Siz bu satýrlarý okurken biz, Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn Rusya Devlet Baþkaný Putin ve Ýran Cumhurbaþkaný Ruhani ile yapacaðý önemli zirveyi izlemek üzere Soçi’de olacaðýz.
Türkiye’nin Rusya temaslarý, Amerika’yý her zaman yakýndan ilgilendirmiþtir ama Norveç’teki NATO skandalýndan sonra gerçekleþen bu zirve sanýrým çok daha yakýndan izleniyor.
Hele önce Putin-Esad görüþmesi ve üç ülkenin genelkurmay baþkanlarýnýn zirve yapmasý Amerika’yý meraktan çýldýrtmýþtýr.
***
Bizi korumasý için üye olduðumuz NATO, bizim için sadece problem kaynaðý olmuþ.
Gönderdiðimiz “seçme” kurmaylarýn nasýl birer “millet düþmaný”na dönüþtürüldüðünü iki hafta önceki yazýmda dile getirmiþ, “Bu darbeci imalathanesine artýk asker göndermeyelim” demiþtim.
Çünkü “son dönem mezunlarý” 15 Temmuz’da baþarýlý olamayýnca (!) sahaya kendileri indi. Hatta o satýrlarýn yazýldýðý günlerde Girit’te icra edilen tatbikatta “Doðudaki düþman” olarak Türkiye’yi hedefe koymuþlardý.
Ama skandalý, manþetine taþýyan Star’dan baþka kimse fark etmedi.
Beklediði tepkiyi göremeyen NATO da ayný tahriki daha agresif bir yöntemle Norveç’te tekrarlandý.
Son skandalýn iki FETÖ’cüye yüklenmesi ve özür dilenmesi tamamen aldatmacadýr.
Gerçekten uyumuþlarsa durum daha vahimdir.
Zira bu kurum, bu kadar kolay sabote edilebiliyorsa yarýn, bir baþka FETÖ haini, füzeleri Türkiye’ye kilitlerse ne olacak?
Ayrýca, onlara yýllardýr “Akrepleri beslemeyin, sizi de sokar” dedik ama “Onlar bizim mesai arkadaþlarýmýz” deyip darbecileri kucakladýlar.
Onun için bu özürlerin hiçbir anlamý yok.
NATO’cular da NATO’yu kýnýyor!
Gelelim tepkilere…
Türkiye’yi dýþarda; bulduðu herkese þikayet eden, 15 Temmuz’da bile dik duramayan Kýlýçdaroðlu bu skandalý þiddetle kýnadý, “Türkiye’nin yöneticilerine kimse hakaret edemez” dedi.
HDP’liler hatta NATO’nun Türkiye temsilcisi Meral Akþener bile NATO’yu kýnadý!
Bir kere bu tepkiler samimi ise çok çirkin bir samimiyetsizlik anlamýna gelir.
Zira o kýnadýklarý çevreler þimdiye kadar Cumhurbaþkaný Erdoðan’a her çirkinliði yaptýlar, tehdit ettiler, öldürene ödüller vadettiler ama hiç sesleri çýkmadý.
Bu nasýl bir samimiyetsizliktir?
1. Cumhurbaþkaný Türkiye’yi temsil ediyor da 12. Cumhurbaþkaný etmiyor mu?
Bu nasýl bir ikiyüzlülük ki, Atatürk’e yapýlan saygýsýzlýða güya tepki gösterenler, Erdoðan’a yapýlan saygýsýzlýðý “iç politika malzemesi” olarak deðerlendiriyor, maðduru suçluyor.
NATO’ya tepkileri de hormonludur. Bu göstermelik tepki ile batýnýn Türkiye’yi tahrik çabalarýna destek veriyorlar.
Bu rüzgar NATO’ya yarar
Tek kriteri Türkiye’nin ve Türk milletinin menfaatlerini korumak olan bizler NATO’nun, baþýndan bu yana Türkiye için hayýr soluk solumadýðýný söylüyoruz.
Türkiye’yi saldýrýlardan korumasý gereken bu örgütün teröristlere müttefiklik yaptýðýný, iliþkilerimizi bu gerçekler ýþýðýnda yeniden gözden geçirmemiz gerektiðini dile getiriyoruz.
Ama son günlerde farklý bir rüzgar esmeye baþladý.
Bu sýralý skandallarýn bireysel hatalardan ibaret olmasý mümkün deðil.
Rusya ile iþbirliði yapmamýzdan, S-400’leri almamýzdan aþýrý rahatsýz olan ABD ve NATO’nun, bu tahriklerle Türkiye’yi bir yere sürüklemeye çalýþtýðý kanaatindeyim.
Düne kadar Erdoðan’a düþmanlýk için NATO avukatlýðý yapan çevrelerin bugün birden bire tepki göstermesinin de o sürüklemeye destek verdiðini düþünüyorum.
Artýk Amerika’nýn tehdit gücü olmaktan baþka bir fonksiyonu kalmayan NATO’dan bize hiçbir fayda gelmeyeceðine inanýyorum.
Ama son günlerde oluþturulan “NATO’ya hayýr” rüzgarý, NATO’nun yelkenlerini doldurmaktan baþka bir iþe yaramayacaktýr.
Bu çevreler, bu tepkilerinde samimi iseler, ülkeyi yönetenlerin; NATO içerisindeki Türkiye’nin milli menfaatlerini koruma çabalarýna destek versin.