Ülkenin askeri de polisi de gazetecisi de þerefliymiþ davul zurnayla operasyon yapýyorlar biri bile kaçmýyor oðullarýna kaç diyenlere inat.”
Vaaavvvv...
Hatta þöyle uzun uzun “heheheyyt” be, diyelim! Ne söz söylermiþ mübarek de, ne retweetler alýrmýþ cemaatteki þakirt kardeþlerinden!
Nasýl da severmiþ ‘þerefli polisimizi” nasýl da sahip çýkarmýþ ‘þerefli gazetecilerimize”! Nasýl da moral verirmiþ “þerefli polislerimize”, sahip çýkarmýþ ve de gurur duyarmýþ!
“Þerefli polisimiz!”...
Þu güneydeki ülkeyi seven, Pensilvanya’da ikamet eden zatýn, tanýdýðý binde birlik dilimin içinde yer alma þerefine nail olan polisler, oluyor.
‘Þerefli gazeteciler’den birkaçýna ise, önceki gün ifade vermeye gittiðim Çaðlayan Adliyesi’nde rastladýðýmý söyleyebilirim.
Biliyorsunuz Abdülkadir Selvi de 20 Haziran günü ifade vermek için gittiðinde Ankara Adliyesinde ayný casus gazeteciler tarafýndan takip edilmiþti.
***
Ekrem Dumanlý’nýn gazeteci görünümlü ajanlarý “gazetecilik refleksiyle” adliyede sinsice peþime düþtüler.
Ben iki kiþi olduklarýný biliyordum meðer dört kiþilermiþ!
Asansörün arkasýna gizlenenin yanýna doðru gitmeye baþlayýnca zorunlu olarak saklandýðý yerden çýktý ve o da bana doðru yürümeye baþladý. Yanýna yaklaþýnca “Niye takip ediyorsun, kimsin sen? Tanýþýyor muyuz” diye sordum. “Gazeteciyim” dedi, sonrasýnda “adýný” ve “kurumunu” sorunca mesele anlaþýldý. Ekrem Dumanlý’nýn ‘cevval gazetecisi’ydi karþýmda panikleyen genç adam. Aramýzda epeyce bir konuþma geçtikten sonra “Hasbinallah” çekip “Ýfademi vereyim isterseniz” deyip ayrýldým yanýndan.
Adliyeden ayrýldýktan sonra adliye muhabiri arkadaþlar aradýlar panikle “4 kiþi tarafýndan takip edilmiþsin adliye kaynýyor haberin var mý? Biraz dikkatli olsan!” dediler, gülümsedim.
Ne diyeyim? “Alçakça takip ettirme, mert ol, telefon numaram sen de var, ara sor neyi merak ediyorsan, Ekrem Dumanlý?”
Neyse...
Yukarýdaki týrnak içinde yer alan þahane ötesi cümle bana deðil, çok ünlü ve þu sýralarda paralelcilerin gözdesi olan bir yazarýmýza ait.
Hadi bir ipucu daha vereyim.
Bu yazarýmýz birkaç ay öncesinde Pensilvanya’ya giderek bir yazý dizisi kaleme aldý. O yazý dizisinin sayesinde aslýnda Pensilvanya eyaletinin Pocono Daðý eteklerindeki malikanenin malikane olmadýðýný öðrendik.
Meðer orasý mütevazi bir evcikmiþ orada yaþayan þahýs da, dünyadan elini eteðini çekmiþ, bir gariban din adamýymýþ, etrafýndaki hizmetliler de iyi yetiþtirilmiþ entelektüel kiþiliklermiþ, falan...
Çaktýnýz deðil mi! Evet, Yavuz Semerci’den bahsediyorum.
Ýki gün önce, Ýstanbul Cumhuriyet Baþsavcýlýðý’nýn talimatýyla bazý emniyet mensuplarýnýn gözaltýna alýnmasýna tepki olarak attýðý tweet.
Allah için, ne Adem Yavuz Arslan ne de Bülent Keneþ bu kadar güzel tepki gösteremezdi kesinlikle.
Þimdi...
Yavuz Semerci Turgay Ciner’in çalýþaný, Turgay Ciner, Yavuz Semerci’nin patronu oluyor.
Biraz tekerleme gibi oldu ama olsun.
Yavuz Semerci’nin ‘þerefli’ dediði polisler aslýnda, Muammer Akkaþ’ýn talimatýyla 25 Aralýk soruþturmasý kapsamýnda Turgay Ciner’i de içeriye alacaklar, kollarýna kelepçe takacaklarmýþ.
Ama ucuz kurtulmuþ Semerci’nin patronu Ciner!
***
Kaynaklarýmýn iddiasýna göre savcýlýðýn elinde de olan “1.5 dakikalýk bir telefon konuþmasý” neticesinde yýrtmýþ Ciner!
Belki de Ciner de biliyordur kendisini kýl payý kurtaran hadiseyi!
Ve belki de “Keþke daha uzun konuþsaydým” diyordur.
Kaynaklarýmýn iddiasýna göre telefon görüþmesi Altunizade FEM’in “0216’lý hattý üzerinden gerçekleþtirilmiþ. Telefonu baðlayan kiþi ‘Buyrun efendim Hocamýz hatta” diyerek telefon Ciner’e uzatýyor.
Ciner, o dönem rahatsýz olan Hocafendi’ye “Geçmiþ olsun” dileklerini iletiyor, Fethullah Gülen “Senin mahdum ve yeðenin geldiler bir gece yanýmda kaldýlar, ilgilendim kendileriyle” diyor.
Ciner “Efendim ben de en kýsa zamanda yanýnýza uðrayacaðým, bir emriniz var mý bana” diye soruyor.
Gülen’in “geldiðinde görüþürüz” cevabýndan sonra kýsa bir sessizlik yaþanýyor ve telefon sonlanýyor.
Ciner’in “en kýsa zamanda” gidip gitmediðinin bilgisini sorduðum kaynaklarým Turgay Ciner’i 25 Aralýk dosyasýndan kurtaran iþte bu telefon görüþmesi olduðunu söylüyor.
Kaynaklarýma göre bu telefon görüþmesinin ve sonrasýnýn tüm ayrýntýlarý emniyetin de elindeymiþ.
Yani “1.5 dakikalýk o telefon görüþmesi” kendisine söyleninceye kadar Muammer Akkaþ için Turgay Ciner de “hýrsýzdýr”, “rüþvetçidir”, ‘haksýz ihaleler alan” bir iþadamýdýr!
Turgay Ciner, 2013 yýlýnýn Ekim ayýnda Fethullah Gülen’le 1,5 dakikalýk telefon görüþmesini yapmamýþ olsaydý...
Yýrtamasaydý yani...
Yavuz Semerci Pensilvanya yollarýna düþer, yine ‘þerefli polisler” tweetleri atabilir miydi?
Sanmam...
