M. Yalçýn Yýlmaz
M. Yalçýn Yýlmaz
Tüm Yazýlarý

Devlet hafýzasý ve Türk kapýsý Nahçývan

1918 yýlýnýn Eylül ayýnda Nuri Paþa büyük mücadelelerle Nahçývan ve Bakü'yü kurtarmýþtý. Ancak büyük savaþýn en zor günleriydi ve 30 Ekim 1918'de Mondros Ateþkes Antlaþmasý imzalandý. Ateþkes sonrasý çekilen Türk askerinin býraktýðý bazý silahlar Nahçývan halkýnýn Ermeni çetelerine karþý direniþini saðlamýþtý. Mütareke döneminde bölgede milli teþkilatlanmalar mevcuttu, Kars Ýslam Þurasý toplanmýþ ve yerel dinamikleri harekete geçirmiþti. Iðdýr merkezli ve Nahçývan'ý da kapsayan Aras Türk Hükumeti Kasým ayýnýn ilk günlerinde kurulmuþtu.

Milli mücadele günlerinde elviye-i selâse (Kars, Ardahan, Batum) ile birlikte Nahçývan vatan topraðýdýr vurgusu her fýrsatta yapýlýyordu. Nisan 1920 tarihinden itibaren resmen Sovyet Rusya'nýn siyasi, askeri iþgal ve kontrolü altýnda olan Azerbaycan'ýn bir daha baský ile Nahçývan'ý Ermenistan'a terk etmesini önlemek için, Türk Heyeti 16 Mart 1921 tarihinde imzalanan Moskova Antlaþmasý'nýn 3. maddesine önemli bir ifade koydurmayý baþardý. Bu ifadeye göre; Azerbaycan, Nahçývan'ýn himaye hakkýný üçüncü bir devlete terk etmemek þartý ile üzerine almýþtý. Eðer Azerbaycan Nahçývan'ý Ermenistan'a veya Rusya'ya terk ederse; böyle bir durumda da Türkiye'ye müdahale hakký doðuyordu. Türkiye, Azerbaycan'ý Nahçývan'ýn himayesini býrakmýþ kabul edecekti. TBMM Hükümeti adýna Moskova'ya Sovyet Rusya Hükümeti ile görüþmeye giden Yusuf Kemal Bey'e, Mustafa Kemal Paþa tarafýndan özellikle Nahçývan'ýn 'Türk Kapýsý' olduðu hatýrlatýlarak ona göre davranýlmasý istenmiþti. (Bkz. Esin Derinsu, Milli Mücadelede Elviye-i Selâse ve Nahcivan)

Hafýza-yý beþer nisyan ile maluldür. Ancak devletlerin hafýzasý insan hafýzasý gibi deðildir. 2. Karabað savaþý 100 yýl öncesine götürdü bizi. Nahçývan'ýn kritik coðrafi konumu ve Nahçývan-Azerbaycan koridoru bu savaþýn en can alýcý noktasýydý. Asya ve Avrupa arasýndaki orta koridorun önemli ana arteri olacak bu güzergâh Zengezur koridoru diye anýlacak.

Türkiye iç kamuoyunda yeterince anlaþýlamayan Nahçývan Zengezur koridoru hem karayolu hem demiryolu iþlevine sahip. Dilucu sýnýr kapýsý Ordubad arasýndaki güzergâh Zengezur'dan geçerek Ermenistan'ý da dünya sistemine dahil edecek bir yapýda. Türkiye-Azerbaycan arasýnda kesintisiz ulaþým saðlayacak koridor, Türkiye-Rusya arasýnda da önemli bir ulaþým ve taþýmacýlýk alternatifi saðlayacak. Trabzon limanýný da canlandýracak koridor, pandemi döneminde aksayan lojistik sýkýntýsý navlun fiyatlarýnýn artýþý nedeniyle alternatif yollarýn önemini gösteriyor.

Hazar'ýn batý kýyýsýnda Azerbaycan ve Doðu kýyýsýnda bulunan Kazakistan ve Türkmenistan enerji kaynaklarý ve yükselen ekonomileriyle Türk Konseyi'nin önemli ülkeleri olarak karþýmýza çýkýyor. Mevcut jeopolitik eksende Nahçývan için Türk Kapýsý diyen Mustafa Kemal Paþa bu kapýnýn bir gün açýlacaðýný hesap etmiþti. Devletin hafýzasý bu kapýyý hiç unutmadý ve koþullar elverdikten sonra 1990'lardan itibaren iki millet bir devlet söylemini diri tuttu. Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn Karabað savaþýndan uzun yýllar önce Ýlham Aliyev'le birlikte geliþtirdiði strateji bölgede yalnýzca sert güç kullanýmý deðildi.

Deðiþen dünyada bölgesel refah ve enerji koridorlarý Türkiye'yi cazibe merkezi haline getirmiþ ve Güney Kafkasya'da Azerbaycan ve Gürcistan dünya sistemine bu koridorlar üzerinden dâhil olmuþlardý. Ermenistan ise ekonomik yönden sýkýþmýþ ve haksýz yere iþgal ettiði topraklar yüzünden dünya sisteminden soyutlanmýþtý. Bu savaþ sayesinde iki vesayet merkezinden kurtulmuþ oldu: Birincisi Fransa ve ABD merkezli diaspora baskýsý, ikincisi ise Karabað'daki mafyöz klan yapý.

Güney Kafkasya'da yaþananlar devlet hafýzasýna baðlýlýk ve Erdoðan'ýn yapýcý iliþkileri sayesinde gerçekleþiyor. Þüphesiz Erdoðan-Putin diyaloðu Suriye-Güney Kafkasya-Kýrým gibi farklý meselelerde farklý tutumlar içeren dosyalarda düðümlense de çözümün reel politik düzlemde gerçekleþmesi fikri her iki lideri de güçlü kýlýyor.

Türkiye güçlü bir NATO üyesi olarak bölgesel çýkarlarý önceleyip bölgeye barýþ getirecek adýmlar atmýþ ve altýlý platform önerisini gündeme getirmiþti. Pekin-Londra arasýndaki ticaret yolunun da önemli akslarýndan biri olan bölgede istikrar ve barýþ atmosferinden herkesin kazançlý çýkmasý mümkün. Türk Kapýsý Nahçývan'ýn gündemde olduðu bu süreçte Ýran'ýn yaþadýðý sancýlý tutum ise baþlý baþýna bir konu. Afganistan-Körfez-Hazar denkleminde sýkýþan Tahran olup bitenlerden pek de hoþnut deðil. Irak ve Suriye'de izlediði politikalarýn ardýndan Hazar havzasýnda oyun dýþý kalmanýn verdiði öfkeyle agresif bir tutum sergiliyor. Ýran dýþ cephelerde harcadýðý enerjiyi reform siyasetine aktararak bölge barýþýna daha çok katký saðlayabilir. Bu seçenek için henüz geç deðil.