Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün Kütahya’yý ziyareti sýrasýnda sarf ettiði ‘’Benim ilerisi için bir siyaset planýmýn olmadýðýnýn bilinmesini isterim’’ sözü aslýnda ülkemizin geldiði noktayla ilgili bir gerçekliðin beyanýdýr.
Abdullah Gül neredeyse çeyrek yüzyýldýr siyasi hayatýn içerisinde. Zorluklar da gördü, ikballer de. Bir Anadolu çocuðuna bu ülkenin sunabileceði bütün siyasi makamlarda bulundu. Yedi yýldýr cumhurbaþkaný olarak yurduna hizmet ediyor.
Kural olarak bir beþ yýl daha ayný makamda kalmasýna hukuki bir engel yok. Cumhurbaþkanlýðý yapmýþ birinin sonradan baþbakanlýk üstlenmesi de görülmemiþ deðil: Baþka ülkelerde örnek çok, bizde de Ýsmet Ýnönü 1950 yýlýnda cumhurbaþkaný olarak ayrýldýðý siyasi hayata 1960 darbesi sonrasý baþbakanlýðý üstlenerek dönmüþtü.
Kütahya’daki açýklama, öyle anlaþýlýyor ki, günümüz þartlarýný deðerlendirmesinin ve istiþare halkasýný oluþturan yakýn çevresiyle yaptýðý görüþmelerin bir sonucu... Baþbakan Tayyip Erdoðan’la buluþmasýnda söyleyeceðini bu sözlerle bizlere de çýtlatmýþ oldu.
Neden böyle bir ‘çýtlatma’; neden kararýný Baþbakan Erdoðan’la buluþmasýna kadar kendisine saklamadý?
Sorunun cevabýný, son birkaç gündür adý etrafýnda üretilen spekülasyonlarda aramak gerekiyor... Gazete köþeleri ve televizyon ekranlarýnda kendisinin aklýndan geçmesi mümkün olmayan niyetler üzerine yorumlar yapýlýyor. Bazýlarý rencide edici bu yorumlarýn önüne geçmek için yapýlmýþa benziyor bu açýklama...
Burasý Türkiye... Cumhurbaþkaný Gül’ün bu sözlerini bile, açýklamanýn hemen ardýndan, bir pazarlýk kartý açma niyeti, bir siyasi manevra olarak yorumlayanlar çýkabildi.
Türkiye artýk fotoðrafýnda Abdullah Gül’ün bulunmadýðý bir siyasi hayata hazýrlansa iyi olacak...
Onun kendisini siyasi çekiþmeler dýþýna çýkarmasý, özellikle Tayyip Erdoðan’ýn cumhurbaþkanlýðýna seçilmesi sonrasýný planlamasý gereken Ak Parti’ye, bunu saðlýklý biçimde yapabilmesi için vakit de saðlamýþ oldu.
Muhalefet partileri de, doðal olarak, Ak Parti’nin muhtemel adayý artýk belirginleþmiþ olacaðý için, kendi cumhurbaþkaný adaylarýný bundan böyle daha rahat belirleyebilecektir.
Aksine bir davranýþ sergileyip niyetini açýklamayý biraz daha bekletseydi, arada devam edecek yanlýþ yorumlarla, Abdullah Gül’ün bu süre içerisinde yapacaðý her konuþma ve atacaðý her adýmýn baþka anlamlara çekilmesi ihtimalini de yabana atmamak gerekiyor. Seçime her partinin farklý adaylarla katýlacaðý ve çok sayýda saygýn aday arasýnda geçeceði için hiç kimsenin vatandaþýn oyunu ‘çantada keklik’ görmemesi gerektiði yolundaki sözlerinin nerelere çekildiðini hatýrlasanýza...
Erken görülse bile, bu açýklama, cumhurbaþkanlýðý makamýnýn saygýnlýðýný nâdan tiplerin saldýrýsýndan korumaya da yarar.
Kendini günlük siyasetten uzaklaþtýracak olmasý, Cumhurbaþkaný Gül’ün, bütünüyle kenara çekilmesi anlamýna gelmeyecektir herhalde. Böyle davranmasý için bir sebep olmadýðý gibi, henüz yaþý da emekliliðe müsait bulunmadýðýna göre, aradaki süre, deneyimlerine uygun meþgalelerin düþünülmesi için de fýrsat teþkil edecektir... Bir ‘âkil adam’ olarak içeride ve dýþarýda kendisine görevler düþmesi beklenebilir...
Türkiye yeni bir döneme doðru yol alýyor; Abdullah Gül’ün adýný Çankaya’dan ayrýldýktan sonra da iþitmeye sanýrým devam edeceðiz.