Direklere rağmen

Fenerbahçe’nin eksiğiyle Galatasaray’ın eksiği aynı. Bire birde adam geçip takımı hücuma kaldıracak futbolcuları yok. Böyle bir futbolcu olsaydı, her iki takımda da, G.Saray, Real’e gol atmadan dönmezdi. F.Bahçe de, öne geçmek için penaltı beklemezdi.

Gerçi Fenerbahçe dün gece çok şanssızdı. İki topu gol olacakken direkten döndü. Sow ve Meireles’in iki müthiş şutunu da kaleci aynı güzellikte kurtardı.

Lazio; 10 kişi kalıncaya kadar, “İkinci yarıda Klose’yi de oyuna sokarak maçı kazanabilir” düşüncesi vardı herkeste. Ama 10 kişi kalınca, Fenerbahçe moral buldu. Ve bu moralle de Lazio’nun üzerine gitmeye başladı.

Hakem, gerçekten bir Avrupa maçında ilk kez böylesine tarafsız, böylesine iyiydi. Verdiği penaltıda haklıydı. Çizgi hakeminin verdiği penaltı kararı, yüzde 100 doğruydu. Norveçli hakem, Real Madrid karşısında Galatasaray’ın iki penaltısını görmezden gelirken; dünkü çizgi hakemi karşılaşmada görevini tam yaptı. Hakem gösterdiği kırmızı kartta da haklıydı.

İtalyanlar’ın bir özelliği var. Savunma yapmayı iyi biliyorlar. Savunmaya forvetten başlıyor ve aktif savunma yapıyorlar. Bunu bizlerin de öğrenmesi gerekiyor. Örneğin Galatasaray savunma dendi mi 10 kişiyle geriye yaslanıyor. Ve sonunda golü yiyor.

Fenerbahçe’de sahanın en iyisi Gökhan’dı. İki kez adam eksilterek ileri çıktı, ikisinde de Lazio savunmasını çok güç durumda bıraktı.

Raul Meireles, Fenerbahçe’ye geldiğinden bu yana belki de en iyi maçını oynadı. Bir topu direkten döndü bir topunu da kaleci çok güzel kurtardı.

Kuyt’ın biraz daha şut çalışması gerekiyor. Tek şutu kaleyi tutmadı ama, durdu durdu en önemli anda golünü attı.

Fenerbahçe bu maçı 2-0 kazandı. Bu skor tur için yeterli olabilir.  Roma’da oynanacak rövanş maçı seyircisiz de olsa; herhalde Lazio maça Klose ile başlayacaktır; bu kadar da savunmaya önem vermeyip gol arayacaktır.