Bayramýn birinci günü Kasýmpaþa-Gaziantep maçý vardý.
Pozisyon, mücadele, bol gol, sahada futbol adýna güzel görüntüler...
Ama takýmlarýn 18 kiþilik kadrolarý ve teknik heyetler toplansa tribündeki seyirci sayýsýndan fazla bir sayýya ulaþacak.
Bu iþ böyle gitmez...
Seyirci olmadan oynanan maçlarý ekran baþýnda da izlemek zordur, o tür maçlarýn reytingi beklenenden düþük olur.
Bu iþ böyle devam ederse futbol naklen yayýn ihalesinde yýllýk 450 milyon dolarlýk rakamlarý görmek hayal olur.
Gecikmeksizin adým atýlmasý lazým, futbol S.O.S. veriyor...
***
Kasýmpaþa-Gaziantep maçýnda hakemlerin son anda kurtulduklarý rüzgardan devrilen pano meselesine gelince.
Ligin isim hakkýnýn deðeri karþýlýk bulsun diye konmuþ bir pano o.
Hem rüzgarýn gücünü görmek hem de stadyumlarýn mimarisini konuþmak adýna iyi bir fýrsat.
Kulaðýma gelen bilgilere göre Lig Tv stadyumlarýn zemin meselesini gündemine almýþ.
yayýncý kuruluþun iþi mi diyen olabilir, kulüplere devredilen stadyumlar yüzünden Federasyon’un da yaptýrým gücü sýnýrlý ya, bakalým iþin içinden nasýl çýkýlacak?
Potanýn Perileri yarý final maçýnda Ýspanya’ya yenildi.
Ellerine saðlýk, bize büyük heyecan ve gurur yaþattýlar.
Televizyon yazarýna ait olan kýsma da geleyim, ikinci periyotta oyundan çýkan perilerden birine kenardan yarýsý içilmiþ litrelik su þiþesi uzatýldý.
Allah, Allah bunun 33 cl olanlarýndan vermek ya da her oyuncu için kenarda bir matara bulundurmak çok mu zor, þaþýrdým doðrusu...
***
Bayram ekranýndan bir not daha...
Acemi kasap ve kaçan boða haberleri artýk rutin haline geldi.
Rutin demiþken eskiden bayram ekranlarý diye de bir rutinimiz vardý, þimdi kalmadý, kötü oldu bence...