Dünyayý sarsan kitap...

Bir kitap dünyayý sarsabilir mi? Aslýnda Mart Ayý’ndan beri sarsýyor ama daha biz yeni yeni farkýna varýyoruz. Fransýz ekonomist Thomas Piketty’nin kitabýndan söz ediyorum. Adý çok sevimli ya da çok okunasý deðil, “21. Yüzyýlda Kapital” çok teknik bir isim ama içeriði öyle deðil. Kriz dönemlerinde bile zenginin daha zengin, fakirin daha fakir olmasýndan kaynaklanan dertleri ve çýkmasý muhtemel sorunlara iþaret ediyor kitap. 

Bilinmeyen bir nokta deðil bu, OECD raporlarý bile diyor ki, nüfusun yüzde 1’lik bir kesimi, vergi adaletinin en fazla saðlandýðý ülkelerde milli gelirden yüzde 70 oranýnda pay alýyor. Geriye yüzde 99 bir nüfus ve en fazla yüzde 30’luk bir gelir kalýyor. Piketty’nin kitabýnýn 
ilgi çekmesi, yok satmasý ve hatta 
Karl Marx’ýn Das Kapital’ine benzetilmesinin sebebi de bu.

***

Piketty’i aslýnda kapitalist sisteme kökten karþý çýkmýyor ama sistemin sorunsuz ilerlemesi için mutlaka düzenlemelere ihtiyaç olduðunun altýný çiziyor. Kurduðu güzel baðlantýlar var, mesela dünya savaþlarý öncesinde gelir daðýlýmlarýnýn bozulduðu ve savaþlarýn ardýndan daha düzgün hale geldiði gibi.... Meselelere sadece rakamlarla bakmak olmaz daha somut ve bireysel noktalara
gitmek lazým.

Örneðin günümüzün iþ hayatý sadece belirli eðitim ve meziyetlere sahip olanlara daha iyi bir yaþama kavuþma hayali sunuyor.Devlet dediðimiz mekanizmanýn da tam burada devreye girmesi gerekiyor. Daha iyi bir eðitim, daha iyi bir saðlýk sistemi, bireylere þimdiki zaman için olmasa bile bir sonraki kuþak için daha umutlu olma imkanýný sunuyor. Ýnsan hayatý için uzun bir süre olabilir bu ama toplumsal hayat deðiþimi için son derece kýsa bir süre bu. 

***

Peki devlet dediðimiz mekanizma daha iyi bir saðlýk ve daha iyi bir eðitim sistemini nasýl sunacak, bu iþi nasýl finanse edecek?

Ýþte vergi dediðimiz ve devletin egemenlik hakkýnýn en temel göstergesi burada devreye giriyor. Yani vergi sadece gelir daðýlýmý için deðil uzun vadede daha saðlýklý daha eðitimli bir toplumun da kapýlarýný açýyor. Oysa biz vergi listelerini bile siyasi tercihlerimizden yola çýkarak tartýþýyoruz. Kabul edilebilir bir tavýr deðil bu zira bahsettiðimiz gelecek sadece ayný siyasi görüþ mensuplarýnýn deðil herkesin geleceðini etkiliyor. 

***

Kiþisel geliþim kitaplarýnýn çok satmasý aslýnda tesadüf deðil insanlarýn benzer pozisyonda olanlarýn bir adým önüne geçme isteðidir.

Rekabet ortamýnda farklýlaþarak daha fazla para kazanmak bugünün en önemli kuralý. Ýnsan niye daha fazla para kazanmak ister peki? Daha iyi bir evde oturmak, daha iyi arabaya binmek, çocuklara daha iyi bir eðitim daha iyi bir saðlýk sistemi vesiare için. Oysa siyasi kamplardan baþlayan vergi tartýþmasýný doðru yere oturtabilsek farklýlaþma ihtiyacý duymadan da daha iyi noktalara varmak mümkün olacak.

Bu sadece bizim deðil tüm dünyanýn sorunu, sorun bizim vergileri bile gelire ya da gelir daðýlýmýna göre deðil siyaset üzerinden tartýþmamýz...