Siyasi ittifaklar ya ‘deðer’ zemininde yapýlýr, ya ‘menfaat’ zemininde…
Deðer zemininde yapýlan ittifaklar kalýcý, tutarlý, ilkeli, siyaset kurucu ittifaklardýr.
Menfaat zemininde yapýlan ittifaklar ise geçici, kýrýlgan, siyasi çürümeyi besleyen ittifaklardýr.
Daha çok milletvekili çýkarmak için, barajý geçmek için, iktidarý devirmek için veya þahsi/partisel menfaatler için giriþilen ittifaklarpartilerin üzerinde yükseldikleri deðerleri yozlaþtýrýr, temsil ve meþruiyet krizi üretir.
Belli bir dünya görüþüne, ideolojiye veya siyasi tasavvura binaen bir partiyi destekleyen kitle, menfaat zemininde kurulan ittifak iliþkisini kendi iradesine ters görür, içine sindiremez.
Partiler ‘kazanmak için her yol mubah’ anlayýþýna savuruldukça daha fazla kaybetmeye mahkûm olurlar.
Solcu, saðcý, Ýslamcý görünümlü partilerin sandýk bazlý bir iliþki geliþtirmesi bindikleri siyaset dalýný kesmekten baþka anlam taþýmaz.
AK Parti ile MHP’nin iþbirliðine gittiði ve BBP’nin de desteklediði Cumhur Ýttifaký, ‘deðer zemininde’ yapýlan bir ittifaktýr.
Bu ittifaký doðuran saik, günlük oy hesaplarý deðil, ülkenin geleceðine yönelik ortak idealler ve hedeflerdir.
SP ile CHP’nin ortak bir gelecek tasavvuruna sahip olduðu söylenebilir mi?
AK Parti ile MHP öncelikle 15 Temmuz gecesindeki demokratik direniþ anlayýþýný ifade eden Yenikapý Ruhu ile bir araya gelmiþtir.
Türkiye’ye kasteden FETÖ, PKK, DEAÞ gibi terör örgütlerine karþý topyekün mücadele anlayýþý bu siyasi iþbirliðinin temelidir.
Cumhur Ýttifaký, coðrafyamýzda sýnýrlarý yeniden tanzim etmek isteyen ve Türkiye’yi hedefe koyan küresel güçlere karþý milli ve yerli anlayýþý kuþanmaktýr.
Cumhur Ýttifaký, FETÖ gibi uluslararasý odaklarýn uþaklýðýna soyunan ajan/terörist örgütlere karþý milli panzehirin adýdýr.
Cumhur Ýttifaký, vesayet düzenine son verip, ileri demokrasiye, adalet ve hakkaniyete dayanan yeni bir sistem kurma çabasýnýn tezahürüdür.
Bu yüzden Cumhur Ýttifaký, siyasi oy devþirme giriþimi deðil; sistemi ve siyaseti belli deðer ve ilkeler temelinde yeniden kurmagiriþimidir.
15 Temmuz sonrasý geliþen Yeni Kapý Ruhu siyasetin de, sistemin de Türkiye’nin bekasýný saðlayacak þekilde yeniden inþa edilmesini gerektiriyor.
Devlet Bahçeli’nin sistem deðiþikliði önerisi, ittifak önerisi ve erken seçim önerisi birbirini tamamlayan bir mahiyet taþýdýðý gibi, son derece tutarlý, son derece milli hassasiyetleri gözeten bir yaklaþýmdýr.
Belli bir ruhla, deðer ve ülkü birliðiyle, ülke menfaatlerini esas alan bir anlayýþla yola çýkan bu ittifak, muhalefetin küçük siyasi hesaplarla kurduklarý ittifakla karýþtýrýlmamalýdýr.
Ruh ve deðer olmadan ancak maddi bir birleþim olur ki, böyle bir yapýnýn daðýlmasý mukadderdir.
Sen-ben kavgasýna düþüp ortak aday çýkaramayan bir ittifakýn Türkiye’nin geleceðini düþünmesi mümkün müdür?
‘Varsa yoksa ben’ diyen bir anlayýþýn, ‘Türkiye kazanacaksa ben kaybetmeye razýyým’ diyecek bir erdem sergilemesi mümkün müdür?
Cumhur ittifaký erdem vehikmet temelinde bir siyasi tasavvurla þekillenmiþ, þahýslarý deðil hedefleri öncelemiþ durumda.
Bu yüzden deðer ittifakýnýn menfaat ittifakýna galebe çalmasý kaçýnýlmazdýr.
