir.