Çözüm süreci Avrupa’da daha çok anlatýlmalý

Çözüm süreci, Avrupa’dan da yakýndan izlenmeye devam ediyor.

Bu süreçle ilgili sorulara doðru yanýtlar üretebilen siyasetçiler ile süreci yok sayýp, ipe un serenler arasýndaki fark ise dýþarýdan daha net gözleniyor.

Türkiye siyasetinin önemli sorunlarýndan birisi çözüm rotasýnda ilerlerken, Avrupa’daki Türkiye sadece soru iþaretlerinin yanýtlanmasýný beklemekle kalmýyor, ayný zamanda çözüme katký sunmaya da hazýrlanýyor.  

Memlekette göze batmayan bir kelime, bir yorum kimi zaman yurtdýþýnda daha fazla yanký bulabiliyor.

Elbette Kemal Kýlýçdaroðlu’nun son Brüksel ziyaretindeki gaflarýnýn yarattýðý olumsuz etkiye deðinmiyorum bile.

Siyaset sahnesinde çözüm sürecine yapýlan katkýlar, karþýlýðýný da önemli oranda buluyor.

BDP Eþbaþkaný Gültan Kýþanak’ýn hafta içindeki Paris-Brüksel ziyareti önemli mesajlara sahne oldu.

Kýþanak ilk olarak Fransa Demokratik Alevi Federasyonu toplantýsýnda Alevilerle, ardýndan da Fransa’daki BDP tabanýyla bir araya geldiði bir baþka randevuda çözüm sürecine iliþkin açýklamalarda bulundu.

Çözüm sürecine iliþkin sorularý yanýtlarken, “silahlý mücadele dönemi kapanmýþtýr, siyasi müzakere dönemi baþlamýþtýr” vurgusunu yaparken, çözüm sürecine iliþkin endiþeleri gidermeye çalýþtý. Toplantýlardan yansýyan izlenimlere göre de endiþeleri gidermede baþarýlý oldu Kýþanak.

Paris’teki temaslarýnýn yaný sýra Brüksel’e giderek, AB’nin en üst düzey yetkilisi Herman Von Rompuy’a da süreci anlattý.

Kýþanak’ýn ardýndan BDP Eþbaþkaný Selahattin Demirtaþ da önümüzdeki hafta Brüksel’e gidecek ve Avrupa Parlamentosu Baþkaný Martin Schulz ile görüþecek.

AB kurumlarýnýn üst düzey yetkililerin yaný sýra, ülkelerin ve çeþitli partilerin de çözüm süreciyle yakýndan ilgilendiklerini eklemekte fayda var.

Bütün bu temas trafiði sürerken, akil adamlarýn olasý bir Avrupa ziyareti çok etkili olacak gibi görünüyor. Zira, bu konuda perde arkasýndaki tartýþmalara bakýlacak olursa, çözüm sürecinin Avrupa’da daha çok anlatýlmasýnýn gerekliliði ön plana çýkýyor.

Avrupa’nýn akil insaný Nuray Þen

Hafta içinde Ali Bayramoðlu’nun köþesinde kendi kaleminden Nuray Þen’in öyküsünü okudunuz.

Ýki oðlunu ve eþini, ailesinin tüm erkeklerini kirli savaþ yýllarýnda, faili meçhuller ve infazlarda kaybetmiþ Nuray Þen

Þimdi Paris’te yaþýyor.

Çözüm sürecini heyecanla yakýndan takip ediyor.

Çözüm sürecine Avrupa’dan somut katký sunabilecek isimlerin baþýnda geliyor.

Köprü kurabilecek, karþýlýklý empati yapabilecek ve acýnýn yoðurduðu þefkatli gözleriyle sürece baþka açýlardan bakabilecek bir isim Nuray Þen...  

Ali Bayramoðlu, “Dað ve devlet arasýnda bir annenin feryadý” baþlýklý yazýsýnda Nuray Þen’in þu cümlelerinin yer aldýðý mektubunu paylaþmýþ.

“Ölüm etnik kimliði, dini inancý, ideolojileri ayýrmaksýzýn, ayný þiddetle vurur herkesi. Ananýn milliyeti olmaz. Anne annedir... Evlat evlattýr... Ölüm ölümdür... Ötesi yok ki...”

Bu anneye kulak vermeli...