Bu köşede sizinle paylaştığım önemli öngörülerimve tespitlerim oldu. Bunların içinde en önemlisi; şike davası nedeniyle herkesin Fenerbahçe’ye ve beraberinde Türk futboluna UEFA’dan gelecek ceza konusundaki beklentilerinin kof çıkacağını söylememdir. Hiç kimsenin böyle bir tahmine cesaret edemediği o dönemde; “Merak etmeyin ne federasyon, ne UEFA ne de FIFA; hiçbir ceza yaptırımına gitmeyecek” demek, cesaret işiydi.
3 Temmuz süreci tamamen devre dışı kaldı, “Sıfır Tolerans” denilen tehdit “Bol keseden toleransa” dönüştü.
Böylece Fenerbahçe önce Şampiyonlar Ligi ön elemesine, ardından da Avrupa Ligi’ne geçti. Federasyon zaten akladı.
***
İkinci önemli öngörüm; Cüneyt Çakır’la ilgiliydi... Daha geçen yılın 2 Ekimi’nde ve Cüneyt’in Avrupa macerası henüz tempo kazanmamışken; “Şampiyonlar Ligi yarı finalini yönetecek, ayrıca bu başarısını Avrupa Futbol Şampiyonası’nda da tekrarlayacak” demiştim. Ayrıca ilave ediyordum: “Bu söylediklerim bir tahmin ya da öngörü değil; olacakları önceden söylemektir.”
Bu keskin görüşe şiddetli itirazlar oldu. “Şampiyonlar Ligi’ndeki daha ilk yılında böyle bir görev kimseye verilmez, verilemez, verilmedi” dediler. Kimileri “Böyle bir görev için en az 5-10 yıl daha tecrübe dönemi gerekir” karşı savında bulundu. Hatta Cüneyt Çakır’ın kendisi bile, “Ali Sami abinin iyi niyeti” diye yarı finale ihtimal vermemişti.
Neler olduğunu hep birlikte gördük. Sonra da bana telefonla teşekkürü geldi.
***
3 Temmuz sürecinde; asıl gürültünün savcılık iddianamesinin açıklanmasından sonra kopacağı sanılıyordu. Medya, UEFA, federasyon, kamuoyu dahil herkes bunu bekliyordu. Yazdığım yazılarda “Boşuna heveslenmeyin... İddianame açıklanır, mahkeme karar verir; gene de değişen bir şey olmaz” diyordum. İkisi de oldu, gene aynı tas aynı hamam.,.. Dahası, ceza alanlar bile serbest bırakıldı.
***
Bunların dışında da, iddialı tespitlerim oldu ama; taze gelinler gibi, “Yerim dar; oynayamıyorum” demek zorundayım. En iyisi, yeni bir öngörü sunmak.
Biliyorsunuz; Messi son 3 yıldır UEFA tarafından yılın futbolcusu ödülünü alıyor. Ama bu kez veda etmek zorunda kalacak. Çünkü onun yerini, Arda’nın takım arkadaşı Falcao alacak.
Aylar öncesinden söylüyorum; demedi demeyin!
