‘Dörtyüzbinini öldürmek lazım’

Darbe mahkemelerinden adalet beklenmez. Darbecilerin iradesi mahkeme kararına dönüşür. 

Yassıada’da mahkeme başkanının, “Sizi buraya tıkan irade böyle istiyor” itirafı meşhurdur.

Adnan Menderes hukukun gereği olarak değil darbecilerin isteği ve muhaliflerinin nefreti neticesinde idam edilmiştir.

Menderes’e 29 yıl sonra itibarı iade edilmiş devlet töreniyle anıt mezara taşınmıştır.

***

Mısır devrimi sonrası seçilen Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi bir sene sonra General Sisi tarafından bir darbe ile azledilmiş ve tıpkı Menderes gibi ona da darbe mahkemesi, idam cezası vermiştir.

Sadece ona değil seçilmiş çok sayıda insana toplu idam cezaları verilmiştir.

İdam gerekçesi tamamıyla siyasidir. Mursi ve arkadaşlarına duyulan kin ve nefret darbe mahkemelerinde idam hükmüne dönüşmüştür.

***

Demokrasi, özgürlükler ve insan hakları edebiyatını dilinden bırakmayan batı dünyası, Mısır’daki darbe yönetimine baskı uygulayacağı yerde darbecilere meşruiyet kazandıracak adımlar atmışlardır.

Türkiye’den başka darbeye darbe diyen çıkmamıştır!

Başta Obama olmak üzere darbeci Sisi’yi BM Genel Kurulu’na bile kabul edip onunla kucaklaşmaktan çekinmemişlerdir.

Bundan cesaret alan darbeciler işi iyice çığırından çıkarmışlar ve özellikle Müslüman Kardeşler hakkında barbarlara rahmet okutacak uygulamalarına devam etmişlerdir/etmektedirler.

***

En son örnek Ahmet Zend isimli bakandır.

Ahmet Zend, Mısır’ın 20 Mayıs 2015’ten bu yana adalet bakanı.

Sada’l beled isimli TV’ye konuşan ZendMuhammed Mursi ve diğer idam mahkumu İhvan yöneticilerinin infazlarını yapacağına dair yemin ediyor. “Mısır kimseden korkmaz geri adım atmayacağız” diyor.

Daha da iler gidiyor, İhvan yöneticileri idam edilmezse bakanlıktan istifa edeceğini söylüyor!

***

Evet bu ifadeler bir adalet bakanına ait.

Kin, öfke ve nefret adamda zirve yapmış.

Yerinde duramıyor, aynı programda “Müslüman Kardeşler’den en az 400 bin kişi öldürmek lazım!” diyor.

***

Adalet bakanı sıfatı taşıyan bu zatın zihniyeti tabiî ki DAİŞ’ten daha farklı değil.

Uluslararası toplumun DAİŞ ile mücadele ettiği kadar bu kafalarla da mücadele etmesi gerekir.

Adalet, hukuk, hukukun üstünlüğü demesi gereken bir bakanın yüz binlerce insanı katletmekten bahsetmesine çağdaş dünyadan henüz bir tepki yok!