Emperyal-þeytani güçlerce, Müslüman dünyasýna salýnan bir ‘kuduz fino'..

Emperyal güçlerce dünyaya 'uluslararasý hukuk' diye dayatýlan kurallar manzumesine bile asla aldýrmayan ve hatta kendisi için tehlike olarak gördüðü her þeyi yok etmek hakkýnýn hoþ karþýlandýðý Siyonist Ýsrail rejimine bütün cinayet yollarýnýn olabildiðince açýldýðý bir dünya düzeni..

Sadece Gazze'yi, Batý Þeria'yý deðil, bütünüyle Filistin Müslüman topraklarýný 1948'den beri 76 yýldýr gasp ve iþgal eden Siyonist Ýsrail rejimi, kendisi için, kendi inanç kaynaklarýna dayanarak, 'ayak bastýklarý her yeri, kendilerine 'Tanrý' tarafýndan bahþedilmiþ topraklar' olarak bilen ve sýnýrlarý net olmayan bir devlet anlayýþýyla hoþ görülüyor, BM Güvenlik Konseyi'nin '5'li Çete'since..

Þimdi, Siyonist rejim, Lübnan devletinin baþkenti Beyrut'u týpký Gazze gibi, yerle bir etmeye giriþmiþ bulunuyor.. Yarýnlarda sýranýn Þam'a da geleceðini açýkça telaffuz ediyorlar. Ki, dilediði zaman, Þam'ý zaten bombardýman ediyordu. (Beþþar Esed ise, Baþkan Erdoðan'ýn, 'Tehlike sizi de kuþatacak.. Gel, aradaki soðukluk konularýný görüþelim..' manasýndaki çaðrýlarýna hâlâ cevap vermiyor. Halbuki, Suriye bugün, kendileriyle ortak coðrafi sýnýrlarý olmayan Amerika'nýn, Fýrat'ýn doðusunda; Rusya'nýn, Fýrat'ýn batýsýnda, Þam ve civarýnda ise Ýran'ýn kontrolünde.. Kendisiyle 910 km. ortak sýnýrý olan Türkiye ise, terör odaklarýnýn faaliyetlerini etkisiz hale getirmek için bulunduðu sýnýr bölgesindeyken, Esed rejimi, sadece Türkiye'nin çekilmesini istiyor.)

*

Lübnan'ý Fransýz emperyalizminin ve kültürünün Ortadoðu'daki 'iskele baþý' olarak gören Fransa Cumhurbaþkaný Emmanuel Macron, geçen hafta, 'Ýsrail'e silah sevkinin kontrol altýna alýnmasýný' dile getirir- getirmez, Netanyahu'dan bir azar yiyip, 'Biz burada bir medeniyet savaþý veriyoruz, sen ise neler söylüyorsun; yazýklar olsun..' sözlerini iþitince, hemen çark etti ve 'Yanlýþ anlaþýldým, affederseniz..' deme gereðini duydu..

Ama meselenin özü, tekrarlayalým, Müslüman coðrafyalarýnýn kalpgâhý mesabesinde olan bu coðrafyaya bir zehirli hançer olarak saplanmasý planýnda gizlidir. Ki, bunu, 1 yýl önce bugünlerde, 'Aksa Tufaný' karþýsýnda periþan olan Siyonist Ýsrail rejiminin yanýnda olduklarýný göstermek için, hemen yüzlerce bombardýman uçaklarý ve en geliþmiþ silahlarla dolu iki uçak gemisiyle Doðu Akdeniz'e gelen Amerikan Baþkaný Biden, 'Burada, Ýsrail adýnda bir devlet kurulmuþ olmasaydý bile, biz Batý Dünyasý olarak burada böyle bir devleti yine kurardýk..' diyerek en net þekilde söylemiþti..

Müslüman dünyasýnýn 800-900 sene öncelerde Moðol Ýstilasý'yla baþtan baþa çiðnenen ve sonra de Haçlý Seferleri'yle periþan edilmek istenen ve kendilerinin düþman kutbu olarak gördükleri Ýslam Milleti'ni bir daha ayaða kalkamaz hale getirmek umuyla yapýlan nice savaþlardan sonra, Ýkinci Dünya Savaþý'nýn galip devletleri, Yahudilerin 2 bin yýldýr devletsiz olduklarýna daha fazla tahammül edemeyeceklerini' söyleyerek, Siyonist Yahudileri bir devlete kavuþturmak fikrinde birleþmiþlerdir.

Bu günlerde, eski Amerikan Baþkaný -belki, 25 gün sonra yeniden Baþkan seçilecek olan- Trump'ýn, Gazze için, 'Doðu Akdeniz'de, Monaco gibi, yeni bir merkez'in (yani uluslararasý kumar ve eðlence merkezi oluþturulmasý'; evet, 'Ýslami Mukavemet Hareketi' (HAMAS'ýn) merkezinin bir 'uluslararasý fesat yuvasý' haline getirilmesini ifade etmesi; Ýsrail'in gerçekte Amerikan emperyalizminin Ortadoðu Þubesi ve hatta bir 'kuduz fino'su olduðunu bütün dünyaya bir daha sergiliyor.

*

Ve cevabý aranan soru: 'Ýsrail, Ýran'ý ne zaman vuracak?'

Geçtiðimiz aylarda, çoðu kimsenin sorusu þu þekildeydi: 'Ýran, cevap vereceðim, vuracaðým..' diyor, ama, bir türlü vurmuyor.. Böyle ciddiyetsizlik mi olur?' laflarýný ediyorlardý. Halbuki, hiçbir devlet , iç veya dýþ kamuoyunun istek ve beklentileri için askeri harekat yapmaz..

Sonunda Ýran, (ses hýzýnýn çok çok ötesinde) hipersonik denilen ve saniyede hýzý 700 metreyi aþan ve bu özelliðiyle radarlara da gözükmeyen 'Fettah' füzelerinden yüzlercesini fýrlattý.

Ýsrail, bunlarýn etkisiz olduðunu iddia etti, Yahudi halkýný panikletmemek için..

Ýran lideri Seyyid Ali Hamaney, geçen haftaki Tahran Cuma Hutbesi'nde, o cevabýn, 'Ýsrail'e verilecek cevabýn en hafifi olduðunu' söylemiþti.

Þimdi de, günlerdir, Ýsrail rejiminin ne zaman ve nasýl cevap vereceði konusu dillerde.. Ýsrail çete rejimi de, elbette, iç veya dýþ kamuoyu istiyor diye karþýlýk verecek deðildir ve kendi geleceðinin hesabýný yapacaktýr.

Ama, açýktýr, aldýðý-alacaðý kararlarý Amerika'nýn kararýdýr.. Biden, Ýsrail'e, 'Ýran petrol bölgelerini vurma..' derken; Trump, 'Ýran'ýn nükleer merkezlerini vur!' diyor.. Öteki aday Kamala Harris de ondan geri kalmamaya çalýþýyor.

Ancak, Ýran da, 'karþýlýðýmýz çok daha aðýr olacaktýr..' diyor.

Ýran'ýn füzelerinin artýk önlenemez olduðu ortada olduðuna göre, 'Ýran, yoksa, nükleer baþlýklý füzeler mi kullanacaktýr?' korkusu, dünyayý sarmýþ bulunuyor.. Ki, Ýngiltere'nin 9 Ekim tarihli The Telegraph gazetesi, bu korkuyu , 'Ýran, Ýsrail'in 'Demir Kubbe' denilen ünlü savunma sistemini aþtýðýna göre, çok daha aðýr cevaplar verebileceði'ne dikkati çekerek ifade ediyordu, bir makalesinde..

Evet, dünya, býçak sýrtýnda bulunulan bir büyük buhran karþýsýnda ve yeni bir Dünya Savaþý'nýn eþiðinde...

Biz her þeyin hayýrlýsý için dua ediyoruz.

'Mevlâ, görelim neyler..'

*