Yaþam da böyle akýp gitmez mi… Yaþarken öðrenirsiniz, yaptýðýnýz hatalar deneyimlerinizin toplamýna eþittir, karþýlaþtýðýnýz her sorunu çözdüðünüzde, yaþamýn ufak dalgalarý karþýsýnda güçlü bir mendirek kurmuþ olursunuz…
Ýnsanlar yaþadýkça öðrenir, biriktirir, ders alýr, ayný hatalarý tekrarlamaz, deneyimlerinin süzgecinden geçirdikleri adýmlarý attýkça da, daha kalýcý baþarýlara ulaþýrlar…
Toplumlar da öyle…
Böyle olmasaydý, “tarih” dediðimiz kavrama da ihtiyaç duymaz, gelen her kuþak, bu zorlu gezegendeki yaþam öyküsüne sýfýrdan baþlardý. Düþünmesi bile korkunç!..Oysa dedelerden bugünlere kalan kültürel/tarihi miras, bir yandan bugünü þekillendirirken, diðer yandan da geleceðe önemli mesaj taþýr…
Yok… Bu bir yýlbaþý yazýsý deðil… Geçmiþin deneyimlerinden yola çýkýp, geleceðe dönük öngörülerde bulunmaya da hiç niyetim yok…
Yaþayacaðýz ve göreceðiz…
Hatalarýmýz ve sevaplarýmýzla geliþmelerin önümüze koyduðu o yemeði yiyeceðiz, bazen çok hoþumuza gidecek, bazen de aðzýmýza o lokmayý attýðýmýza piþman olacaðýz…
Yaþamý týlsýmlý kýlan da zaten, uyanýlan her günün sabahýnda, önümüzde bilinmeyenlerle yüklü bir geleceðin durmasýdýr.
Asla bilemeyiz…
Zaten, kutsal kitabýmýzýn En’am Suresi 50. Ayeti de bunu söylüyor: De ki: Ben size, Allah'ýn hazineleri benim yanýmdadýr, demiyorum. Ben gaybý da bilmem. Size, ben bir meleðim de demiyorum. Ben, sadece bana vahyolunana uyarým. De ki: Kör ile gören hiç bir olur mu? Hiç düþünmez misiniz?
Biz mütevazi kullar için kalan, tahminlerden ibarettir, o da ne kadar doðruysa...
Toplum olarak geleceðin bize güler yüzünü göstermesini istiyorsak, önce kendi gücümüzü tartmamýz gerekiyor. Güç yerinde, kararlýlýk saðlamsa kuþkusuz, doðru rotalarda ilerlememiz mümkündür.
Ýngiltere’nin son Ankara Büyükelçisi Moore, bizlere veda ederken çok güzel bir cümle söyledi: Son 4 yýlda çok aðýr sorunlarla uðraþýp, baþarýyla çýktýnýz, çok dirayetli bir milletsiniz…
Bunu, sanýyorum, giderken bize sempatik gözükmek için söylemedi, kendisi ve haliyle ülkesi için bir gerçeði vurgulamaya çalýþtý.
Doðrudur…
2013 Haziran ayýnda birden patlak veren ve perde arkasýnda yine, FETÖ örgütlenmesinin olduðu ortaya çýkan Gezi Parký olaylarýndan bu yana, bu ülkenin yaþamadýðý kalmadý!,,
17-25 Aralýk, ekonomik algý operasyonlarý ve baskýlar, ülkenin kýlcal damarlarýna kadar sýzmýþ bir çetenin en hassas bilgilerimizi yabancý istihbarat servislerine vermesi, 7 Haziran 2015 seçimine doðru yaþadýðýmýz siyasete doðrudan müdahale manevralarý, 20 Temmuz 2015 itibariyle baþlayan barikat-hendek savaþlarý, bombalý intihar saldýrýlarý, artan terör þiddeti ve bu þiddete göz yumduklarýný sonradan anladýðýmýz üniformalý iþbirlikçiler ve nihayetinde 15 Temmuz açýk saldýrýsý…
Millet, her saldýrýda önce þöyle bir sarsýldý, sonra derlendi toparlandý ve bütün kýyamet planlarýnýn boþa çýkmasýna neden oldu…
Týpký bireyler gibi, toplum, yaþadýðý her sorunu/belayý alt ettikten sonra biraz daha güçlenerek ve kendine güveni biraz daha artarak yoluna devam etti…
Þu anda karþýmýzda tarihi birikimiyle bugünün belalarýný harmanlayarak yolunda yürüyen çifte su verilmiþ çelik gibi güçlü bir millet vardýr…
Anadolu-Trakya coðrafyasýnýn “bilge kimlikli” insanlarý, yaþadýklarý ihanetlerin büyük üzüntüsünü içlerine gömmüþ, gerekirse her þeyi yeniden kurmak için kollarý sývayýp “Bismillah” demiþtir.
Geleceðe dönük tek gücümüz budur…
Meydan okumuyoruz, bir gerçeði ifade ediyoruz. Hep söyledim, “emperyalizmin oyunu bitmez, bitti sandýðýnda bil ki, o uzak ufuklu yenisine baþlamýþtýr…” Bütün planlarý ile gelsinler, fark etmez…
Çünkü, Soðuk Savaþ yýllarýnýn iki kutuplu dünyasýnda rehavete düþmüþ bir milleti, kendi siyasi/tarihi genetik kodlarýna yönlendiren ve bugünün güçlü ortak kimliðinin doðmasýna neden olanlar da zaten kendileridir. 2009 yýlýnda hedefe oturttuklarý bir ülkenin üzerine gelerek, bugünün Türkiye’sinin doðmasýna neden oldular.
Ýhanete þerbetlendik, bulur, çýkarýr, cezalandýrýrýz…
Dýþ baðlantýlý tüm saldýrýlara karþý aþýlýyýz, baðýþýklýk sistemimiz artýk çok güçlü…
Barýþý sever, korumaya çalýþýrýz, ama gördük ki, hala iyi savaþçýyýz…
Dik duracaðýz, bilin…
Bize artýk böyle alýþacaksýnýz…
