Nuri Bilge Ceylan’ýn Ahlat Aðacý filmini Cannes’a gidenler dýþýnda bizler de seyrettik sonunda. Ceylan kalitesini taþýyan ama onun kariyerinde yeni bir þey ifade etmeyen bir film Ahlat Aðacý.
Nuri Bilge Ceylan aldýðý ödüller, sinematografisi ve belli bir derdin etrafýnda inatla dolanmasýyla Türk sinema tarihinin belki de en kariyerli yönetmeni oldu. Hani en iyi yönetmeni demek istiyorum ama Türk sinemasýndaki diðer yönetmenlere saygýsýzlýk olur diye söyleyemiyorum. Böyle bir kariyere sahip yönetmenin yeni filmi herkesten önce kendisi için büyük bir meydan okuma herhalde. Sadece bunun baskýsý bile insaný bozmaya yeter. Ceylan bu mesleki baskýyla iyi baþa çýkan isimlerden biri. Çünkü Bir Zamanlar Anadolu’da ve Kýþ Uykusu ile yükselttiði çýtayý geçmesi çok zordu. Filmi seyrettiðimde Ahlat Aðacý’nýn bu iki filmin gerisinde kaldýðýný düþündüm. Buna raðmen Cannes’da izleyicinin ayakta alkýþlamasýný da hak ettiðini söylemeliyim. Peki bu sýnýrlý baþarýnýn sebebi nedir? Bu sebebi anlayabilmek için filmin öyküsünü anlatmalýyýz. Yazýnýn bundan sonrasý spoiler içerebilir ama bu filmin kritiðini de baþka türlü yapamayýz. Öykünün kahramaný Sinan üniversiteyi bitirmiþ ve kasabaya, evine dönmüþ yazar olma hayalini kuran bir adamdýr. Bu tecrübeyi yaþayan birçok genç gibi yazdýðý Ahlat Aðacý kendi karakterinin kör düðümlerini açmaktadýr. Ceylan’ýn ilk ve orta dönem filmlerinin baskýn duygusu olan yabancýlaþma, yalnýzlaþma bu filmin de belirleyici duygusu. Sinan hem taþrada hem de þehirde kök salamayan ve bunun baskýsýný taþýyan, ayrýca babasýnýn yenilmiþliðinin moralsizliðiyle haþýr neþir olmuþ bir adamdýr. Kitabýyla bunlarý kusmak, belki hem saldýrmak hem de barýþmak istemektedir. Tabii her erkek evlat gibi en baþta babasýyla yapýlmalýdýr bu hesaplaþma. Babasýnýn hayata teslim oluþunun ve hiç bir þey için mücadele etmemesinin tek ayrýcalýðý olan sevdiði köpeði kendi hayallerini gerçekleþtirmek için satacak, gelen parayla kitabýný bastýracaktýr. Filmin finalinde bile bu acýmasýz intikamdan baba haberdar olmaz. Babanýn yaþadýðý bu büyük acýnýn sayesinde ortaya çýkan kitap baba oðulun hayatta tekrar birleþmesine veya birbirlerini anlamalarýna sebep olabilir. Filmin finali bize böyle bir seçenek sunsa da bu birleþmenin imkansýzlýðý izleyicinin imgesinde yatmaktadýr. Çünkü o kitabýn bedelini ödeyen baba bundan bihaberken oðul babaya ödettiði bedelin hep bilincinde olacaktýr. Peki bu film niye Ceylan için ileri bir adým deðil. Çünkü Ceylan bu yabancýlaþma ve uyumsuzluk hikayelerini çok önceleri çekti. Kasaba, Mayýs Sýkýntýsý, Uzak bu tür hikayeleri büyük baþarýyla sinemaya taþýdýðý filmlerdi Ceylan’ýn. Daha sonra gelen Bir Zamanlar Anadolu ve Kýþ Uykusu farklý bir düzleme, daha profesyonel bir tarza ve daha olgun kahramanlara yöneldiði filmlerdi. Bütün bu sebeplerden Ahlat Aðacý, Ceylan’ýn sinematografisinde zirvede yer almayacaktýr. Buna raðmen Ceylan’ýn bence en büyük yeteneklerinden olan oyuncu yönetimi bu filmde de kendini belli ediyor. Baba karakterini canlandýran Murat Cemcir ve Sinan’ý oynayan Aydýn Doðu Demirkol on numaralýk performanslar göstermiþler. Bu iki ismin komedyen etiketi taþýdýðýný düþünürsek, bu kadar aðýr ve bol diyaloglu bir filmdeki baþarýlarý için yönetmene kocaman bir bravo demek gerekir.
FÝLMÝN KÜNYESÝ
Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan
Senarist: Akýn Aksu,
Ebru Ceylan, Nuri Bilge Ceylan
Oynayanlar: Aydýn Doðu Demirkol, Murat Cemcir, Bennu Yýldýrýmlar, Hazar Ergüçlü
Yapým: 2018, Türkiye, 188 Dak.
VÝZYONDAKÝLER
Kitap Kulübü
Birbirlerinden çok farklý nedenlerle de olsa aþka tövbe etmiþ olan dört yakýn arkadaþ Diane, Vivian, Sharon ve Carol’ýn yaþamlarý kurduklarý kitap kulübünde ünlü seri Grinin Elli Tonu’nu okuduklarýnda baþtan aþaðý deðiþir. Alt üst olduðunu düþündükleri hayatlarýnýn önlerindeki yeni bölümü, hayatlarýnýn en iyi bölümüne dönüþecektir.
FÝLMÝN KÜNYESÝ
Filmin orijinal adý: Book Club
Yönetmen: Bill Holderman
Senarist: Bill Holderman
Oynayanlar: Diane Keaton, Jane Fonda, Candice Bergen, Mary Steenburgen
Yapým: 2018, ABD, 104 Dak.
Kasýrgada Vurgun
Yýl 1992. Kaderin acýmasýz bir hükmü, profesyonel fýrtýna kovalayýcýsý Bruce Rutledge’ýn hayatýný alýr. 25 yýl sonra, Amerika tarihinin en dehþet verici kasýrgasý Tammy’i takip eden bir meteorolog olan Will, Gulfport’a doðru yola çýkar. Yerel halk tahliye edildiðinde ABD hükümeti 600 milyon dolar için zamana karþý bir yarýþ baþlatýr.
FÝLMÝN KÜNYESÝ
Filmin orijinal adý: The Hurricane Heist
Yönetmen: Rob Cohen
Senarist: Scott Windhauser
Oynayanlar: Toby Kebbell, Maggie Grace, Ryan Kwanten, Ralp Ineson
Yapým: 2018, ABD, 103 Dak.
Cebimdeki Yabancý
Yedi eski dost bir akþam yemeðinde bir araya gelir. Herkes sofranýn baþýnda oturmuþ sohbet etmekte, kahkahalar eþliðinde yemek yemektedir. Bu sýrada bir oyun oynamaya karar verilir. Oyun oldukça basittir; herkes telefonlarýný masaya koyacak, gelen her mesaj yüksek sesle okunacaktýr. Yedi dostun maskelerinin cep telefonlarý ile düþmesiyle dengeler altüst olur.
FÝLMÝN KÜNYESÝ
Yönetmen: Serra Yýlmaz
Senarist: Murat Diþli
Oynayanlar: Serkan Altunorak, Belçim Bilgin, Buðra Gülsoy
Yapým: 2018, Türkiye, 96 Dak.
Cüce Dedektif Þerlok
Sevimli cüceler Cino ve Jülyet aileleri ve arkadaþlarýyla birlikte þehre ilk geldiklerinde en büyük istekleri yeni bahçelerini ilkbahar için hazýr etmektir. Fakat, kýsa bir süre içinde birinin Londra’nýn dört bir yanýndaki bahçe cücelerini kaçýrdýðýný fark ederler. Ne yapacaklarýný bilemeyen Cino ve Jülyet, çareyi ünlü dedektif Þerlok’tan yardým istemekte bulur. Þerlok, kaybolan bahçe cücelerini bulabilecek midir?
FÝLMÝN KÜNYESÝ
Filmin orijinal adý: Sherlock Gnomes
Yönetmen: John Stevenson
Senarist: Ben Zazove
Seslendirenler: Johnny Depp, James McAvoy, Emily Blunt
Yapým: 2018, Ýngiltere, ABD, 86 Dak.