Dertleri söndürmek değil, yangından mal kaçırmak!

Bir hafta önce Antalya Manavgat'ta başlayan orman yangınları hafta boyunca neredeyse tüm yurda sıçradı.

35 ayrı şehirde, eş zamanlı olarak 138 ayrı orman yangını çıktı!

İnanılır gibi değil haliyle.

Geniş bir coğrafyadan bahsediyoruz. Farklı ağaç türlerinden, mevsim aynı olsa da farklı seyreden sıcaklıktan, farklı yağış-nem oranlarından, farklı topoğrafyalardan bahsediyoruz.

Ama hepsi peş peşe tutuşuyor. İlginç kesinlikle.

Yangın bir sönsün, bir nefes alalım, muhtemelen halen yürütülen soruşturmaların sonuçlarını duyacağız bir bir.

PKK terör örgütü öncelikli olağan şüpheli.

Daha önce defalarca orman yaktı çünkü PKK. "İnsan öldüremiyorsanız da ağaçları yakın" talimatı hala cari terörist başlarının.

Öte yandan PKK'nın dostları da tam kadro olay mahallinden konum bildirmekte! FETÖ'sü, DHKPC'si, küreselcisi, Gezicisi, firarisi, fonlanmış medyası, tarafsız görünümlü satılmış kalemleri... hiç biri şaşırtmıyor.

Sahibinin sesi olarak ses veriyor.

"Yangının dumanı Türkiye'yi boğsun" diye sahte hesaplarla yalan rüzgarı estiriyorlar sosyal medyada.

Siyaset sahnesindekiler şaşırtmıyor zaten bizi.

HDP'yi saymıyorum bile.

Ajansa teslim CHP'den başlayarak irili ufaklı sonradan olma, MHP'den ya da CHP'den kopma, AK Parti'yi ele geçiremeyince kinle dolma türünden siyasi partiler, siyaset üstü bir tutum almak yerine yangına körükle koştular.

35 ayrı şehirde, aynı anda çıkan 138 ayrı orman yangının 129'u -yazı yazılırken- söndürülmüş. Devlet tüm imkanlarını seferber etmiş.

Cumhurbaşkanı Erdoğan çalışmaları takip etmek, talimatlandırmak ve vatandaşı dinlemek için yangın bölgesine bizzat gitti. Yangın bölgelerinin Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi ilan edildiğini açıkladı. Evi hasar görenlere kira yardımı yapılacağını, tarım, hayvancılık ve sera faaliyetlerinde oluşan zararın karşılanacağını, vatandaşlarımızın vergiden SGK primine borç ve ödemelerinin erteleneceğini ve faizsiz esnaf kredisi verileceğini ilan etti.

Ayrıca zarar gören evlerin inşaatına bir ay içinde başlanacağını, bir yıl içinde vatandaşa teslim edileceği sözünü verdi Cumhurbaşkanı.

Vatandaşın devlete itimadı tam. "Daha önce afetten zarar görenlere devlet nasıl el uzattıysa burada da öyle" diyorlar.

Kabinenin yarısı zaten yangın bölgelerinde. Tarım ve Orman Bakanı, İçişleri Bakanı, Kültür ve Turizm Bakanı bir haftadır ateş hattında. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı vatandaşa desteği detaylıca açıklıyorlar. Bakanlar, orman görevlileri, itfaiye erleri, orman işçileri, vatandaşlar, kadınlar, köylüler, "yeşil vatan" için can siper ediyor.

Lakin iktidara vurmak için Türkiye'nin canının yanmasını bekleyenleri kesmiyor bu.

Yalanın başını 2010'dan bu yana yalan-iftira karargahı gibi çalışan CHP çekiyor yazık ki. Genel Başkan Kılıçdaroğlu siyaset üstü tutulması gereken bir felaket anında olmadık iftira ile meşgul etmek istiyor Türkiye'yi.

Anayasa'nın açık hükmüne rağmen yanan alanların imara açılacağı iddiasını attı ortaya Kılıçdaroğlu. 39 yıldır zaten yürürlükte olan yasanın yetki genişlemesi değil sınırlanması şeklinde düzeltildiğini bile bile yangından mal kaçırmaya kalktı CHP.

Anlaşılan Kemal bey Anayasayı eline alıp okumuyor, CHP'nin hukukçuları da uyarmıyor. Yoksa böylesine bir cehalet üstü cehalet sergilenir mi asırlık partide.

PKK orman yakarken, anaların ciğerini delerken ses çıkarmayan Kılıçdaroğlu'nun HDP ile işbirliğine girmekte beis görmemesi bir yana, 35 ilde birden tutuşan yangını fırsat bilmesi gerçekten çok fena.

Genel Başkanlarının peşi sıra diğer CHP'liler de aynı anızdan yol alıyor. O kadar ki "gel bakalım Muharrem" ünlemesiyle Türkiye'ye takdim ettiği ama sonra çelme attığı CHP'nin geçmiş Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce bile -ki çaresizlikten gitti kendine bir parti kurdu- aynı yerde patinaj yapmakta. Yolsuzluğa battığı ve tarihi kurum kötü yönetildiği için kayyım atanan Türk Hava Kurumu'nu sanki iktidar bu hale sokmuş gibi uçmayan uçakları dillerine dolandı hepsi.

Sanki yangınlara müdahale edilmiyormuş gibi yaparak siyasi malzeme üretme derdindeler.

Halbuki devlet, yangınlara 45 helikopter, 13 uçak, 9 İHA, 708 arazöz ve su tankeri, 120 iş makinası ve 5 bine yakın personelle müdahale ediyor yangına.