Çırpındıkça batıyorlar

Maskelerin düşmesine çok faydası olacağına inandığım için Ahmet Özer olayını çok önemsiyorum.

Bu nedenle de bu konuyu bir süre daha yazmaya devam edeceğim.

Konuya önem vermeme sebep olan husus CHP ve DEM partisi içinde siyaset yaptığını zanneden bazı aklı evvellerin olaylara bakış açısı, yaklaşım tarzları, öncesinde ve şimdilerde yaptıkları tehlikeli yanlışlar.

Öncesi Yanlışlar...

CHP'nin yerel seçimlerde yaptığı tarihi hata ile bela adeta geliyorum dedi.

Son yapılan belediye seçimlerinde, kendisini Atatürk'ün partisi olarak tanımlayan bir siyasi yapının, terör örgütü PKK'ya verdiği destekle tanınan sözde partinin elemanını alıp kendine aday yapması tam anlamıyla siyasi bir intihardı.

Kent uzlaşısı adı altında DEM ile yapılan sinsi iş birliğinin, kısa vadede kazanç uzun vadede ise büyük bela getireceği gün gibi ortadaydı.

Görmediler mi...

Yav görmez, bilmez olurlar mı?

Özer denilen PKK destekçisi kişinin yaptığı bütün kirli işleri, ihanetleri bal gibi biliyorlardı.

Bile bile de lades oldular.

Peki neden?

Ağababalarından öyle talimat geldi de ondan.

Terör tutuklusu Özer, tüm bu halleri bilindiği halde İmamoğlu ve Özel tarafından bilerek partiye sızdırıldı.

Nasıl olsa ne verirsen alıcısı oluyor, niye sızdırmasınlar ki...

Bu durumu bilen, gören sadece bu muhteşem ikili değildi.

CHP'nin partiden uzaklaştırılmış gerçek Atatürkçü duayen kadroları da durumu görüyor, tehlikeyi seziyorlardı.

Bahse konu kadrolar partiyi düşünerek ilgililere gerekli ikazları hem yüz yüze hem de medya aracılığıyla defalarca yaptılar.

Ama nafile.

Bu isimlerden önemli bir siyasi kimlik eski CHP'li bakanlardan Mehmet Sevigen'di.

Tehdit Ettiler...

Mehmet Sevigen ile bir röportaj yaptım.

Kan donduran şeyler söyledi.

İşte o röportajdan önemli bazı bölümler;

"Seçimden önce CHP belediye başkan adaylarının teşkilattan olmalarını arzu ediyorduk. Normal olan da buydu.

İlk planlama Esenyurt eski belediye başkanımız Kemal Deniz Bozkurt'un aday gösterilmesiydi. Başarılı bir belediye başkanı olan Bozkurt Kemal Kılıçdaroğlu'na yakınlığı nedeniyle aday gösterilmedi.

Yerine Ekrem İmamoğlu'nun tavşan adaylarından Ali Gökmen aday gösterildi.

Ancak kapalı kapılar ardında DEM'le yapılan gizli görüşmeler sonucu Ali Gökmen'de adaylıktan alındı ve yerine DEM parti adayı Ahmet Özer CHP adına aday gösterildi.

Bu son derece sakıncalı ve yanlış bir hareketti.

Sonuçta kamuoyunda tartışmalı DEM ile siyasi ortaklık yapıyorsun ve bu ortaklığın CHP'ne çok ciddi bir bedeli olacağını da biliyorsun. Bu kabul edilemez durumun getirisinden çok götürüsü olacağı kesindi.

Biz bu durumu anlatmaya çalıştık. CHP seçmen tabanı asla kabul etmez, insanlara olanı açıklayamazsınız dedik. Bunu söylediğimizde çok büyük tepki aldık. Tepkilere rağmen duruşumuzda direnince de çocuklarımızla, ailemizin can güvenliğiyle tehdit edildik."

İnanılmaz...

Burada kan donduran cümle son cümleydi.

Tehdit.

Düşünebiliyor musunuz, bir yanlışı düzeltmeye çalışıyorsunuz ve evlatlarınızla tehdit ediliyorsunuz.

Gerçekten inanılmaz.

Gelelim şimdiki yanlışlara...

Şimdiki Yanlışlar...

Hani panik başlayınca yanlışlar birbirini kovalar ya.

Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel'in durumu tam da bu.

Hadi bir yanlış yaptın, Ahmet Özer denilen sicili bozuğu CHP'nin içine monteledin.

İyi de şapka düşüp kel görününce; delilleri, belgeleri görmezden gelip terör örgütü üyesi olmakla suçlanan karanlık bir kişiye sahip çıkmakta neyin nesi.

Hadi gözü kararttın sahip çıktın, DEM ile el ele vererek insanları, belediye başkanlarını meydanlara dökmeye çalışmakta neyin nesi.

Ortalıkta bu kadar delil, onca belge varken suçluluk duygusunun getirdiği panikle sokakları karıştırmaya kalkmakta neyin nesi.

Ey Özgür Özel!

Hadi dünkü siyasetçi Ekrem İmamoğlu acemi ya sen?

Ele ele verip yola çıktığın İmamoğlu biliyorsun yakın zamanda Riyad maçını bahane edip bu konuda bir deneme yaptı, boyunun ölçüsünü aldı.

Neyine güvenip onun lafıyla atladın bataklığa.

İnsanları flama ve bayraklarıyla meydana çağıran İmamoğlu kimse gelmeyip ekintiye uğrayınca Beşiktaş meydanının orta yerinde elinde flamasıyla kala kalmadı mı?

Kocaaaa CHP Genel Başkanı olarak bu olanlardan hiç mi ders almadın?

Tehlikeli sularda yüzüyorsunuz benden söylemesi.

Ben size değil de CHP'li seçmenlere yanarım.

Gerçekten işleri zor...