Geçen ay silahlý Suriyeliler Þam’a saldýrýnca orta yaþlý, gözlüklü ve öfkeli bir adam devlet televizyonuna çýkýp Suriye’nin “düþmanlarýna” sert bir mesaj verdi.
“Buna son savaþ diyorlar” diye kükredi. “Evet, katýlýyorum, bu son savaþ ve onlar kaybedecekler!” Suriyeliler rejimin sesini böyle açýk sözlü duymaya kesinlikle alýþkýn deðildiler; týpký devletin medya iþlerinin baþýna yeni getirilen sert tip Omran Zoubi’nin sesini duymaya alýþkýn olmadýklarý gibi. Suriye baþkaný Beþar Esad onu Suriye devlet televizyonunu güvenilir bir bilgi kaynaðýna döndürmek amacýyla Enformasyon Bakaný olarak atadý.
Baþkent sokaklarýnda savaþarak ilerleyen Suriye askerlerini mi izlemek istiyorsunuz? Devlet televizyonunu açýn. Devlet ordusunun fedakârlýklarýna þahit olmak mý istiyorsunuz? Mesela aðýr yaralý bir Suriye askeri Halep’in dar bir sokaðýnda yerde yatýyor; iki arkadaþý yaralarýndan akan kaný durdurmaya çalýþýyorlar. Tek yapmanýz gereken batýlý meslektaþlarý gibi mavi bir kask ile üzerinde “press” yazan kurþungeçirmez yelek giymiþ genç bir gazeteciye kulak vermek. Halep sokaklarýndan devletin olmayan (ama pek Esad karþýtý da olmayan) Dunia televizyonuna anlýk bilgileri mikrofonuna baðýrarak geçiyor.
***
Suriyeliler ve Þam yönetiminde az rastlanan tipte ciddi bir siyasi analist olan Zoubi CNN ile El Cezire’den çok þey öðrendiler. Zoubi, hep Doðrularýn Tapýnaðý dediðim o binada bana “Ben özgürlüðe ve açýklýða inananlardan biriyim” diye konuþuyor. Ahmet Ýskender Ahmet ve Muhammet Salman (“serseri” gazetecileri affetmiþ ama beyin kanserinden ölmüþ gaddar bir enformasyon bakaný ve eðer güveniyorsa basýna yardýmcý eden ama sonu ev hapsi olmuþ hafif dindar bir adam) zamanlarýnda “gerçek” denen þeyi Suriyelilerin katlanmak zorunda olduklarý baþarýlý beþ yýllýk planlar arasýnda bulmak zordu.
Ancak Suriye’nin en karanlýk dönemini yaþadýðýmýz þu günlerde gerçeðin bir bölümü su yüzüne çýktý. Ýki gece önce Beþar Esad aylardýr gerçekleþen en önemli röportajýný verdi. Özel kanal Dunia’ya savaþmaya devam edeceðini söyledi; Suriye’nin kontrolü için mücadelenin bitmesine daha çok vardý. Havaya uçan araçlar, parçalanmýþ insanlar, kurbanlarýn çýðlýklarý akþam haberlerinin artýk alýþýlmýþ konularý. Dunia mensubu bir gazeteci, Daraya katliamý sonrasýnda aðýr yaralanmýþ bir kadýnla röportaj yaparken saðlýk görevlilerinin onu hastaneye yetiþtirme çabalarýný geciktirmiþti. Suriyeli izleyiciler o kadar öfkelendiler ki, kanal sonradan o röportajý yayýn akýþýndan çýkarmak zorunda kaldý. Tipik olarak, batýlý bir uydu kanalý daha sonra bu sansürün toplu kýyýmlar konusunun Suriye açýsý hakkýnda þüphe uyandýrdýðýný iddia etti.
Zoubi “hiçbir þey gizlenemez” demekte ýsrar ediyor. “Hiçbir þeyi saklamanýn mazereti yok. Ýnsanlar artýk doðru bilgiye alýþtýlar. Artýk yapýlan sokakta ne olduðunu ekrana yansýtmak... Bugünlerde insanlarýn elinin altýnda çok fazla televizyon kanalý seçeneði var. Biz o seçeneklerden biri olmak istiyoruz. Ýnsanlarý El Cezire’yi izlemekten vazgeçirmeye çalýþmýyorum. Ama kendi kararlarýný vermeye yetkin olmalarýný istiyorum.”
El Cezire’yi epey bir hor görüyor; Amerika’nýn bir keresinde kanalýn gerçeði anlatmamasý üzerine ifade ettiði öfkenin ABD ile paylaþmýþ olduðu tek duygu olabileceðini söyledi.
Bakan, “Suriye muhalefetine Suriye televizyonuna çýkmalarý için açýk bir çaðrýda bulunuyorum” diyor. “Eski devirde kimin ekrana çýkacaðý konusunda bir veto vardý. Bu veto kaldýrýldý. Eski kurallara çok alýþmýþ bazý ‘zihniyetler’ olabilir - onlarý daha çok açýklýk ve özgürlüðe yöneltmek biraz zaman aldý.”
Zoubi diyor ki, televizyonun yalan söylemesi en kötü þeydir. “Bu yüzden yalancý bir medya istemiyoruz. Biz ve yabancý medya arasýndaki fark... Biz gerçeði söylüyoruz ama çirkin, sofistike olmayan bir þekilde - onlar yalanlarýný pazarlamakta çok iyiler.”
Bir yere kadar Lord Copper diyorum kendi kendime. Suriye devlet televizyonunu “Muhaberat” istihbarat servisinin yaptýðý iþkenceleri araþtýrýrken göremezsiniz, ya da Özgür Suriye Ordusu, tüm batýlý devletler ve bir sürü muhabirin kasti cinayet dediði, kendi askeri ateþ gücünün yarattýðý “sivil zayiat” ile de ilgilenmezler. Ama daha bu hafta, Suriye muhalefeti üzerine “özel haber” yapan CNN karabaþlýklý, silahlý adamlarý “aktivist” diye andý.
Devletin “tarafýnda” þu anda yedi televizyon kanalý var, bunlardan biri haber, bir diðeri ise drama kanalý. Arkadaþlarýmýn dediðine göre ikincisinin son aylarda cazibesini yitirmiþ. Haberlerde gerçeði varken kim canlandýrmayý ister ki zaten?