Darbeciler pardon diyor!

Ben de týpký Taha Kývanç gibi STAR’ýn pazartesi günkü birinci sayfasýný göðsüm kabararak ve gururla seyrettim. Gazetemle bir kez daha gurur duydum.

28 Þubat davasý Ankara 13. Aðýr Ceza Mahkemesi’nin duruþma salonunda gözümüzün önünde buharlaþýyor.

‘Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni cebren devirmekten suçlu bulunup, aðýrlaþtýrýlmýþ müebbetle yargýlanan kiþiler dalga dalga tahliye oluyorlar ve ellerini kollarýný sallayarak evlerine dönüyorlar!

Bir tepsi baklava çalan çocuklara 9’ar yýl hapis cezasý verildiðini unutmayalým!

Bir tepsi baklavaya 9 yýl hapis cezasý, TC Hükümetini cebren devirmeye patýr patýr tahliye!

Þaka gibi.

Teþebbüs deðil, gerçekleþmemiþ darbe planý deðil bilakis gerçekleþmiþ bir darbenin birinci dereceden suçlularý tahliye olanlar!

Refah-Yol hükümetinin nasýl alaþaðý edildiði, 4 bin 500 subayýn nasýl istifaya zorlandýðý artýk Genelkurmay’ýn kendi belgeleriyle tescillenmiþken...

Ülke ekonomisinin 400 milyar dolarlýk kayba nasýl uðratýldýðý savcýlarýn hazýrladýðý iddianamede somut delillerle yer alýyorken...

Sanýk sandalyesinde dönüp dönüp ‘salonu’ selamlayanlar, mahkeme çýkýþýnda ‘naber’ dercesine bizlere çak yapýyorlar!

Kendisine sýra gelmeyeceðinin garantisini almýþ olaný da utanmadan, hapse girmeden yapmak istediði top 10’larý sýralýyor köþesinden...

Topluca pardon diyorlar anlayacaðýnýz!

STAR gazetesi 28 Þubat duruþmasýnýn baþladýðý günden bu yana, mahkemenin davaya ilgisizliðini de, duruþma salonunun ciddiyetini kaybettiðini de tarihe kayýt düþüyor ve düþmeye de devam edecek.

Pazartesi günü STAR gazetesi birinci sayfadan, 28 Þubat’ýn postallý sorumlularýný bir tarafa sivil postallýlarýný da bir tarafa koyarak, 28 Þubat sürecinde her bir aktörün neler yaptýðýný hatýrlatarak ‘28 Þubat darbesini affetmek ihanettir’ manþetiyle bir kez daha ‘pardon’ demek yok dedi.

Madalyonun bir de öteki yüzü var elbette.

Mahkemenin ‘affetme makamýna’ dönüþüp 28 Þubat sorumlularýna tahliye kararlarý vermesinde, sürecin maðdurlarýnýn ‘28 Þubat davasýný’ sahipsiz býrakmalarýnýn da etkisi var tabiî ki...

Yýlmaz Özdil mevzusu

Mustafa Karaalioðlu pazartesi günü ‘O gettodaki mahalle baskýsýna duyarsýz kalamayýz’ baþlýklý þahane bir yazý yazdý. Okumadýysanýz dönüp mutlaka okuyun.

Gezi Parký olaylarýyla birlikte artýk Baþbakan Erdoðan’ý býrakýn savunmayý, yaptýðý güzel bir iþe ‘yarým aðýzla güzel’ demenin dahi nasýl bir mahalle baskýsý yaþattýðýný ve mahalleden dýþlanma sebebi olduðunu yazdý.

Ve laik-Kemalist-ulusalcý kesimde artýk her geçen gün artan bu probleme ve yükselen çýðlýklara karþý duyarsýz kalýnmamasý gerektiðini dillendirdiði yazýsýnda örnekler verdi.

Ancak benim Mustafa Karaalioðlu’na önemli bir itirazýmýn olduðunu söylemem gerekiyor.

Mahalle baskýsýndan maðdur olanlarý sayarken Yýlmaz Özdil’in ismini de zikretmiþ.

Evet. Kutluð Ataman, Þafak Sezer, Þahan Gökbakar ciddi anlamda mahalle baskýsýndan maðdur olmuþ ve dýþlanmýþ isimlerdir.

Ancak Yýlmaz Özdil’i mahalle baskýsýna maruz kalan isimlerle saymak, gerçekte maðdur isimlere haksýzlýk olur.

Þöyle ki...

Yýlmaz Özdil mahalle baskýsýný bizzat üreten bir toplum mühendisidir. Kutluð Ataman, Þafak Sezer gibi isimlerin maðdur olmasýnýn bizzat müsebbibidir Özdil.

Teþbihte hata olmaz. Yýlmaz Özdil mahalle gençlerinin ellerine taþý verendir, o gençlerin bir ideoloji uðruna bilinçlerine ket vurandýr. Ve Özdil, ulusalcý idelojinin yýkýcý zehirlerini okuyucularýnýn beyinlerine zerk etmesinin sonucunda ortaya çýkan vahameti görmemektedir.

Anlayacaðýnýz bir kere daha ‘Batý cephesinde yeni bir þey yok’tur.

Düzenli olarak doz artýrarak afyonladýðý okurlarýnýn yanlýþ anlamasýnýn kurbaný olmuþtur Yýlmaz Özdil.

Baþbakan Erdoðan’ý filan savunduðu yok, savunmaya çalýþtýðý þey tam da ulusalcýlýðýyla asla ters düþmeyen TC kurumudur. Baþka bir þey deðil.

Ýnsafa filan gelmemiþtir.

Zaten kendisi de ‘Bu adam ABD televizyonunda ABD baþkanýna hakaret edemiyor da Türkiye Cumhuriyeti Baþbakanýna nasýl hakaret edebiliyor?’ sözleriyle ‘kurumsal’ kaygýsýný dile getiriyor.

Ha þöyle de diyebilirsiniz, en azýndan bu kadar insaflý olsunlar. Elbette bu da bir bakýþ açýsý.

Ancak yaþadýðý sözüm ona maðduriyetin faturasýný dahi AK Parti’ye çýkartacak zeka sadece Yozdil zekasýndan baþka bir þey deðildir.

Afyonlamaya devam yani...