Afet denince ülkemizde önce ‘deprem’ geliyor akla... Oysa sel, kuraklýk, heyelan, hortum, tsunami, yangýn, don, dolu gibi önceden önlem alýnmasý gereken birçok afet var.
Mart ayýnýn ilk haftasý Deprem Haftasý olarak biliniyor ve depremin yaþanma ihtimalinin hatýrlatýlmasý adýna farklý organizasyonlar, etkinlikler düzenleniyor. Diðer afetlerin tarihlerini araþtýrdýðýmda ise gördüm ki hiçbirinin ‘haftasý’ yok! Afet kelimesinin içi hala bomboþ ve ‘afet’ dendiðinde hala depremi hatýrlýyoruz. Elbette ki depremi hatýrlamalýyýz fakat sadece depremi hatýrlamak, depremi de tam anlamýyla anlamamak demek... Örneðin, 2011’de Japonya’da yaþanan felaket... Tsunamiyi hesaba katmayan Japonlarýn durumunu izledik üzülerek... Çünkü deprem, diðer afet türlerinden baðýmsýz olarak düþünülürse daha çok insan kaybýna neden oluyor.
Doðal afetleri en az zararla atlatabilmek için önemli, Deprem Haftasý gibi etkinlikler... Panzehir etkisi oluþturmak adýna hatýrlatýlýyor, yeni önlemler alýnýyor, eðitim kurumlarý deprem konusunda öðrencilerini bilgilendiriyor ve deprem tatbikatlarýyla öðrencilerini olasý depreme karþý hazýrlamaya çalýþýyorlar. Neden sadece deprem peki? Afet hem insanlar hem de ülkeler için fiziksel, ekonomik ve sosyal kayýp anlamýna geliyor. Sel, kuraklýk, heyelan, taþkýn, hortum, tsunami, yangýn, don, dolu gibi doðal, teknolojik ya da antropolojik kökenli olaylar herkesi, her canlýyý etkiliyor. Afet anýnda hayat duruyor çünkü...
En az deprem anýnda durduðu kadar, sel, kuraklýk, yangýn gibi olaylarda da hayat duruyor. Diðerleri nadiren Türkiye’de ölümcül sonuçlar doðurduðundan daha az önemseniyor fakat bu durum, hiç olmayacaðý anlamýna gelmiyor. Hatta Türkiye’de yakýn gelecekte yaþanma olasýlýðý en yüksek olan afet türü; dünya literatüründe en tehlikelilerden belirlenen kuraklýk. Fakat biz hazýrlýklarýmýzýn neredeyse tamamýný depreme göre yapýyoruz. Dolayýsýyla afet yönetiminde doðru taným çok önemli.
‘Afet nedir, afet denince ne anlamalýyýz, hangi olaylar afet tanýmý içine girer?’ sorularýnýn cevaplarý tek elden tanýmlanmalý. Bütün kuruluþlarýn ayný tanýmý kullanmasý gerekiyor ki afet öncesi ve sonrasý için doðru tedbirler alýnabilsin. Afet baþlýðý altýnda sel, deprem, kuraklýk, yýldýrým, tsunami, yangýn ve salgýn hastalýklar gibi çok sayýda konu ele alýnýyor. Bu konularýn bir arada düþünülmesi gerektiðinden doðru stratejinin geliþtirilebilmesi için afetle ilgili yapýlan tüm çalýþmalarýn multi-disipliner çalýþmalar olmasý þart... Önce olasý risklerin varlýðýný kabul etmek gerekiyor. Afetlere toplumu hazýrlayabilmek için öncelikle bireylerin teker teker eðitilmesi de olmazsa olmaz þartlardan.
OLASI RÝSKLERÝ KABUL ET
Herhangi bir afet türü yaþandýðýnda olasý risklerin azaltýlmasý ya da engellenmesi için çalýþmalarýn yapýlmasý ve bunun bireylere öðretilmesi gerekiyor. Afetler yaþandýktan sonra yapýlacaklar çok daha sýnýrlý çünkü... Kriz anýnda yapýlmasý gerekenler sýnýrlý olmakla birlikte büyük önem taþýyor. Az hasarla kurtulmak adýna tüm bireylere kriz anýnda yapýlmasý gerekenler önceden öðretilmeli. Aksi durumda panik, curcuna ve hazýrlýksýzlýðýn neden olduðu yeni krizler çýkar ve kayýplar da artar.