Emperyalizmin Türkiye’yi işgal planı bitti mi?

Sayın Putin’in dünya genelinden 40 ismi davet ettiği yemeğe katılmak üzere geçtiğimiz 2 gün içinde St Petersburg’a gittim ve döndüm. Ekonomik Forum kapsamında Rus Doğrudan Yatırım Fonu tarafından gerçekleştirilen mükemmel bir organizasyondu ve Rusların finansal-entelektüel adımlarının giderek büyüdüğünü bir kez daha gördüm. Orada konuşulan ve PAYLAŞILABİLECEK açık bilgileri bir sonraki yazımda ele alacağım. Bugün için düşeceğim en önemli not; COĞRAFYAMIZDA YENİ BİR DÜNYA KURULUYOR VE HİÇBİR ANLAMDA BİZİ TEHDİT EDENLERE İHTİYACIMIZ YOK!

Bugün izin verirseniz seyahatim sırasında görüştüğüm bir gazetecinin bana aktardığı bazı bilgileri aktarmak istiyorum. Aslında söyledikleri düşündüğümüz konular olmakla birlikte detaylanınca kafamda tam oturdu. Başlıkları sıralamaya çalışacağım;

1- 15 Temmuz darbe-işgal girişimi 2008 sonrası EMPERYALİSTLER tarafından verilen Türkiye-Rusya coğrafyasının etkisizleştirilme, gerektiğinde fiziki olarak kontrol altına alınma kararının son hamle denemesiydi. Detayları aktardı ama sizi yormayacağım; 2008 yani Türkiye’nin IMF’yi kovması ve Rusya’nın “ekonomik tam bağımsızlık ve dolardan arınma” hareketini yoğunlaştırdığı dönemden itibaren coğrafyamıza yapılan her saldırı “organize” ve Türkiye-Rusya eşzamanlı olarak saldırı altında kalıyor. 

2- 15 Temmuz darbe-işgal girişimi sırasında, bana aktarılana göre, özellikle Akdeniz ve Kıbrıs’ta birkaç ülke ordusu mensubu tam donanımlı 50 binden fazla asker, darbe-işgal girişimine dahil olmak için hazır bekledi. Yapacakları açıklama bile hazırdı; “Türkiye’de çıkan iç çatışmalar sonrası, ülkenin öneminden dolayı, bölgeyi kendi haline bırakamayacak olan NATO, TSK ile birlikte duruma müdahil olmuş ve ülkede iç barış sağlanması için adımlar atılmıştır”! 

3- “15 Temmuz ile dışa vuran” hareket hala bitmedi. MİT tırları görüntülerinin servis edilmesi dahil birçok adım AYNI ODAK tarafından planlandı ve servis edildi. Görüntüler bir istihbarat servisi tarafından bir partinin üst düzey yöneticilerine servis edildi. 

4- Özellikle iki siyasi parti ve istihbarat servisleri arasındaki işbirliği devam ediyor. Bu amaçla düzenli görüşmeler yapılıyor ve ortak amaç ilk etapta “ERDOĞAN’sız TÜRKİYE” olarak tanımlanırken ikinci amaç “YENİDEN KÜRESEL DÜZEN TARAFINDAN KONTROL EDİLEN TÜRKİYE” olarak ortaya konuyor. 

5- İki siyasi parti ve istihbarat servisleri arasında işbirliği devam ederken bazı işadamları ve siyasetçiler, akademisyenler istihbarat servisi ile ilişkide ve düzenli toplantılar yapılıyor. Bu toplantılardan birinde bir partinin genel başkanı ve birkaç işadamı aynen şu dehşet veren cümleyi kullanıyorlar; “ERDOĞAN’ın BAŞKAN OLACAĞI VE SON 15 YILDIR GİRDİĞİ YOLDA GİDEN BİR TÜRKİYE OLACAĞINA, GEREKİRSR NATO TARAFINDAN FİZİKİ OLARAK KONTROL ALTINA ALINAN BİR TÜRKİYE OLSUN”… Aklıma kurtuluş savaşı sırasında “Amerikan-İngiliz mandası olsun, İstanbul’da İngilizler kalsın” diyen HAİNLER geldi! 

6- Özellikle iki partinin, istihbarat servisi ile üzerinde mutabık kaldığı konu çok net; seçim ile sonuç alınabilirse, ikinci adımda Türkiye’de gelişen “anti-emperyalist” dinamikler durdurulacak ve arkasından halkın direnme gücü kırılarak Türkiye’nin küresel düzen ve uzantılarına teslim edilmesinin yolu açılacak. ASLINDA ARKADAŞ ŞUNU SÖYLÜYOR; BU İKİ SİYASİ PARTİ ÜST DÜZEY YÖNETİCİLERİNİN SADECE BİLDİĞİ VE ÜZERİNDE ANLAŞTIKLARI SÖZ VERDİKLERİ BİR PLAN VAR, O PLANI MUTLAKA TAM OLARAK DEŞİFRE EDİN! BU PLAN TÜRKİYE’NİN İŞGAL EDİLMESİ DAHİL HER TÜRLÜ DETAYI İÇERİYOR! İDDİA BÖYLE, AYNEN AKTARDIM! 

7- ABD’nin S-400 konusunda agresif olmasının sebebi “EMPERYALİST ODAKLARIN” Türkiye ve coğrafyamız” üzerindeki FİZİKİ KONTROL ALTINA ALMA hevesleri devam ediyor ve Türkiye içinde ciddi bir işbirlikçi takımı var. Türkiye’nin olası bir “BATI SALDIRISINA” karşı mutlaka alternatif sistemleri hayata geçirmesi, S-400’LERİ MUTLAKA ENTEGRE ETMESİ HATTA BATI TİPİ SAVAŞ UÇAKLARININ YANINDA RUS SAVAŞ UÇAKLARINDAN AYRI BİR ALTERNATİF FİLO KURMASI GEREKLİ. Sayın PUTİN’in bu konuda FORUM’da söyledikleri de çok önemli. 

Sevgili dostlar, yabancı gazeteci arkadaşımın aktardıklarından paylaşabileceklerimi sizlere özetledim… DEHŞETE düştüm… İÇERİDEKİ İŞBİRLİĞİ VE “ERDOĞAN OLACAĞINA NATO İŞGALİ OLSUN” DİYENLERİN HANGİ KOLTUKLARDA OTURDUKLARI bilen için uyku kaçırıcı… 

Sonuç: COĞRAFYAMIZI İŞGAL ETMEYE, BAYRAĞIMIZI YERE ÇALMAYA, EZANLARIMIZI SUSTURMA TEŞEBBÜS EDEN VE EDECEK BÜTÜN GAFİLLER VE İÇERİDEKİ İŞBİRLİKÇİLERİ, BÜYÜK TÜRK MİLLETİ’NİN TOKADINI YEDİKLERİNDE SON PİŞMANLIKLARI FAYDA ETMEYECEKTİR… BUNDAN KİMSENİN EN KÜÇÜK BİR ŞÜPHESİ OLMASIN… 

ALLAH YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN…