‘Cihan’daki savaþtan sana ne!

Televizyonda yorum yapan emekli büyükelçi Katar’ýn ablukaya alýnmasýnýn son derece doðal olduðunu, çünkü Mýsýr’da Müslüman Kardeþler’i, Filistin’de Hamas’ý destekleyen bu devletin “devlet” özelliklerini yitirdiðini, dolayýsýyla cezalandýrýlmasýnýn yerinde olacaðýný söylüyor.

Neden “yerinde” olacakmýþ?

Çünkü Katar’ýn desteklediði Müslüman Kardeþler de, Hamas da terör örgütleriymiþ...

Ýtiraz geliyor: “Amerika ve Ýsrail böyle görüyor diye, siz de böyle bakmak zorunda mýsýnýz?”

Deðilmiþ ama “realite” diye bir þey varmýþ...

Realite diye bir þey varsa, Müslüman Kardeþler’in de, Hamas’ýn da, demokratik mekanizmalarý kullanan yapýlar olduðu gerçeðini neden göz ardý ediyorsunuz?

Müslüman Kardeþler þiddeti savunan ve yücelten bir teþkilatmýþ.

Örnek veriniz... Müslüman Kardeþler teþkilatý yahut “Ýhvan” ne zaman þiddeti savunmuþ, hangi durumlar için bunu “siyasal bir enstrüman” olarak görmüþ?

Geçmiþte bazý eylemler yapmýþ...

Ýyi de beyefendi, geçmiþte ne yapmýþ? Bu eylemlerden bazý örnekler verebilir misiniz?

Þu an aklýna gelmiyormuþ... Müslüman Kardeþler siyasal metotlarý benimsediðini söylüyormuþ ama asýl amacý “demokratik mekanizmalarý” kullanarak bir “din devleti” kurmakmýþ...

Sizin meseleniz “din devleti” o halde? Suudi Arabistan’ýn baþýný çektiði “konsorsiyum”un abluka kararýný bu nedenle “yerinde” görüyorsunuz? Öyle mi?

Evet...

Madem “din devleti” diye bir derdiniz var, kurulduðu günden itibaren “din devleti” olduðunu neredeyse haykýran Suudi Arabistan’a niçin itiraz etmiyorsunuz? Amerika’nýn kulu-kölesi olmuþ din devletine “evet”, bölgede Amerika’nýn ve Batý’nýn hesaplarýný bozan din devletine “hayýr” mý? Bunu mu demek istiyorsunuz?

Efendim, her ülkeyi kendi koþullarý ve yerel dinamikleri içinde deðerlendirmek lazým...

Peki, Mýsýr’ý niçin kendi koþullarý ve yerel dinamikleri içinde deðerlendirmiyorsunuz?

Deðerlendiriyoruz elbette ama Mýsýr’da demokrasi henüz kâmil noktada deðil. Mýsýr halký, Türk halkýnýn yaþadýðý tecrübeyi yaþamadý. Sanki biraz geriden geliyor...

Haltetmiþsiniz beyefendi... Mýsýr, “temsil mekanizmasý”yla sizden önce tanýþtý... Türkiye’de “tek parti otokratizmi” varken, Mýsýr’da çok partili sistem yürürlükteydi. Mýsýr, anayasasýný bile sizden önce yaptý...

Fakat Mýsýr geliþmesini tamamlayamadý, “ileri” bir telakkiye ulaþamadý...

Bu da sizin halt karýþtýrmanýz... Meseleyi “ileri-geri” eksenine oturtursanýz, mahcup olursunuz... Mesela, “Niçin geç geldi?” diye hayýflandýðýnýz matbaayý Mýsýr sizden önce getirdi... Mesele “ileri-geri” meselesi deðil. Mesele tastamam þu: Mýsýr halký (yani Mýsýr halkýnýn “ortalamasý” olan Müslüman Kardeþler teþkilatý) “anti-kolonyalist” özellikler gösterdiði için Batý’nýn hedefinde... Bu kadar basit bir gerçeði göremiyor musunuz?

Efendim bize ne Katar’dan, Araplarýn kendi arasýndaki savaþtan? Bizim düsturumuz belli: Yurtta barýþ, cihanda barýþ...

Bunu baþtan söylesenize... O zaman size ne Birleþik Arap Emirlikleri’nden, Suudi Arabistan’dan, Mýsýr’dan, Ürdün’den? Niçin taraf tutuyorsunuz? Niçin cihaný savaþtýrmaya çalýþanlarýn abluka kararýný “gerekli” ve “yerinde” görüyorsunuz? Araplarýn kendi arasýndaki savaþtan size ne?

HAMÝÞ

Muhtemel bir “Türkiye-Ýran” savaþýnda Ýran’dan yana saf tutacaðýný söyleyen CHP milletvekili Eren Erdem saf deðiþtirmiþ... Þimdi de, Ýran ve Türkiye’ye karþý “Suudi Arabistan-Amerikan” çizgisini destekliyor. Bu da kayýtlara geçsin!