Duy da inanma

Ak Parti, 16. kuruluş yıldönümünü kutluyor. 14 Ağustos 2001 yılında kurulan Ak Parti, kuruluşunun üzerinden henüz 15 ay geçmeden tek başına iktidar olmuştu. Halkın 80 yıldır Kemalist tahakküme gösterdiği dipten mukavemet 2002 Genel Seçimleri’nde âdeta bir tsunamiye dönüşmüş ve Ak Parti dışındaki tüm partileri silip süpürmüştü.

Halk, geçtiğimiz 16 yıl boyunca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsında Ak Parti’yi iktidarda tuttu. Zorlu bir süreçti. Kemalistler, geçmişte de olduğu gibi 28 Şubat 1997’de Atatürk ilke ve inkılapları adına darbe yapmış, lâkin devirdikleri RefahYol hükûmetinin yerine ikâme ettikleri 2 koalisyon hükûmeti zamanında ülke, “Laiklik, Atatürk ilkeleri” diye diye memur maaşlarını ödeyemez hâle gelmişti! 1999 senesindeki büyük Gölcük depreminin ardından toplanan yardım paralarının akıbeti hâlâ meçhuldür!..

Bu ahval içinde Ak Parti iktidara geldi. Yalnız 28 Şubat cuntasının iktidarı paylaşmaya hiç niyeti yoktu. Cuntanın medya unsurlarından, dönemin Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök 3 Kasım 2002 genel seçimlerinin hemen ardından, “İyi ki ordu var” diye yazmıştı. Aynı Özkök, 2007 yılında Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt Genelkurmay’ın sitesinde muhtıra yayımlarken kendisi de, laik hayat tarzı için gerekirse silahlanıp dağa çıkmaktan bahsediyordu!..

Kemalist laik cephenin kanında vardı darbecilik. Türkiye Cumhuriyeti’nin kısa tarihine baktığımızda tüm darbeler, Müslüman Anadolu halkının ruh kökünü kurutmak için kurulmuş Cumhuriyet Halk Fırkası adlı şer ocağının bayrağındaki 6 ok uğruna yapılmıştı. Darbe yapanların hepsi de samimi Kemalist, ihlâslı laik eşhastandı.

***

Bu güruh, Hak ve halk düşmanı, kaldıkları lojmanlar dışındaki herkesi ezilecek böcek gören kibir kumkumalarıydı. Nasıl olsa devlet maaşlarını ödüyor, halkın bakkaldan 10 liraya aldığını onlar, ‘steril’ lojmanlarındaki kantinlerinden 1 liraya alıyorlardı. Bir ay maaşları kesilse sudan çıkmış balığa dönecek özneler halka ve halkın değerlerine kin ve nefretle bakıyorlardı.

Halkın parasıyla alınmış silâhları halka doğrultmakta bir an tereddüt etmediler. Darbe yapmak için de her anı kolladılar. Halkı sokağa dökmek için “Cumhuriyet” ve “Biz kaç kişiyiz” adını verdikleri mitingleri tertip ettiler. 28 Şubat darbesine giden süreçte olduğu gibi medyada bol bol laiklik edebiyatı yaptılar. Şimdi yine yapmaya başladıkları gibi…

16 yıllık Ak Parti iktidarı bir nevi darbecilerin heveslerinin kursaklarında kaldığı yarım darbeler tarihi de diyebiliriz. Zannediyorum hiçbir iktidar döneminde bu kadar sayıda darbe planlanmamıştır. Çeşitli sâiklerle akamete uğrayan darbe teşebbüslerini biliyoruz. Bir de duymadıklarımız!..

Kemalistler geçen 16 yılda darbe için toplantı üstüne toplantı yaparken Fethullahçı Terör Örgütü 15 Temmuz gecesi harekete geçti. Mâlûm, Hakk’ın inâyeti halkın dirayetiyle, darbeden öte bir işgal teşebbüsü püskürtüldü.

Müslüman Anadolu halkının muzafferiyetini kendilerine yamamaya çalışan Kemalist unsurlar, şâyet kendileri olmasaymış 15 Temmuz’da halk başarılı olamazmış! Mış mış da mış mış!.. Hani derler ya, duy da inama! Geçim kapıları darbe olan Kemalist unsurların darbe karşıtı ve engelleyicisi olduklarını nasıl inanalım!..

Darbe için her an fırsat kollayan Kemalist unsurlar, 15 Temmuz’da halk sokağa çıkmasaydı, kendi statükoları için FETÖ'cülerle ya savaşacaklardı veyahut ‘mâkul’ şartlarda anlaşacaklardı! Tahmin ediyorum Batı, Türkiye’deki kırmızı ve yeşil unsurlarını masaya oturtup ‘muâsır medeniyet’ yolunda kadeh...

Halkın sokağa çıkması her planı bozdu, elhamdülillah! FETÖ'cüler gibi Kemalistler de avuçlarını yaladılar!