Davutoğlu’nun siyasi şantajı ters teper

AK Parti’nin kuruluş yıl dönümü kutlamaları sırasında eski Başbakan Davutoğlu da kendi alternatif programını yapmış. Delikanlı gibi çıkıp partisini kuramadığından ‘dostlar platformu’ gibi isimler altında buluşmalar tertipliyor ve oradan mesajlar veriyor bir süredir. İşte onlardan biri. Demiş ki “Terörle mücadele konusunda defterler açılırsa, bizi bugün eleştirenler insan içine çıkamazlar.” Hoppalaaa.. 

2016 Mayıs’a kadar devlette en yetkili koltuklarda oturan, sorumluluk makamındaki bir kişinin edeceği laf mı bu? Bu resmen bir siyasi şantaj. Ve bunca yıldır yanında olduğu halde hâlâ anlamamış olacak ki Erdoğan bir şantaja boyun eğecek adam değil. Dediğine bakar mısınız Davutoğlu’nun! ‘Defterler açılırsa’.. Yahu açsana o defterleri. Aç da okuyalım kim ne yapmış! Bu akıl apaçık FETÖ aklıdır değerli dostlar. FETÖ’nün Mit Tırları ihanetinde de yaptığı buydu. Can Dündar, bizim terör örgütlerine silah taşıdığımız yalanını yazdı. FETÖ’den tutuklu Eren Erdem terör örgütlerine sarin gazı verdiğimiz iftirasını attı. Suriye konulu kozmik toplantıya dair sızmalarda da, MİT Başkanı Hakan Fidan’ı almaya kalktıkları 7 Şubat kepazeliğindeki Oslo ayrıntısında da hep bu vardı. Şimdi bakın Davutoğlu da aynı dille tehdit ediyor. İnanılır gibi değil. İnanılır gibi olmayan Davutoğlu’nun bundan sonuç alacağını zannetmesi. Ne ilginç günlerden geçiyoruz. 

  

Neden AK Parti’den istifa etmiyorlar?

Apaçık meydan okuduğunu ve yeni bir hareket başlattığını ilan etmesine rağmen Ahmet Davutoğlu ve arkadaşları neden AK Parti’den istifa etmiyor? Partiden atılıp mağduriyet devşirme peşindeler mi acaba? Peki kendisini takip eden kitleye de ayıp olmuyor mu artık? Yani biri çıkıp da Davutoğlu’na; “Arkadaş sen bile hâlâ Erdoğan’la pazarlık kartını açık tutmaya çalışırken benden neyin desteğini istiyorsun” derse, ne cevap verecek acaba? Aslanlar gibi istifa etse de bir ‘duruş’ koysa ya siyaset meydanına. Erdoğan’ı var eden yürekli duruşuydu. İşin stratejik derinliği budur.  

 

Delikanlı kadın Demet Akalın

Demet Akalın’ın İzmir otobanından attığı sosyal medya mesajını, Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’nin doğum gününde bir kez daha hatırlattı. Ve CHP’nin o saçma sapan suç duyurusunu. Hem kendi kitlesi ilk günden beri linç ediyor hem de yargıyla üstüne geliyorlar Demet Akalın’ın. O da tıpkı şarkılarındaki atarlı/giderli sözleri gibi aynı şeyi tekrarlıyor;“O gittiğim yolu övdüm, sözümün de arkasındayım.” Zaten konserleri hınca hınç doluyor program yaptığı mekanlar tıka/basa, albümleri yok satıyor. Hiç de ihtiyacı yok Erdoğan’ın övgüsüne falan. Demek ki mesele delikanlı olmaktaymış. Hele de Cem Yılmaz gibi Beştepe’den alacağını aldıktan sonra elinde rakı bardağıyla hükümete sallayan tipleri görünce Demet Akalın gibilerin değeri daha iyi anlaşılıyor.  

  

Sitenizde sokak kedilerini beslemenize kimse engel olamaz

Sokak kedileri sitelerde başlı başına dert. Instagram’dan birbirlerine kedi/köpek videosu yolladığı için hayvansever olduğunu zannettiğiniz komşularınızı, kedileri çitin dışına atarken görürseniz şaşırmayın. Şaşırmayın fakat dava edin. Zira bu konuda pek çok emsal karar var. Yasalar, kedilerin bulundukları yeri (site bahçesi dahil) doğal yaşam alanı kabul ediyor. Site yönetimleri hangi genel kurulla hangi kararı alırsa alsın, o yerleşke içindeki kedilere dokunması yasak. Hakkınızı arayın.