Cumhuriyet ve Sözcü...

Cumhuriyetve Sözcü, demokratik sistem için faydalý gazetelerdir. En büyük faydalarý, ülkeyi yöneten sivil siyaset, özellikle de Erdoðan içindir.

Sene 1988... Güneþ gazetesi... Dönemin ANAP kadrolarýnýn iktidar gücünü istismar eden tutumlarý nedeniyle vatandaþ adýna muhalefet hakkýmýzý kullanýyoruz... Mehmet Barlas, genel yayýn yönetmeni, ben yazý iþleri müdürüyüm. Özal aradý. Barlas, telefonun diafonunu açarak söylediklerini duymamý saðladý: Bak Mehmet, Cumhuriyet, Milliyet, diðerleri benim hakkýmda bir þey yazdýklarýnda memnun oluyorum, çünkü parti grubum ve teþkilatým etrafýmda kenetleniyor. Ama sizin gibi gazeteciler bunu yaptýðýnda büyük bir sarsýntý oluyor, buna izin vermem.

Ýktidar partileri için durum budur. Meclis’teki muhalefet kadar muhalif medya da iktidar partilerinin siyasi saflarýný sýklaþtýrmasýný, rehavete kapýlmamasýný saðlar, muhalefeti cýlýz, muhalefet medyasý yok olmuþ bir ülkede iktidarýn da baþý belada demektir. Toplum karþýsýndaki duruþunu ayarlayamaz, iliþkiler aðý çürümeye baþlar ve en önemlisi siyasetin kaderini belirleyen “toplumsal dip dalgalara” hazýrlýk konusunda savunma mekanizmalarý çöker.

Demokrasinin medyaya yansýyan yüzünde kartlar açýk oynanýyorsa, kurumsallaþma keyiflidir. Bir grup medya hükümeti destekler, diðeri muhalif olur, her ikisinin de toplumsal/siyasal karþýlýðý vardýr. Hükümeti destekleyen medyaya “yandaþ” ve “havuz medyasý” demek ne kadar anti-demokratikse, muhalefet medyasýnýn baský altýnda olduðu görüntüsü de o kadar anti-demokratiktir.

Yýllardýr, hükümetin çalýþmalarýnýn arkasýnda duran gazetecileri “yandaþ” diye adlandýrýp anti-demokratik linç mekanizmasý geliþtirenler, bugün, yargýnýn uygulamalarý karþýsýnda yine demokratik iklimin sarsýlmaz iradesine sýðýnmak zorundalar.

Demokrasi ve hoþgörü hepimize lazým. Medyanýn özeleþtiri yapmasýnýn zamanýdýr.

·         Yargý tamam da, bir de vicdan var...

Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük ulusal güvenlik riski FETÖ’dür.

Suriye-Irak  kaynaklý riskleri tarif edebiliyoruz, PKK yaklaþýk 40 yýldýr tanýdýðýmýz, ne yapacaðýný nerede bulacaðýmýzý bildiðimiz bir örgüt, DEAÞ küresel anlamda tanýmlanmýþ bir yapýdýr.

FETÖ sinsi ve devlete sýzmýþ bir emperyalist çetedir.

FETÖ’nün devlet ve siyaset içindeki tüm unsurlarýnýn temizlenmesi baðýmsýzlýðýmýz için bir numaralý hedeftir. Bu mücadelenin yargý veya siyasetten kaynaklanan þu veya bu kararlarla “sulandýrýlmasýna” asla izin veremeyiz!..

15 Temmuz’da bu çetenin iþgal amaçlý kanlý giriþimini caný pahasýna püskürtmüþ millet, yargý ve siyasetten kararlý ve tutarlý mücadele beklemektedir.

Muhalifi, destekçisiyle milletin Erdoðan’a þükran borcu vardýr. O, tehlikeyi erken fark etmiþ, tüm engellemelere göðüs gererek bu örgütle mücadeleyi en yüksek noktaya taþýmýþtýr.

Bu hayati önemdeki mücadelede Erdoðan’ý zor durumda býrakabilecek bir takým uygulamalara sessiz kalmak, önce mücadeleye sonra da Erdoðan’a ihanet kývamýndadýr.

Yargýnýn “sizin bilmediðiniz neler var sabýrlý olun” açýklamalarýnýn bu memlekete nelere mal olduðunu hepimiz yaþadýk, böyle bir deneyimden sonra hiç bir þey olmamýþ gibi yaþayýp gitmemiz mümkün deðildir. “Terör örgütü üyesi olmamakla birlikte...” diye baþlayan o hukuki tanýmlamayý da kabullenmek zorunda deðiliz.

Yargýnýn önüne vicdanýmýzý koymak zorundayýz.

·         Bu durumu kabullenemeyiz...

Kimlik vermeyeceðim, tahliyeler yaþanýyor, açýk FETÖ’cü kimlikleri belli þahýslarýn ellerini-kollarýný sallayarak dolaþtýklarý bir ortamda, Kadri Gürsel, Murat Sabuncu, Musa Kart, Oðuz Güven, Ahmet Þýk, Güray Öz gibi kimliklerini çok iyi tanýdýðým meslektaþlarýn ayný örgütle baðlantýlý suçlamalarla cezaevinde bulunmalarýný anlamam mümkün deðil. Ayný durum, Ergenekon ve Balyoz kumpaslarýna karþý sesini en sert yükselttiðini bildiðim Sözcü gazetesi operasyonu için de geçerlidir.(Burak Akbay’a:Gazetende operasyon var, yurtdýþýndan açýklama yapýyorsun, atla uçaðýna gel arkadaþlarýnýn yanýna, yüzleþ, orada mý kalacaksýn?)

Ýzledikleri politikalarý, özellikle yazarlarýnýn muhalif olmakla “bulaþma”yý birbirine karýþtýran seviyelerini hiç sevmem, belirteyim, ama, yargý Cumhuriyet ile Sözcü’nün yakasýndan düþsün, býrakýn tartýþmayý biz sürdürelim.

CAN DÜNDAR’A AÇIK ÇAÐRI: Meslektaþlar,kiþiliðine güvenip, benzer saiklerle seninle birlikte yola çýktý, Gazi’nin emaneti Cumhuriyeti FETÖ organýna çevirdin,  arkadaþlarýn aylardýr hapiste, sen, Almanya’nýn kucaðýnda “jöntürkçülük” oynuyorsun. Hayatýnda bir kez delikanlý ol, gel, ne yaptýysan adam gibi üstlen, o meslektaþlar da rahata kavuþsun.