11 Eylül 2001 saldýrýlarýndan sonra Batý dünyasý Ortadoðu petrolüne baðýmlý olmanýn siyasi açýdan riskli olduðuna karar verdi ve enerji kaynaklarýný çeþitlendirme yönünde adýmlar attý. Özellikle ABD, kaya gazý üretimine verdiði aðýrlýkla hem doðalgaz fiyatlarýný ucuzlattý, hem de % 20’ye yaklaþan dýþa baðýmlýlýðýný neredeyse sýfýrladý. Ayrýca ABD’nin Ortadoðu petrollerine olan baðýmlýlýðýnýn da kayda deðer bir þekilde düþtüðünü görüyoruz.
En son Ukrayna Krizi, Rus gazýna olan baðýmlýlýðýn en az Ortadoðu’ya baðýmlýlýk kadar riskli olduðunu Batý’ya gösterdi. Geçmiþte gazý siyasi bir silah gibi kullanmamaya büyük önem veren Rusya’nýn Kýrým ve Ukrayna krizlerindeki tutumu ABD ve AB’yi enerji baðýmlýlýðýný bir kez daha düþünmeye zorladý.
***
Avrupa Birliði (AB) ülkeleri tükettikleri doðalgazýn % 30’dan fazlasýný Rusya’dan alýyor. Ham petrolde de oran hemen hemen ayný. AB söz konusu oranlarý uzun süredir azaltmaya çalýþýyor. Bundan 10 yýl önce Rus doðalgazýnýn AB pazarlarýndaki payý % 45 iken bugün oran % 30’lara düþmüþ durumda.
AB’de Rus gazýný miktar olarak en çok kullanan ülkeler Almanya ve Ýtalya. Ancak oran olarak aldýðýmýzda Estonya, Litvanya, Bulgaristan ve Slovakya gibi ülkeler neredeyse % 100 oranýnda Rus gazýna baðýmlý. Komþumuz Yunanistan’da da bu oran % 76. Almanya’da ise oran % 36 civarýnda.
Türkiye’nin Rus gazýna baðýmlýlýðý % 60’ý aþarken, Ukrayna kullandýðý gazýn üçte ikiden fazlasýný Rusya’dan alýyor. Hal böyle olunca Rusya, Karadeniz ve Doðu Avrupa siyasetinde her olaya Batý’nýn önünde baþlamýþ oluyor. Bu nedenle özellikle ABD, AB’nin ve bölge ülkelerinin Rusya’ya enerji baðýmlýlýðýný azaltmayý öncelikli hedef haline getirdi. Hatta bugünlerde Türkiye, Ukrayna ve AB’ye Amerikan doðalgazýný ihraç ederek Rusya’ya baðýmlýlýðý azaltma formülü üzerinde bile duruluyor.
***
Þüphesiz ABD’den ithal edilecek enerjinin bölgeye etkisi çok sýnýrlý olacaktýr. Aslýna bakarsanýz böylesine fantezi formüllerden çok daha gerçekçi kaynaklarla Rusya’yý bölgede dengelemek mümkün. Azerbaycan, diðer Hazar kaynaklarý, Ýran, Basra Körfezi, Kuzey Irak (Kürt) ve Kuzey Afrika kaynaklarýyla Rusya’yý dengelemek akla ilk gelen çareler. Nihayetinde bölgemiz tam bir enerji okyanusu üzerinde oturuyor.
Bu baðlamda Ukrayna Krizi, Türkiye için de bir þans olabilir. Türkiye, çözmekte zorlandýðý Kuzey Irak petrolleri sorununu son krizden yararlanarak çözebilir, bu konuda Amerikan desteðini almayý deneyebilir. Ayný þekilde Azerbaycan petrol ve gazýnýn Batý’ya sevkinde ABD ve AB desteðinin arttýrýlmasý için de gayret gösterilebilir.
Bu konuda en karmaþýk olaný ise Doðu Akdeniz enerji kaynaklarýnýn Avrupa’ya ulaþtýrýlmasý. Türkiye, Kýbrýs, Ýsrail ve Mýsýr arasýnda yer alan bölgede zengin kaynaklarýn olduðu anlaþýlýyor. Ancak burada Kýbrýs sorunu ve Ýsrail ile Türkiye arasýndaki anlaþmazlýklar bu kaynaklarýn Batý’ya nakline engel oluyor. Görünen o ki ABD, sorunun halli için asýrlýk Kýbrýs sorununu çözmeye bile razý.
Elbette tüm bunlarý söylerken her þeyin çok kolay olacaðýný iddia etmiyoruz, sadece Ukrayna’da ABD’nin içine düþtüðü durumun Türkiye’ye ummadýðý bir noktada katký verebileceðini hatýrlatýyoruz.