Tarihi günler yaşanıyor.
İran ile dünya devleri arasında anlaşma an meselesi...
İran’ın nükleer dosyasının çözümsüz bir başlık olmadığı bizzat İran’ın yeni Dışişleri Bakanı Cevat Zarif tarafından farklı batı gazetelerine verilen demeçlerde dile getiriliyor.
“Çözülmeyecek bir konu değil.” Zarif’in cümlesi bu.
Cuma günü çözüme o derece yaklaşılmıştı ki, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton’dan gelen telefon üzerine Cuma günü aniden Cenevre’ye uçmaya karar verdi.
İsrail başbakanı Benjamin Netenyahu çığlık çığlığa...
İran’ın hiçbir bedel ödemeden ödüllendirildiğine inanıyor Netenyahu.
Kerry ile Cenevre öncesi kahvaltıda buluşarak son kez şansını denedi.
İsrail’in, İran nükleer görüşmelerine yönelik bu tepkisini bir kenara not edin.
Dünyada krizler çözülürse karalar bağlayacak bir profil çizmektedir bugünkü İsrail yönetimi.
Cenevre’de er ya da geç İran’ın nükleer programıyla ilgili yol haritası üzerinde uzlaşılacak ve Tahran yönetimi üzerindeki yaptırımlar birer birer kaldırılacaktır.
Bu gidişatın önüne geçilemeyecek gibi görünüyor.
Bakalım, İsrail’den bu yeni gelişme üzerine ne gibi bir hamle gelecek, işte burası merak konusu...
Arafat’ın vebali
Filistin’in efsanevi lideri Yaser Arafat’ın eceliyle ölmediği, zehirlenerek öldürüldüğü kesinleşti.
İsviçre’deki bir laboratuarda, Arafat’ın eşi Süha’nın girişimleriyle yapılan deneylerin sonuçlarına göre, Yaser Arafat zehirlendi. Bu gelişme, Ortadoğu’da siyasetin ne kadar kirli olduğunu gözler önüne serdi sermesine ama bir yandan da İsrail’e çok büyük bir vebal yükledi.
Barış görüşmeleri derken, elleri sayısız cinayetle kirlenmiş bir siyasi anlayışın bu kez gizli suikast girişimine de karıştığı yönünde şüpheler var.
İran ile Batı’nın yakınlaşmasıyla giderek öfkelenen ve aynı oranda yalnızlaşan İsrail, Arafat’ın zehirlenmesi iddiaları nedeniyle de önemli bir töhmet altında.
Uzaktan bakıldığında Ortadoğu’nun en yalnız ve giderek izole olacak ülkesi İsrail’dir.
Suriye’den, Filistin dosyasına kadar her siyasi başlık artık bu çerçevede ele alınmak zorundadır.
Prestij kaybına uğrayan ve etkisi giderek azalmakta olan bir İsrail ile Ortadoğu belki de daha az sorun yaşayacak hale gelebilir.
Her şerde bir hayır vardır...
Bekleyelim, görelim...
