Prof. Dr. Erdem YEŞİLADA
Prof. Dr. Erdem YEŞİLADA
Tüm Yazıları

El bileği ve kolunuzda ağrı şikayetiniz mi var?

Gece boyunca ve sabah uyandığınızda el ve bileklerde ağrı, şişkinlik ve kramplar; parmak uçlarında uyuşma, karıncalanma, güç kaybı; bilekten kola uzanan bölgede aralıklı olarak ani ve keskin ağrı gibi şikayetleriniz mi oluyor? Nedeni “karpal tünel sendromu” olabilir. Basit olarak, elin hareket ve duyusunu sağlayan median sinirin el bileğindeki kas ve kemikten oluşan tünel şeklindeki halkadan geçerken sıkışmasına bağlı ortaya çıkan nöropati olarak tanımlanabilir.

Aslında, halk arasında sert daktilo tuşlarına basmaya bağlı olarak sıklıkla görüldüğünden “sekreter hastalığı” ya da uzun sürelerle el işi yapan hanımlarda görülmesinden dolayı “hamarat hanım hastalığı” gibi adlarla anılmaktadır. Ayrıca parmaklarla güç uygulanan meslekler olan; masörler ya da piyano ve telli çalgıları çalan müzisyenlerde görülme riski yüksektir. Tabi günümüzde pek daktilo kalmadı, ama tablet, laptop ve masaüstü bilgisayar klavyeleri ve akıllı cep telefon tuşları var. Bunların tuşları belki daktilo kadar sert değil ama, yazı yazarken ya da maus kullanırken bileğin konumlanma durumuna bağlı olarak “karpal tünel sendromu” ya da parmaklarda görülen “tetik parmak” gelişimi riski çok daha fazla. Üstelik görülme sıklığı eskisine oranla çok daha yaygın; çünkü yaşlı-genç, kadın-erkek, işi gereği-eğlence için herkes bu cihazları yaygın bir şekilde uzun süreler kullanıyor. Kadınlarda ve diyabet ve artrit gibi hastalıklarda oluşma olasılığı daha da artmaktadır.

Öncelikle koruyucu olarak önerilen ergonomik desteklerin kullanılması ve egzersizlerin yapılması bu tip şikayetlerin ortaya çıkmasının önlenmesi bakımından önemli. Tedavi amacıyla ilk aşamada ilaç ve fizik tedavi uygulamaları, daha ileri aşamalarda ise cerrahi uygulamalar ile kılıfın açılması gibi seçenekler yer alıyor. Tabi steroidal (kortizon vb.) ve steroidal olmayan iltihap giderici ilaçların kullanılması ile mide-bağırsak sisteminde ortaya çıkabilecek riskleri ne derecede göz alabilirsiniz?

Yeni yayımlanan bir bilimsel ölçekte (randomize, plasebo-kontrollü, çift körlü, paralel, iki kollu) klinik çalışmanın sonuçları farklı doğal çözüm olanakları sunuyor.

Keten tohumu, tedavi edici özellikleri bakımından son yıllarda herkesin ilgisini çeken önemli bir bitki. Tohumlardan elde edilen yağın yağlı boyalarda seyreltici ve sertleşmeyi sağlayan “Bezir yağı” olduğunu biliyor muydunuz? Bezir yağı hava ile temas ettiğinde oksitlenerek kemikleşiyor. Bu suretle boyanın sabitleşmesini sağlıyor. Bu nedenle dahilen kullanılacak keten tohumu yağının havanın etkilerinden iyi bir şekilde korunması ve soğuk sıkım olması gerekiyor.   Yapılan araştırmalarda keten tohumu yağının iltihap giderici, ağrı giderici etkileri bulunduğu; kaşıntı, yara ve yanık gibi dermatolojik sorunlarda, artritte, meme kanserinde ve keratokonjunktivit gibi durumlarda etkili olabileceği bildiriliyor.

Çalışmada 18 ile 65 yaş arasında gönüllüler seçilmiş. Artritli, hamile ve daha önce bu amaçla ameliyat olanlar çalışmaya alınmamış. Elektrofizyolojik olarak elektromiyelografi ile orta ve hafif karpal tünel sendromu teşhisi konulan gönüllüler iki gruba ayrılarak deney grubuna keten tohumu yağı, plasebo (boş ilaç) grubuna ise benzer görünüşte parafin uygulanmış. Dört haftalık uygulama süresince gönüllülerin ağrılı bileğe günde iki defa, sabah ve akşamları, beş damla plasebo ya da keten tohumu yağı damlatılarak gün boyunca sağlık ürünü satılan yerlerde satılan bilek protezi ile desteklenmesi istenmiş. Uygulama süresi sonunda sonuçlar 64 keten tohumu yağı ve 68 boş ilaç (parafin) uygulanan gönüllüler üzerinde değerlendirilmiş. 

Süre sonunda yapılan bilimsel anketi (Boston Karpal Tünel Sorgulama Anketi) ile gönüllülerde şikayetler ve bilek/el işlevlerindeki değişim tespit edilmiş. Boş ilaç verilen grupla karşılaştırıldığında keten tohumu yağının bazı şikayetlerde belirgin bir iyileşme sağlayabildiği bildiriliyor. Araştırıcılar uygulama süresinin ve miktarın artırılması ile daha kapsamlı bir iyileşme sağlanabileceğini ileri sürüyor. Uygulama süresince hiç bir yan etki şikayeti bulunmaması diğer bir önemli husus. Kanımca denemeye değer.

Keten tohum yağı, iltihap giderici etkisi bilinen alfa linolenik asit (yüzde 55) bakımından zengindir. Dolayısıyla yağın etkisinde temel etkenin bu bileşene bağlı olabileceği düşünülebilir.