Þampiyonlar Ligi'ni durdurun inecek var! Sezon baþlamadan önce gönderilen birçok futbolcudan sonra Melo da gidince, Hamza "Elimizdeki kadro Þampiyonlar Ligi'ne yeter" buyurmuþtu. Hamza Hamzaoðlu ki; Þampiyonlar Ligi maçlarýmýzda oynamýþtý. Ama o günlerden sonra Þampiyonlar Ligi maçý seyretmediðinden eminim! Çünkü Þampiyonlar Ligi'nin ne olduðunu birazcýk bilen herhangi biri, bu kadronun yeterli olmayacaðýný da bilir.
Yönetim istedi istemedi tartýþmalarýna hiç gerek yok. Sen eðer bu takýmýn hocasýysan, Jem ve Bilal ile yetiniyorsan, söyleyecek tek lafýn olamaz. Anladýk... Yönetim futboldan anlamýyor. Ancak Hamza da anlamýyor! Yani iki anlamayan yan yana gelince, ortaya anlamsýz bir takým çýkýyor.
Dün Atletico Madrid karþýsýnda Galatasaray futbol mu oynadý; Yakan Top mu; Elim Sende mi; kimse anlayamadý. Galatasaray'ý ben hayatýmda bu kadar etkisiz, bu kadar çaresiz ve bu kadar acýklý bir durumda görmedim. Chelsea'ye, Real Madrid'e farklý yenildiði zamanlarda bile...
Allah'tan Mustafa Denizli Galatasaray ile her konuda anlaþmýþ. Yoksa, takýmýn bu halini gördükten sonra, "Ben ne yaptým yahu" diye isyan edebilirdi!
Býrakýn Galatasaray'ýn 2015 kadrosunda oynamayý; 1915 yýlýndaki Galatasaray'da bile forma bulamayacak oyuncular var. Bunlarýn kim olduðunu herkes biliyor, saymak anlamsýz. Ancak Galatasaray'ýn kulübesi de yok. Yani þunu çýkarýp yerine þunu koyacaðým demek gibi bir lüksü yok Sarý-Kýrmýzýlýlar'ýn.
Takýmý bu hale kim getirdi? Her þeyden önce Ünal Aysal'ýn baþarýlarýndan çekinen ve yýllardýr "Küçük olsun benim olsun" diyen, kulübü elinde tutmak isteyenler. Bunlarýn öteden beri derdi; Galatasaray'ýn yeterince kendi denetimlerinde olmamasý. Faruk Süren ya da Ünal Aysal gibi takýmý baþarýdan baþarýya koþturanlar; kendi önlerine geçecek diye her türlü tezgahý açar.
Galatasaray Ýstanbul'da Astana'yý yenerse, Avrupa Ligi'nde yoluna devam edecek. Ama nereye kadar?
