Ýbrahim Güneþ
Ýbrahim Güneþ
Tüm Yazýlarý

Dert baðcýyý dövmek mi?

CHP'de isimler deðiþiyor. Ama siyaset anlayýþý deðiþmiyor.

CHP Genel Baþkaný Özgür Özel'in son dönemde izlediði siyaset çizgisi akýllara "Dert üzüm yemek mi yoksa baðcýyý dövmek mi?" sorusunu getiriyor...

Ýstanbul Fatih'teki iki genç kýzýn vahþice katledilmesi, katilin de surlardan atlayarak canýna kýymasý hepimizi þoke etti.

CHP bu olay üzerinden hükümeti dövme telaþýna düþtü.

Ve sonunda aðzýndaki baklayý da çýkardý.

Ýstanbul Sözleþmesi'ni geri istiyor.

Peki Özel'in derdi gerçekten kadýnýn korunmasý mý?

Zira Ýstanbul Sözleþmesi'nden hükümetin çekilmesinin sebebi

LGBT'nin özendirilmesi, propagandasýnýn önüne geçmek yani eþcinsellik ve diðer sapkýn akýmlara karþý ailenin korunmak istenmesiydi.

Üstelik son 12 yýlda kadýnlarýn korunmasýna yönelik atýlan adýmlar, kanuni ve teknik düzenlemeler, aile bakanlýðýnýn çabalarý ortada.

Aileyi korumak için Ýstanbul Sözleþmesi'nde olan tüm maddeler de LGBT bölümü hariç kanunlara eklendi.

Ve aslýna bakarsanýz ne kadar sosyal medya, cep telefonu ve güvenlik kamerasý görüntüleri sebebiyle þiddet, suç daha görünür hale gelmiþ olsa da Türkiye bu konuda Avrupa'daki birçok ülkeden çok daha iyi durumda.

CHP'li yöneticilerin çok özendiði, sürekli örnek gösterdiði Avrupa ülkelerinin, cinayet, tecavüz, uyuþturucu kaynaklý ölümlerle ilgili istatistikler ortada. Google'a girip hemen bakabilirsiniz.

Ancak burada esas dikkat edilmesi gereken mesele toplumda oluþan "Yapanýn yanýna kar kalýyor" algýsýyla mücadele meselesi, artan zorbalýklar.

Daha önce de yazdýk. 4 yýla kadar hapis cezasý gerektiren suçlarda hapis neredeyse yok gibi, denetimli serbestlik uygulanýyor. Bu yüzden de darp, yan kesicilik, zorbalýk, elle sarkýntýlýk, basit yaralama gibi suçlar izlerken insaný dehþete düþüren olaylar dosya üstünde yasalara göre tutuklama gerektirmeyen suçlar kategorisinde ve bu durum vicdanlarý sarsýyor.

Adalet Bakaný Yýlmaz Tunç, yeni yargý paketine atýf yaptý. "Özellikle denetimli serbestlik uygulamalarýnýn toplumda eleþtiriye neden olduðunu görüyoruz. Tüm bu toplumdan gelen eleþtirileri dikkate almak durumundayýz. Özellikle toplumu suçtan korumalýyýz" ifadesi dikkat çekici.

Ancak meseleyi sadece yeni cezaevleri inþa etmek, buralarý suçlularla doldurmakla çözmek de mümkün deðil. Bu yüzden 17-18 yaþýnda suç makinasý manþetlerine konu olan çocuklarý ve aileleri iyi araþtýrmak sorunun kökenine inmek gerekiyor.

Biraz uç bir öneri gibi gelebilir size ama araç kullanmak için dahi ehliyet gerekirken çocuk sahibi olan ailelerin de eðitilmesi için daha güçlü adýmlar atýlabilir. Tabii zorla yapýlsýn demiyorum. Hamilelik dönemi, bebeðin ilk yýllarýnda anne-babalar katýlacaklarý kurslarla, maddi destekler alabilir. Belli ödül ve teþviklerle desteklenebilir.

Aile içi þiddetle mücadele, çocuklarýn sokak çetelerinin eline düþmesini önlemek için daha yoðun spor kurslarý, eðitim hayatý ile birlikte özellikle ustalýk isteyen iþlerde yapýlacak eðitimler gibi birçok baþlýk açýlabilir. Ýþin uzmanlarý konuyu daha iyi deðerlendirecektir. Çocuklarýmýzýn özellikle arkadaþ çevresinin kurbaný olduðunu da unutmamak gerekiyor.

Ancak þunun da altýný çizmek gerekiyor. Bizim yaþadýðýmýz bu sorunlarý tüm dünya çok daha þiddetli bir þekilde yaþýyor. ABD sokaklarýndan, Avrupa'daki parklardan uyuþturucu etkisinde kývranan insanlarýn görüntülerini, artan intihar oranlarýný, okullara yapýlan silahlý baskýn ve katliamlarý sizler de görüyorsunuz.

Ýnsanlýk aslýnda insanlýkla da sýnanýyor.

Cumhurbaþkaný Erdoðan da Akademik Yýl Açýlýþ Töreni'nde son yaþanan þiddet olaylarýnýn herkesi çok üzdüðünü söyledi.

Erdoðan, "Kimi zaman dijital mecralardan sýzan, kimi zaman uyuþturucu, alkol kimi zaman da infaz ve ýslah sistemindeki boþluklarýn bu acýlarýn oluþmasýnda rol oynadýðýný görüyorum. Devlet ve millet olarak bunun önüne geçmek için adýmlarý atmazsak batý gibi bizim de bunlarla daha fazla yüzleþmemiz kaçýnýlmazdýr. Önümüzdeki dönemde bu durumla mücadeleyi tahkim etmeyi planlýyoruz." ifadesini kullandý.

Yani burada muhalefetin maksadý üzüm yemek olmalý, baðcýyý döverek bir yere varmak mümkün deðil...

ÞAH'IN AÝLESÝ SAHNEYE ÇIKTI

Hatýrlarsýnýz kýsa süre önce, Ýsrail Baþbakaný Netanyahu, Ýran'ý özgürleþtirmekten, Ýran halkýna demokrasi götürmekten söz etmiþti. Sonra Tahran füzelerin düðmesine bastý.

Ýsrail'i balistik füzelerle vurdu.

Yani Hamaney, "Kýrmýzý çizgimiz rejime yönelik saldýrýlar" mesajýný net bir þekilde verdi.

Ýran'da rejimden memnun olmayan geniþ bir kitle olduðunu herkes biliyor.

Zaten Ýran Ýslam Cumhuriyeti'nin yumuþak karný da bu kitle...

Mossad'ýn Tahran sokaklarýnda cirit atmasýnýn FETÖvari yapýlanmalarla istihbarat örgütüne, bürokrasiye sýzabilmesinin sebeplerinden biri de bu...

Yani Tahran yönetimi iç cepheyi güçlü tutmakta zorlanýyor.

Ýþte tam bu süreçte Humeyni tarafýndan 1979'da CIA destekli operasyonla devrilen Þah Rýza Pehlevi'nin ailesi yeniden sahneye çýktý.

Þah'ýn oðlu Rýza Pehlevi'nin katýldýðý etkinlikler düzenleniyor.

Siyonizm bu etkinliklere sponsor oluyor. Þah'ýn oðlu Rýza Pehlevi, yaptýðý konuþmalarda Ýran halkýna sesleniyor. Oðul Pehlevi'nin "Ülkem, sizleri zincire vurmak isteyen radikal bir rejim tarafýndan 45 yýl önce rehin alýndý. Tahran'daki tiran milletim adýna konuþmuyor. Orta Doðu'ya barýþ gelmesi için Ýran'daki rejimin gitmesi lazým." Açýklamalarý dikkat çekici...

Tahran'da rejim deðiþikliði olur mu, bilemiyorum.

Ama ABD ve Ýsrail'in bu konuda iþtahlý olduðu bu açýklamalardan dahi anlaþýlýyor.

Tahran'ýn Ýsrail'e attýðý füzeleri biraz da bu açýdan okumakta fayda var gibi görünüyor.

Burada Ýran güzellemesi yapacak halimiz yok. Ancak Ýsrail ve ABD'nin uluslara nasýl özgürlük getirdiðini de biliyoruz. O yüzden Ýran'dan sonra Batý manþetlerinde yeniden "Diktatör Erdoðan" haber ve yorumlarýný, analizlerini görürseniz hiç ama hiç þaþýrmayýn. Zira biz bu filmi daha önce de izledik.

CHP Genel Baþkaný Özgür Özel ise böyle bir tehdit olmadýðý görüþünde....

Grup toplantýsýnda söyledikleri "Türkiye gibi bir ülkeye Ýsrail Netanyahu saldýracakmýþ da tehdit olacakmýþ da bunun akla yatar tarafý yok söyleyen kahvede biri olsa deli misin derler ama söyleyen cumhurbaþkaný olunca gel anlat dedik" ifadesini kullandý. "Ne diyelim kendisi bir dönem de Kandil'de PKK yok niye Irak'a operasyon yapýyorsunuz? diyordu. Akýl hocasý Namýk Tan da "Mavi Vatan masal" diyor. "Ýsrail Türkiye için tehdit olamaz" diyor. Ne diyelim ya CHP yönetimi Irak'ta PKK/YPG'ye verilen hava savunma sistemlerinin, helikopterlerin, mühimmat ve silah yardýmýnýn gerçekten DEAÞ için olduðuna inanýyor. Ya da Türkiye için de bir Þah Pehlevi aranýyor adaylar öne çýkmaya çalýþýyor. Takdir milletin elbette.

DOÐUMDA BÝLE KUTUPLAÞTIK

Tartýþma yeni deðil aslýnda Türkiye'de Avrupa'ya göre sezaryen doðum oraný çok yüksek. Yani normal dýþý bir durum var. Bu yüzden de normal doðumu özendiren kampanyalar yapýlýyor. Özellikle bazý doktorlarýn gün içinde çok sayýda doðumu gerçekleþtirmek için sezaryen yöntemini teþvik ettiði eleþtirileri var. Ayrýca bazý anneler de özellikle baþkalarýndan duyduðu doðum acýsý hikayeleri sebebiyle sezaryen yöntemini tercih ediyor. Ama bu aslýnda bir ameliyat ve bu kadar çok baþvurulan bir yöntem olmasý doðru deðil. Areda Survey araþtýrma þirketinin Türkiye genelinde 4 bin 277 kiþinin katýlýmýyla gerçekleþtirdiði araþtýrmaya göre, Türk halkýnýn yüzde 51,1'i kadýnlarýn normal doðuma teþvik edilmesi gerektiðini söylüyor. Yüzde 28,3'ü ise, doðum türünün doktorlarýn kararýna býrakýlmasý gerektiðini belirtirken yüzde 20,6'sý ise doðum türünün kadýnlarýn kararýna býrakýlmasý gereken bir durum olduðu görüþünde. Yani bu konuda bile iki kutup olmuþuz. Benim kendi fikrim tabii ki en iyisini anneler ve doktorlarý bilir ama mümkünse normal doðum olmalý... Zira adý üstünde normal doðum...