Bazı programcılar yayınlarında tartışma olmasına bayılıyorlar. Olabilir, kimileri için nasıl alırsan al ama reyting al inanışının bir sonucu bu.
Diyebilirler ki, “Derdimiz reyting değil biz her fikre ekranı açmaya çalışıyoruz” Kazın ayağı çok öyle değil aslında... Siyasetçilerle gazetecileri fikir bazında karşı karşıya getirdiğin zaman ortaya çıkan manzara bir garip oluyor.
Bir futbol programında sahada yaşananları hem futbolcular hem de gözlemcilerle aynı anda konuşmuyorsan siyaseti de aynı anda konuşamazsın.
Derdin tartışma ve reyting değilse her partiden temsilcileri belirli bir süre alır ve ekranını her fikre açmış olursun. Ama elma ve armutlarla konu tartışmaya başladığın zaman iş şirazesinden çıkıyor.
Aslında muhalefet milletvekillerinin davet aldıkları programlarda diğer konukların dağılımına bakmaları lazım. Ama bunu yapmak yerine ekranda olmak için koşa koşa gidiyorlar ve sonra aksi fikirdeki gazetecilere “sen kim adına konuşuyorsun?” diye garip bir sorgulamaya girişiyorlar. Böyle bir sorgulama son derece haksız.
Gazeteciler bir fikri savunabilir ya da başka bir fikre karşı olma hakkına sahiptirler. Eğer ortamdan kaynaklanan bir sorgulamada bulunmak istersen hedef karşındaki gazeteci değil sizi aynı stüdyoda buluşturan program sahibine yönelik olmalı.
Aslına bakacak olursanız yayında bu tür sorgulamalara girişmenin en büyük zararı sorgulamada bulunana çıkıyor.
Ne zaman böyle bir sorgulamaya şahit olsam “Kardeşim yayın öncesi aklın neredeydi, aynı yayına çıkacağın adamın fikri belli zikri belli, niye şimdi su koyuyorsun” duygusu geçiyor bana.
İyi fikir...
Digiturk, Oscar ödülü kazanmış filmler için özel bir uygulama başlattı. 1-23 Şubat tarihleri arasında tam 125 film yayınlayacaklar.
Bazı filmler vardır insan seyretse bile bir süre sonra ekranda gördüğünde durur, tekrar seyreder.
Oscar ödülü kazanmış filmlerin çoğu tam da bu tanımlaya uyan filmlerdir. Kısa bir süre için bile olsa, ekranda değişik şeyler bulmak isteyenler ve film seyretmeyi sevenler için iyi bir seçenek bu uygulama.
Ekranda sinema bir keyiftir özellikle de kış mevsiminde. Her kanal her zaman çok iyi filmler yayınlayamaz zira filmler paketler halinde satılır ve iyi bir filmi yayınlamak için mutlaka çok başarılı olmamış filmlerden de satın almanız gerekir. Yani bir kanal ya da platform üst üste 15 iyi film yayınlamak için yaklaşık 300 filmin gösterim hakkını satın almak zorunda kalır ki bu da ciddi bir maliyettir.
O yüzden Digiturk’un Oscar ödülü kazanmış filmleri yayınlama projesi çok hoşuma gitti...
