Sekizinci sýnýf öðrencilerinin bu yýl TEOG'a girmeyeceði kesinleþmiþti. Yerine neyin ikame edileceði daha belirlenmeden sýnavýn kaldýrýlýyor olmasý epey eleþtiri konusu da oldu. Velisinden öðrencisine, eðitimcisinden yayýncýsýna tüm camianýn hazýrlýðýný TEOG'a göre yaptýðý düþünülürse okullar açýldýktan sonra deðiþikliðe gidilmesinin hoþnutsuzluða yol açmasý normaldi. Dahasý bu hýz, aceleye mi getirildi endiþesine yol açtý. Deðiþiklikten memnun olanlar dahi süreci biraz böyle deðerlendirdi.
Eðitim sistemi modellemeleri söz konusu olduðunda hepimizin söyleyecek sözü var. Deðiþmeyen tek þeyin deðiþim olduðu bir vasatta Zaytung'a baðlayan da olacaktýr, kendi ideolojik zaviyesinden ahkam kesen de, okulsuz toplumdan dem vuran da...
Þunu kabul edelim ama þöyle kesintisiz 10 yýl kullanacaðýmýz bir modeli neden hayata geçiremiyoruz sorusu haklý olmakla birlikte cevabý daha düne kadar paralel bir eðitim sistemi içinde yaþýyor olmamýzla yakýndan alakalý. Yani dershanelerin kaldýrýldýðý ve okulun merkeze alýndýðý 2013'ten sonraki süreci esas alarak deðerlendirme yapmak daha isabetli gözüküyor.
***
Yeni model, tüm öðrencileri puanýna göre yerleþtiren ve hemen hiçbir öðrencinin mahallesindeki okula gidemediði TEOG'a göre kesinlikle daha iyi.
Bakanlýk açýklamasýndaki "nitelikli okullar" ifadesinde de kýyamet kopartacak bir durum yok. Evet daha doðru bir kavramla açýklanabilirdi okullar arasýndaki fark ama son tahlilde ülkenin insan sermayesinde öne çýkacak öðrencileri alacak okullardan bahsediyoruz...
***
Okullar daha nitelikli olabilir de sýnavlar nitelikli öðrenciyi mi seçiyor o ayrý tabii...
En iyisi eðitim meselesini sýnav odaklý tartýþmaktan bir an evvel çýkmak.
Okul ve dersliklerin fizik koþullarýndaki iyileþtirmeyi (en çok bütçe ayrýlan bakanlýk MEB olmasýna raðmen bu konuda da hala eksikler var) eðitimcilerin eðitiminden öðrencilerin ülke ihtiyaçlarýna, yeteneklerine ve yeni nesil mesleklere göre donatýlmalarýný da kapsayacak þekilde eðitim sisteminin tamamýnda saðlamalýyýz; birinci dersimiz bu.
***
Merkezi sýnavlarýn kýsmi fýrsat eþitliði saðladýðý doðru ama ne yazýk ki hiçbir sistem bu anlamda mükemmel deðil. Sýnavlarýn müfredatý esas almasý ve dershanelerin aradan çýkmýþ olmasý okullarýn kalitesinde artýþa yol açýyor. Dört yýllýk tecrübe bunu gösteriyor.
Kalitenin yüzde yüz eþitlenmesi romantik bir beklenti bile deðil; hamaset olabilir ancak. Asýl olan kaliteyi yükseltmekte ýsrarcý bir eðitim politikasýnýn takipçisi olmak. ABD'de iyi okullarýn olduðu muhitlerde oturmak için ilave vergi ödemek gerekiyor.
Eðitim-öðretimde özel okul payýnýn çok az olduðu bir ülke Türkiye. Okuldan sonra çobanlýk yapan pýrlanta gibi çocuklarýmýz var merkezi sýnavlarda derece yapan. Onlarý bulup çýkartacak, onlarýn gayretlerini besleyecek mekanizmalar geliþtirmek gerek.
***
Hala spor ve sanatta belediyelerin Kültür ve spor merkezlerinin katkýlarýyla yol alýyoruz. Beden eðitimi dersinde matematik etüdü yapýlýyorsa sadece bu bile mevcut sistemi sorgulamak için yeterlidir. Nitelikli eðitimi merkezi sýnavda arayarak yapýyoruzdur belki de hatanýn büyüðünü.
Çocuklarýn mahallelerindeki okula gidemediði, dolayýsýyla mahalleden arkadaþ edinemediði bir model söz konusu. Eðitim sistemi ve mahalle kültürü, mahalle kültürü ve millet olma þuuru arasýnda iliþki kuramýyorsak boþa çabalarýz.
***
Hangi okullarýn sýnavla öðrenci alacaðý, sýnavla yerleþemeyen öðrencilerin gitmek istedikleri düz lise ya da imam hatip lisesinde kontenjan doluysa nereye nasýl yerleþebileceði gibi cevabý verilmemiþ sorular var daha.Yerleþtirmelerin kaosa ve öðrencilerde haksýzlýða uðradýðý duygusuna yol açmaksýzýn gerçekleþebilmesi için bu sorularýn titizlikle çalýþýlarak cevaplanmasý gerekiyor.