Cevabý çok zor deðil. 1997’de “YENÝ BÝR YÜZYIL ÝÇÝN STRATEJÝ BELGESÝ”ni üreten NEO-CON güçler, “Orta Doðu’yu ve Orta Asya’yý kontrol altýna alýp, Türkiye’yi parçalamayý-etkisizleþtirmeyi hedeflerken aslýnda bir hedefleri daha vardý; Rusya’yý ilk etapta ekonomik olarak zayýflatmak, sokaklarý karýþtýrmak ve sonrasýnda yapabilirlerse PARÇALAMAK… YAPAMADILAR! AYNEN TÜRKÝYE’DE YAPMAK ÝSTEDÝKLERÝNÝ YAPAMADIKLARI GÝBÝ!
Peki durdular mý? ASLA! HEDEFLERÝ AYNI; TÜRKÝYE VE RUSYA’YI BÖLGEDE ETKÝSÝZ KILMAK VE COÐRAFYAMIZI KONTROL ETMEK! SON 300 YILDIR BU AMAÇLA UÐRAÞIYORLAR!
Sevgili dostlarým, EMPERYALÝST GÜÇLER, dönem dönem “gündem deðiþse bile bu hedeflerinden hiç vazgeçmediler…
ASLINDA durum çok açýk; 1997’de Bill Clinton döneminde baþlayan sonrasýnda Obama-Hillary çizgisinde DERÝN YAPILAR ÝÇÝNDE devam eden TÜRKÝYE-RUSYA-ORTA ASYA-ORTADOÐU oyunu, SON YILLARDA FETÖ gibi terör örgütlerinin de tam olarak devreye alýndýðý kapsamlý bir SALDIRI’ya dönüþtü… BU NOKTADA AMERÝKALI BAZI SÝYASETÇÝLERÝN FETÖ ile organik iliþkisi ile gündeme gelen DETAYLAR VE 15 Temmuz sonrasý Türkiye-Rusya düþmanlýðýna dönüþen SALDIRI dinamikleri çok ama çok iyi anlaþýlmalý…
Sonuç: Orta Asya-Balkanlar-Kafkasya-Orta Doðu-Afrika akslarýnda “MERKEZ’in Türkiye-Rusya” çizgisinde oluþabileceði bir yapý ortaya çýkýyor ve kendilerini KÜRESEL KARAR VERÝCÝLER sananlar, bu oluþuma karþý “DARBE DENEMESÝ” dahil elinden geleni yapýyor... Bu noktada Amerikan Devletinin “Amerika-Türkiye-Rusya” üçgenini hayata geçirmek ve doðru iletiþimi kurmak adýna adýmlar atacaðýný, atmasý gerektiðini düþünüyorum...
Son söz: YENÝ BÝR DÜNYA KURULUYOR VE TÜRKÝYE YENÝ DENKLEMÝ MERKEZÝNDE YER ALIYOR. BU FIRSATI ÝYÝ KULLANIR VE KENDÝNE “MEDENÝ BATI” DÝYEN EMPERYALÝST SÖMÜRGECÝLERÝN TUZAKLARINA DÜÞMEDEN YOLUMUZA DEVAM EDEBÝLÝRSEK, YENÝ BÝR TÜRKÝYE YÜZYILINI HEP BÝRLÝKTE ÝDRAK EDECEÐÝZ… HAYIRLI OLSUN…